ANKARA (AA) – İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Kevser Ofluoğlu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla basın toplantısı yaptı.
Ofluoğlu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, kadınların toplumun temel taşlarını oluşturan, ailelerin ve toplumların gelişiminde hayati rol oynayan bireyler olduğunu ifade etti.
Kadınların yaşam hakkının, güvenliğinin ve onurunun, ayrım yapılmaksızın herkesin sahip olması gereken temel insan haklarından olduğunu belirten Ofluoğlu, dünya genelinde milyonlarca kadının, fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddete maruz kaldığını ve bu durumun yalnızca bireyler için değil, toplumun tamamı için büyük bir utanç kaynağı olduğunu kaydetti.
Türkiye'de kadına yönelik şiddetle mücadele edilmediğini savunan Ofluoğlu, "Elinde koruma kararıyla bir kadın öldürülüyorsa bunun sorumluluğu güvenliği sağlayamayan İçişleri Bakanlığı ile caydırıcı tedbirleri bir an evvel uygulamaya koymayan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığındadır." değerlendirmesinde bulundu.
İYİ Parti olarak 6-17 Kasım'da Şiddet ve Şiddetle Mücadele Çalıştayı düzenlediklerini anımsatan Ofluoğlu, dün kamuoyuyla paylaştıkları çalıştay sonuç bildirisi ile çözümün bir parçası olmak için somut bir adım attıklarını vurguladı.
Ofluoğlu, çalıştayda kadına yönelik şiddet ve eşitsizliklerin giderilmesi için ortaya koydukları çözüm önerilerinden bazılarının "Sosyal devlet anlayışının ve politikaların hak temelli üretilmesinin talep edilmesi, doğurganlık ve bakım yükünün, kadınların eğitime, istihdama ve yaşamın her alanına katılmasının önünü açmak için sosyal devlet anlayışının tesis edilmesi, kadınların çalışmasının desteklenmesi, 6284 sayılı Kanun'da belirtilen tedbirlerin uygulanması, kadınların siyasi parti içinde güçlenmesi ve eşit temsilin sağlanması, kadına yönelik şiddet ve toplumsal cinsiyet eşitliğine ilişkin farkındalık çalışmaları yapılması, zorunlu eğitime gönderilmemenin takip edilmesi, erkeklere farkındalık ve bilgilendirme eğitimlerinin verilmesi, aile içi şiddet büro amirliklerinin ve sığınma evi sayısının arttırılması, kadın izlem merkezlerinin, tecavüz kriz merkezinin ve Kadın Bakanlığının kurulması" olduğunu kaydetti.
