TUNCELİ (AA) – SİDAR CAN EREN – Turlarla veya kendi imkanlarıyla Tunceli'nin Ovacık ilçesine gelenler, doğa harikası Kırkmerdiven Şelaleleri'ni görmek için rehberler eşliğinde kırsalda yaklaşık 20 kilometre yürüyor.

Son yıllarda bungalov evler, çadır kamp alanları ve butik otellerin inşa edildiği Ovacık'ta turizm sektörü hareketlendi, doğa gezisi için gelen turist sayısı arttı.

Doğal güzellikleriyle adından söz ettiren ilçede, Munzur Dağları'ndaki Kırkmerdiven Şelaleleri de özellikle yaz sezonunda önemli bir rota oluşturuyor.

Yüksek rakımdaki karların erimesiyle mevsimlik akan şelaleler, Kurban Bayramı tatilini fırsat bilen gezi gruplarının uğrak yeri oluyor.

Tur şirketlerinin organizasyonlarıyla veya kendi imkanlarıyla ilçeye gelen doğaseverler, gerekli planlamaların ardından rehberler eşliğinde rotalarını şelalelere çeviriyor.

Araçlarla Munzur Dağları'nın eteklerine kadar giden doğaseverler, daha sonra patikalarda yolculuklarına devam ederek yaklaşık 20 kilometre yol yürüyor.

Zorlu seyahatin sonunda saklı güzelliğe ulaşan doğaseverler, derin bir vadide yer alan 4 farklı şelaleyi sırayla gezip tabiatın güzelliklerini keşfediyor.

– "Yürüyüş parkuru çok güzel"

Doğaseverlerden Merve Gençosmanoğlu, AA muhabirine, tatilini Tunceli'de değerlendirmeyi tercih ettiğini söyledi.

Ovacık'ın doğasıyla ilgi çektiğini dile getiren Gençosmanoğlu, yöredeki insanların yardımsever olduğunu belirtti.

İlçede birden fazla yürüyüş rotası bulunduğunu anlatan Gençosmanoğlu, şöyle konuştu:

"Bunlardan bir tanesi de Kırkmerdiven Şelaleleri bölgesi oldu. Burada birbirinden farklı 4 şelale bulunuyor ve yürüyüş parkuru da çok güzel. Dağların arasındaki patikalarda kolayca seyahat edilebiliyor. Özellikle Ovacık, endemik türler, bitkiler, çiçekler ve kelebekler açısından da çok özel bir bölge. Yürürken adeta açık hava doğa müzesi gibi görsel bir şölene şahit olduk."

Alperen Gençosmanoğlu da Tunceli'ye üçüncü kez gezmek için geldiğini ifade etti.

Gençosmanoğlu, kentte keşfedilmemiş birçok yer olduğunu vurgulayarak, "Bölge su kaynakları açısından çok zengin ve temiz sulara sahip. Hem içmesi çok keyifli hem de insanın içini ferahlatan bir görüntüsü ve sesi var. Bu anlamda dördüncü kez fırsat olduğunda yine gelmekten mutluluk duyacağız çünkü görmediğimiz göller ve değişik yerler var. Buranın her mevsimde farklı bir manzarasının olduğunu da hissettik." dedi.