ŞANLIURFA (AA) – EŞBER AYAYDIN – CUMA SARI – Kahramanmaraş merkezli 10 ili etkileyen ve "asrın felaketi" olarak nitelendirilen depreme Adıyaman'da yakalanan ve enkaz altında kalan 5 kişilik Yücetaş ailesi, yaşadıklarını anlattı.
Adıyaman'da yıkılan 8 katlı apartmanın en üst katında yaşayan ve enkazdan çıkarılan 5 kişilik Yücetaş ailesinin üç ferdinin tedavileri Şanlıurfa'daki Harran Üniversitesi Hastanesi'nde devam ediyor.
Anne Hatice Yücetaş, depremden çok kısa süre önce uyandığını ve kendisinde bir huzursuzluk olduğunu söyledi.
Yeniden yatağa uzanmasının ardından sarsıntının başladığını anlatan Yücetaş, "Sürekli olduğu için hafif geçiyordu. Çocuk yerde yattığı için elbise dolabının kapağını tuttum, çocuğunun üzerine düşmesin diye. Öyle dememe kalmadı çatırtı sesi gelince dedim tamam kıyamet kopuyor. Zaten 1 saniye sonra binanın çökmesiyle aşağı düştük. Biz çok kalmadık, düşmemizin ardından karşıdan iki kişi geliyordu, görülüyorduk, bizi kurtarın dedik. Baba ve oğul bizi çıkardı. Eşim de yukarıdan ismimizi bağırarak 'sağ mısınız, ses verin, ses verin' diye bağırdı. Anlatılacak gibi değildi." dedi.
– "Çocuklarımın sağlıklı olduğunu duyunca dünyalar benim oldu"
Yücetaş, şu an hayatta olmalarının bir mucize olduğunu ifade etti.
Tek düşündüğünün çocuklarının sesini bir kez daha duymak olduğunu söyleyen Yücetaş, "Sağ salim kurtulduk. 2 çocuğumla ağır yaralandım. Baba hafif yaralı, küçük çocuğumda hiçbir şey yok. Çocuklarımın sağlıklı olduğunu duyunca dünyalar benim oldu. Gözlerimi kapatınca da sanki deprem oluyor gibi hissediyorum. Çok kötü bir durum, rabbim kimseye göstermesin. Allah sabır versin." ifadelerini kullandı.
Üniversite öğrencisi olan ve ara tatil için ailesinin yanına gelen Feyzanur Yücetaş ise uykusu ağır olduğu için deprem anının farkına varmadığını, uyandığı sırada ise üzerinde moloz yığınlarını gördüğünü söyledi.
Yücetaş, eline demirin battığını ve aklından geçen tek şeyin annesinin elini tutmak olduğunu anlatarak, "Annemin elini tuttum, anne canını sıkma dedim, ondan geldik ona gideceğiz. Kelime-i Şehadet getirdim içimden, sonra bizi oradan çıkardılar." dedi.
– 12 saat sonra enkazdan kurtarıldı
Hüseyin Yücetaş sarsıntı sırasında uyandığını ve kaçmak isterken yıkılan duvarların arasında sıkıştığını anlatarak, o anları şöyle anlattı:
"4 tane duvarın arasında sıkıştım. Hareket edemedim, her tarafım kumla dolmaya başladı, yağmur yağdı daha da çökmeye başladı. 6-7 saat sonra yanımda çalışan bir arkadaş vardı Hüseyin Gazi o gelmiş, 'Hüseyin abi' diye bağırdı, ben de ona seslendim sonra bayıldım. Bizim aile 5 kişi. En son ben kurtuldum. Çok şükür, kardeşlerim annem ve babam kurtuldu."
Hüseyin Yücetaş'ın nişanlısı Selin Nur Özkara ise depreme evinde yakalandığını ve nişanlısına ulaşamaması üzerine uzak mesafe olan o noktaya araç bulamadığı için yürüyerek gittiğini söyledi.
Enkazın başından bir an olsun ayrılmadığını anlatan Özkara, "Hayatta olduğunu öğrendiğimde çok mutlu oldum, zaten kendisini son ana kadar bekledim, birlikte hastaneye gittik yanından hiç ayrılmadım hala da ayrılmıyorum." şeklinde konuştu.