İSTANBUL (AA) – LG Electronics (LG), iş ortakları arasında bulunan Solimpeks ile “Geleceğin Kuantum Evleri Semineri” düzenledi.
LG’den yapılan açıklamaya göre, ESG vizyonunu ve bu vizyon doğrultusundaki son çalışmalarını CES 2023’te “Herkes İçin Daha İyi Yaşam” teması altında sergileyeceğini açıklayan şirket, dünya ve insanlar için daha iyi bir gelecek sağlama sözünü bir kez daha yeniledi.
Atıkların, e-atıkların toplanması ve yeniden kullanımı, sera gazı emisyonlarının azaltılması, herkes için erişilebilirlik konuları üzerine yoğun şekilde çalışan LG, ileri teknolojisini daha yaşanabilir bir dünyaya katkı sağlamak üzere kullanıyor.
Ürünlerini sürdürülebilir gelecek anlayışına yönelik tasarlayan LG, özellikle enerji konusunda yaptığı çalışmalarla tüm dünyanın ilgi odağı haline gelmiş durumda.
Sanayi ve otomotiv sektöründeki sürdürülebilir enerji arayışının yanı sıra evlerdeki enerji ihtiyacının da çevreye uygun ve sürdürülebilir olması önem taşıyor. Geleceğin evlerinin kendi ısınma ve soğutmasını kendilerinin sağlaması gerektiğine inanan LG, Therma V Isı Pompası ile tüketicilere çözüm sunuyor.
İş ortakları arasında bulunan Solimpeks ile “Geleceğin Kuantum Evleri Semineri” düzenleyen LG, bu çevre dostu teknolojinin önemini katılımcılara aktardı. Açıklamada seminerdeki konuşmasına yer verilen LG Electronics Türkiye İklimlendirme Ürünleri Satış Müdürü Süleyman Çavuşoğlu, şu değerlendirmede bulundu:
“Geleceğin Kuantum Evleri kavramı bize her geçen gün artan teknoloji ve geleneksel yakıt tüketiminin kendini yenilenebilir enerji kaynaklarına bıraktığı bugünlerde, geleceğin evlerinin inşasının gerekliliğini anlatıyor. LG Therma V bu kavrama elektrik enerjisi tüketimi ile yenilenebilir enerji çözümleri ile çalışmasına ve R32 gibi karbon emisyonu daha düşük gaz kullanımı gibi yönleriyle hizmet ediyor.”
– “Her türlü yapıya uyum sağlayabilmesi önemli”
Seminerde katılımcılara tanıtılan monoblok ısı pompasının yeni nesil serisi Monoblock S : Supreme and Silence modeli ile de LG’nin geleceğin evlerini inşa etmede sürdürdüğü teknolojik yatırımlar hakkında bilgiler paylaşıldı.
Yeni seri hakkında Çavuşoğu, yeni S serisiyle bir önceki modellere göre kapasiteye bağlı olarak yaklaşık yüzde 18 ile yüzde 27 soğutma verimliliğinin artırılmış durumda olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“R32 Monoblok’tan yeni seri olan S modeline geçiş ile yüzde 16,7 daha az karbon emisyonu sağlıyoruz. Seride azaltılmış gürültü seviyesi ve en iyi performansı sunarak bu teknolojiyi geliştirmeye devam ediyoruz. LG Therma V Isı Pompası ile tüketicilere yüksek verimli, düşük maliyetli ve çevre dostu ısınma çözümü sunuyoruz. Bu teknoloji geleceğin evleri için tasarlanmış, sürdürülebilir geleceğe katkı sağlayan, henüz yeterince yaygınlaşmasa da ileri de ısıtma ve soğutma denince akla gelen ilk teknoloji olacağını düşündüğümüz bir sistem.
Her türlü yapıya uyum sağlayabilmesi önemli. Diğer taraftan CO2 emisyonunu önemli ölçüde azaltması çok önemli. Ürüne yapmış olduğunuz yatırımı kısa vadede geri alabiliyorsunuz çünkü LG Therma V Isı Pompası, yüzde 75 oranında havadan emilen doğal enerji ile çalışıyor, bu da enerji harcamalarını diğer bir söylemle elektrik faturalarını önemli ölçüde düşürüyor. Therma V, düşük hızlarda yüzde 40’a, yüksek hızlarda yüzde 20’ye varan enerji tasarrufu sağlıyor.
LG Türkiye olarak bu gibi seminerlere katılım amacımız sizlere sadece ürünlerimizi tanıtmak değil. Aynı zamanda ısıtma ve soğutma kökenli elektrik tüketimi dışında tüm paydaşlar olarak geleceğin yeşil evlerinin hazırlanmasında yeni ve çevreci su tüketimi bilincinin de oluşturulmasının önemine dikkat çekmek istiyoruz.”
LG Therma V Isı Pompası ile ilgili bilgi veren Solimpeks Genel Müdürü Gazi Çelebi de “Tüm dünyada özellikle enerji sektöründe büyük bir dönüşüm söz konusu, sürdürülebilirlik, yüksek verimli ürünler ve bunla beraber mutlaka yüksek verimli sistem tasarımları gerekiyor. Hepimiz yakın gelecekte enerji ve suyun çok daha kıymetli hale geleceğini biliyoruz.
Biz de seminerlerimiz aracılığı ile konu ile ilgili farkındalık oluşmasına katkı sağlamak istedik. Katılımcılar, dünyanın içinde bulunduğu enerji ve su krizleri, bunlara bağlı karbon emisyon azaltılması ve küresel iklim krizinde, sektörün ve dolayısıyla kendilerinin aslında ne kadar büyük birer rolü olduğunu anladılar. Artık biliyoruz ki seminerlerimize katılanlar, kendilerine başvuran tüketicileri artık daha verimli, daha çevreci sistemleri tercih etmeye yönlendirecekler.” görüşlerini aktardı.
