Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
--
--
--
--
Son Dakika Haberler

Osmanlı'nın son yıllarındaki 30 Aralık kuruluş günü kutlamaları devlet arşivlerinde100 defa okundu

, kategorisinde, 30 Ara 2022 - 10:00 tarihinde yayınlandı
Osmanlı'nın son yıllarındaki 30 Aralık kuruluş günü kutlamaları devlet arşivlerinde

BİLECİK (AA) – MUHSİN ARSLAN – Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi (BŞEÜ) İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Taner Bilgin, Osmanlı coğrafyasında 1913’ten itibaren devletin kuruluş günü olarak 30 Aralık’ta kutlamalar yapılmasına ilişkin belgelerin arşivlerde yer aldığını bildirdi.

Doç. Dr. Bilgin, AA muhabirine, Osmanlı Devleti’nin 1299 yılında Bilecik’in Söğüt ve Kütahya’nın Domaniç ilçelerinde tarih sahnesine çıktığını, kuruluş gününün özellikle devletin son yıllarında tartışılan bir konu olduğunu söyledi.

Osmanlı’da milli bayram geleneğinin bulunmadığını belirten Bilgin, “Padişahların tahta çıkışları veya doğum günleri bayram olarak kutlanmıştır. Özellikle 1789 Fransız İhtilali’nden sonra ortaya çıkan milliyetçilik akımları sonrasında dünyada milli bayram geleneği başlamıştır.” dedi.

Bilgin, 1908’de İkinci Meşrutiyet’in ilanının ardından milli bayram arayışına girildiğini, bu konuda Mehmet Ziya Bey tarafından Meclis-i Mebusan’a teklif sunulduğunu aktardı.

Bütün tartışmalara rağmen Osmanlı Devleti’nin kuruluş gününün ne zaman olduğunun tam olarak tespit edilemediğini dile getiren Bilgin, 23 Temmuz 1908 tarihi Meşrutiyetin ilan edildiği gün olduğu için 1909’dan itibaren milli bayram olarak kutlandığını vurguladı.

Bilgin, günümüz tarihçilerinin de Osmanlı Devleti’nin hangi tarihte kurulduğu sorusuna cevap bulmaya çalıştığına dikkati çekerek, şöyle konuştu:

“Yaklaşık 115 yıl öncesinde de bu kuruluş günü tartışmaları sıcaklığını korumuş ve gündem olmaya devam etmiştir. 1913 yılında Osmanlı Devleti’nin kuruluş günü olarak İstiklal-i Osmani Bayramı kutlamaları yapılmıştır. 30 Aralık 1913’te başlayan bu kutlamalara Darülfünun öğrencileri, Türk Ocaklı gençler, cemiyetler ve bazı kuruluşlar da katılmıştır. Son derece görkemli bir kutlama gerçekleştirilmiş, devlet erkanının katıldığı bu kutlamalar, 1922 yılına yani saltanatın kaldırıldığı tarihe kadar devam etmiştir. 30 Aralık 1914’te de bu kutlamalar yapıldı. Kutlamaların yapıldığı tarih Birinci Dünya Savaşı’nın başlangıç yılına denk geldiği için görkemli bir kutlamanın İstanbul’da yapıldığını görmekteyiz. 1915 yılındaki kutlamalar ise Çanakkale Zaferi’nin sonrasına denk gelmesi nedeniyle çok daha coşkulu hale getirmiştir. Dolayısıyla 30 Aralık günü gerçekleşen Osmanlı Devleti’nin kuruluş günü kutlamaları devletin yıkılışına kadar devam etmiştir.”

– 30 Aralık 1919’da 80’e yakın şehir ve kasabada törenler yapıldı

Doç. Dr. Taner Bilgin, savaşın sona ermesi, Mondros Ateşkes Antlaşması’nın imzalanması ve ülke topraklarının işgali sonrasında 30 Aralık 1919’da İstanbul’da kuruluş günü kutlamasının yapılamadığını anlattı.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, Milli Mücadele’nin kazanılmasındaki ruhu Türk tarihinin derinliklerinde aradığını aktaran Bilgin, “Nitekim Erzurum Kongresi’nin tarihini 23 Temmuz’a yani Meşrutiyetin ilan edildiği tarihe denk getirmesi tesadüf değildir.” ifadesini kullandı.

Bilgin, Atatürk’ün 30 Aralık 1919’da bütün vilayetlere, sancaklara gönderdiği tamimle İstiklal-i Osmani kutlamaları yapılmasını istemesinin de bundan kaynaklandığına dikkati çekti.

Atatürk’ün direktifleriyle o tarihte 80 şehir ve kasabada törenler gerçekleştirildiği bilgisini veren Bilgin, şöyle konuştu:

“Kuvayımilliye’nin merkezi Balıkesir’de çok büyük bir merasim tertip edilerek Osmanlı Devleti’nin kuruluş günü kutlandığı gibi ahali de vatan müdafaası için silah ve vazife başına çağrılmıştır. İstiklal-i Osmani bayramının kutlandığı iller başta Bilecik ve Söğüt ile Eskişehir, Bursa, Karacabey, Mudanya, Orhangazi, Çanakkale, Alaşehir, Antep, Kastamonu, Manisa, Akhisar, Salihli, Konya, Haymana, Yozgat gibi yerler olmuştur. Özellikle Eskişehir’de yapılan kutlamalar Karakeçili aşireti ile şehir halkının birleşerek kutladıkları gazetelerde belirtilmişti. Bursa’daki kutlamalar da büyük ve parlak bir törenle gerçekleşmiştir. Yine 30 Aralık 1920’de Şeyh Edebali Türbesi yerleşkesinde İstiklal-i Osmani kutlamalarının yapıldığını görüyoruz. Bilecik ahalisi ve mektep talebeleri Şeyh Edebali Hazretlerinin huzuruna çıkacak ve dualar edildikten sonra Orhan Gazi Camisi’nin önünde dualar devam edecektir.”

Bilgin, Mısır’daki Müslüman ve Türk gençler tarafından 30 Aralık 1892’de ilk defa İstiklal-i Osmani kutlamalarının yapılmasından dolayı 30 Aralık tarihinin seçildiğini belirtti.

1919’daki kutlamaların ardından şehir ve kasabalardan Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Reisi olan Atatürk’e telgrafların çekildiğini, onun da bu telgraflara cevap verdiğini bildiren Bilgin, buna ilişkin belgelerin Genelkurmay Başkanlığı arşivlerinde yer aldığını sözlerine ekledi.

Haber Editörü : Tüm Yazıları
YORUM YAZ