Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
--
--
--
--
Son Dakika Haberler

6. İstanbul Ekonomi Zirvesi50 defa okundu

kategorisinde, 08 Ara 2022 - 14:31 tarihinde yayınlandı
6. İstanbul Ekonomi Zirvesi

İSTANBUL (AA) – -Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, " 'Dijitalleşme, Ulaşılabilirlik, Tedarik Zinciri, Friend-Shoering, Yeşil Mutabakat ve Enerji Arz Güvenliği'nde kavram değişiklikleri yaşanıyor." dedi.

6. İstanbul Ekonomi Zirvesi, "Küresel Değer Zincirleri" temasıyla, Çırağan Sarayı'nda başladı.

Olpak, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, son 3 yılda değişen kavramlara değindi.

Kovid-19’un yapay olup olmadığının henüz bilinmediğini dile getiren Olpak, bu süreçte ve Rusya-Ukrayna savaşı döneminde "Dijitalleşme, Ulaşılabilirlik, Tedarik Zinciri, Friend-Shoering , Yeşil Mutabakat ve Enerji Arz Güvenliği"nde kavram değişikliklerinin yaşandığını dile getirdi.

Dijitalleşmeyi ya da dijital dönüşümü sadece "dijital dönüşüm" olarak tanımlamanın yeterli olmadığına inandığını aktaran Olpak, artık bu kavramın "dijital ekonomiye" dönüştüğünü ve iş dünyası olarak adımların buna göre atılması gerektiğini ifade etti.

Lojistik kavramının da anlamını değiştirdiğine dikkati çeken Olpak, "Eskiden uzaklık ve yakınlık ile ifade edilen lojistik, ulaşılabilirlikle anılmaya başladı. Kovid-19’la birlikte mesafeden ayrı olarak, ulaşılabilirlik kavramını hayatımıza soktu. Bu dünyada anlamını artıran kavramlardan biri de tedarik zinciri oldu. Tedarik zincirinin önemini biliyorduk ama bu kadar farkında değildik. Salgın dönemini iyi okursak, tedarik zincirini kopartmayanların sürecin kazananları olduğunu gördük." dedi.

Olpak, iş dünyasının, rekabet sebebiyle büyük ölçekli tedarikçilerle çalışmayı tercih ettiğini ancak, Kovid-19 ve savaşın, tek veya sınırlı kaynağa bağlı olmanın risklerini de öğrettiğini ve bu çerçevede, serbest ticaretin yanında, güvenli ticareti, "Friend-Shoring"i de konuşmaya başladıklarını anlattı.

Son anlam değişiminin de "Yeşil Mutabakat"ta yaşandığını aktaran Olpak, Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte, nükleer santralleri kapatma yarışından, aniden nükleer enerjinin de çevreci ve yeşil bir enerji kaynağı olarak tanımlandığı bir sürece girildiğini ve 'çevre duyarlılığıyla hayattan çıkarılmalı' diye konuşulan kömür bazlı enerjinin, herkesin gözüne tekrar şirin gelmeye başladığını, bu sürecin, enerji arz güvenliğinin ne kadar önemli olduğunu da bir kez daha gösterdiğini sözlerine ekledi.

– "Berlin'de Türk-Alman Ekonomi Zirvesi düzenleyeceğiz"

İstanbul Ekonomi Zirvesi İcra Kurulu Başkanı Abdullah Değer de tedarik zinciri konusunun her zamankinden daha önemli hale geldiğini ve bu yılki zirvenin ana temasını küresel değer zincirleri olarak belirlendiklerini söyledi.

Bu yılki zirvede kadınların özellikle konuşmacılar arasında yer almasını istediklerini belirten Değer, kadın katılımcıların zirveye katılımına özel önem verdiklerini dile getirdi.

Değer, İstanbul Ekonomi Zirvesi'nin dünya patentini almak için başvuruda bulunduklarını ve Almanya'da da bir zirve düzenleyeceklerini belirterek, şunları kaydetti:

"Bugün buradan bir şeyden daha bahsetmek istiyorum. 2023 yılı, yani yedinci İstanbul Ekonomi Zirvesi, 8-9 Aralık 2023'te yine bu salonda gerçekleşecek. Onun imzasını atmış bulunuyoruz. Bir önemli şey daha var; 26-27-28 Nisan'da Berlin'de Türk-Alman Ekonomi Zirvesi düzenleyeceğiz. Buradaki amaç dünya bir resesyondan geçerken, dünyada bir durağanlık varken Türk iş dünyası duramaz. Çalışacağız, üreteceğiz. İstihdam da yapacağız."

