ESKİŞEHİR (AA) – Avrupa Acil Kalp Hastalıkları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Bülent Görenek, koroner arter hastalığının en ölümcül şeklinin kalp krizi olduğunu bildirdi.

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi de olan Prof. Dr. Görenek, 29 Eylül Dünya Kalp Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, kalp krizinin tüm teknolojik gelişmelere rağmen halen ölümlerin ek sık sebebi olduğunu vurguladı.

Kalp krizinin, en korkulan koroner arter hastalığı tablosu olduğunu aktaran Görenek, şu bilgileri verdi:

“Koroner arter hastalığı çok yaygın bir kalp rahatsızlığıdır. Kalbi besleyen ana kan damarları kalp kasına yeterli kan, oksijen ve besin temin etmekle görevlidir. Koroner damarlardaki kolesterol birikintileri koroner arter hastalığının en başlıca nedenidir. Bu plaklar ilerledikçe kalp kaslarına yeterli kan gitmez ve ilerleyerek sonunda kalp krizi gelişir. Koroner arter hastalığının belirtileri kalbe yeterince kan gidemediğinde ortaya çıkar. Koroner arter hastalığınız varsa kalbe giden kan akışının azalması göğüs ağrısına ve nefes darlığına neden olabilir. Kan akışının tamamen tıkanması ise kalp krizine neden olur. Koroner arter hastalığı genellikle on yıllar içinde gelişir. Ciddi bir tıkanıklık gelişene veya kalp krizi meydana gelene kadar hastalık fark edilmeyebilir. Sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek koroner arter hastalığını tamamen ortadan kaldırmasa da önlemeye ya da yavaş ilerlemesine yardımcı olur.”

– “En sık görülen belirti ve bulguları göğüs ağrısıdır”

Görenek, koroner arter hastalığı bulgularının başta fark edilemeyebileceğini veya sadece egzersiz sırasında ortaya çıkabileceğini kaydetti.

Koroner arterler daralmaya devam ettikçe kalp kasına daha az kan ulaşacağını, buna bağlı olarak semptomların daha şiddetli ve sık hale geleceğini kaydeden Görenek, “Koroner arter hastalığının en sık görülen belirti ve bulguları göğüs ağrısıdır. Göğsünüzde ağrı, baskı veya sıkışma hissedebilirsiniz. Ağrı kalp krizi sırasında daha da artar ve hastalar bu durumu ‘Biri göğsüme oturmuş gibi hissediyorum’ şeklinde tanımlar.” ifadelerini kullandı.

Ağrının genellikle göğsün orta veya sol tarafında görülebileceğine dikkati çeken Görenek, efor ya da yürümenin anjinayı (göğüste ağrı, sıkışma ve baskı hissi) tetikleyebileceğini belirtti.

Bazı kişilerde boyun, kol veya sırtta ağrı hissedilebileceğini aktaran Görenek, “Nefes darlığı… Nefesinizin yetmediğini hissediyorsanız bunun bir nedeninin koroner arter hastalığı olabileceği aklınıza gelmelidir.” uyarısında bulundu.

Prof. Dr. Görenek, bulgular arasında çarpıntının da bulunduğu bilgisini vererek, şunları kaydetti:

“Genellikle hızlı vurular ya da düzensiz kalp atımı şeklinde hissedilir. Bununla birlikte her çarpıntının nedeni koroner arter hastalığı değildir. Yorgunluk… Kalbiniz vücudunuzun ihtiyaçlarını karşılayacak kadar kan pompalayamıyorsa, kendinizi yorgun ve halsiz hissedebilirsiniz. Koroner arter hastalığının en ölümcül şekli kalp krizidir. Peki kalp krizi nedir? Tamamen tıkanmış bir koroner arter kalp krizine neden olur. Kalp krizinin klasik belirti ve bulguları, ezici vasıfta göğüs ağrısı veya basıncı, omuz ya da kol ağrısı, nefes darlığı ve terlemeyi içerir. Boyun veya çene ağrısı, mide bulantısı ve yorgunluk gibi daha az tipik bulgular da olabilir. Bazen kalp krizi belirgin bir belirti veya bulguya neden olmaz. Bu durumda tanı koymak zor olmaktadır. Kalp krizi bulguları olan bir kişinin hemen vakit geçirmeden 112’yi araması ve en yakın sağlık kurumuna ambulansla gitmesi gereklidir. Kendi imkanlarıyla, araç kullanarak ya da başka şekilde hastaneye gitmek doğru olmaz çünkü yolda ani bir çarpıntı ani ölüme neden olabilir.”