– "Küreselleşme, sermaye, ticaret ve bilginin tüm dünyada dolaşımını artırdı"

Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) Başkanı Emine Erdem ise "Yirminci yüzyılın özellikle ikinci yarısından bu yana hayatımıza giren ve yirmi birinci yüzyılın ilk günlerinden itibaren de ülkemizin ve dünyanın en somut gerçekliği haline gelmiş olan küreselleşme, sermaye, ticaret ve bilginin tüm dünyada dolaşımını artırdı. Bu durum aslında ekonomilerin kalkınması için önemli avantajlar yaratmakla birlikte iki yıl önce dünyayı etkisi altına alan pandemi, küreselleşmenin zaaflarını da ortaya çıkardı. Pandeminin başlangıcından bu yana tüm haber bültenlerinde ve uzman yorumlarında en sık duyduğumuz tespitlerden biri de küresel tedarik zincirinin kırıldığıydı." diye konuştu.

Küresel ticaretin insan hayatındaki yerine değinen Erdem, "Elimizde tuttuğunuz en basit ürünün dahi markası, ham maddesi, üreticisi farklı ülkelerden. Ticaret, coğrafi anlamda doğudan batıya ya da kuzeyden güneye değil her an, her yerde yaşanıyor. Her yere temas ediyor Temel ihtiyaçlarımızdan, gündelik hayatımızda vazgeçemediğimiz teknoloji araçlarına kadar tüm ürünler küresel çapta işleyen tedarik zincirleri sayesinde bize ulaşıyor. Tedarik zincirlerinin kırılması ise ticaret sürdürülebilirliğinin bozulması anlamına benziyor. İşte ticaret bozulduğu zaman da istihdamdan enflasyona, hane halkından alım gücüne ve şirketlerin AR-GE yatırımlarına kadar makro ekonomiden, mikro ekonomiye kadar tüm koşulları kötüleştiriyor." ifadelerini kullandı.

Yeşil dönüşümün de önemine değinen Erdem, sözlerini şöyle tamamladı:

"En önemli ticaret ortağımız olan Avrupa Birliği'nin yeşil dönüşüm kapsamında yeniden şekillendirdiği tedarik zincirine entegrasyonu ülke olarak güçlendirebilirsek, küresel ticaretin değişen ortamında rekabet gücümüzü artırma imkanını da birlikte getirecek. Yer altı, yer üstü zenginliklerimiz, nitelikli insan gücümüz ve coğrafi konumumuza baktığımızda aslında yirmi birinci yüzyılın ikinci çeyreğinde sürdürülebilir kalkınmanın en somut örneklerinin birini ortaya koyduğumuzu da göreceğiz.

Bunu başarmanın yolu ise aslında politik adımlarını kurumsal yönetim adımlarıyla destekleyip doğal kaynaklarımızı özellikle hoyratça kullanmadan son derece iş uygulamalarımızı benimseyerek ve başta özellikle kadınlar olmak üzere çalışma ortamımızda her bir bireye fırsat eşitliğinin tanınmasıyla bu yol kat edilir."

– "Uluslararası partnerlerin burada olması gerçekten çok değerli"

Dünya Bankası Washington DC Kıdemli Ekonomisti Sibel Kulaksız da konuşmasında, zor coğrafya göz önünde bulunduğunda, ekonomik tartışmaların aynı zamanda diplomasinin özel sektörün desteğiyle kuvvetlendirilmesi gerektiğini kaydetti.

Son dönemlerde küresel ekonominin içinde bulunduğu durum, enerji ve gıda sektörlerindeki sorunlar göz önüne alındığında, zirvenin konusunun küresel değer zincirleri olarak belirlenmesinin çok yerinde olduğunu dile getiren Kulaksız, "Bizim de bugün burada olmanız, bu konuya verdiğiniz önemi değeri gösteriyor ve kamu, özel sektör, akademik temsilcilerinin bugün burada olması hep birlikte düşünmeleri ve uluslararası organizasyonların, uluslararası partnerlerin burada olması gerçekten çok değerli." değerlendirmesinde bulundu.

Haber Editörü : Tüm Yazıları
YORUM YAZ