TEKİRDAĞ (AA) – Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar, Türkiye'nin, dünyadaki negatif konjonktürden pozitif ayrışacak potansiyele sahip olduğunu belirterek, "Bu yıl da pozitif ayrışarak yüzde 5'in üzerinde büyüyeceğiz." dedi.
Çakar, Tekirdağ İş İnsanları ve Bankacılık Sektörü İstişare Toplantısı'nın açılışında yaptığı konuşmada, bu toplantılarda bankacılık sektörü ile reel sektörü bir araya getirmek için yaptıklarını, bugün beşincisini düzenlediklerini söyledi.
Çok verimli sonuçlar aldıkları toplantılara devam edeceklerini dile getiren Çakar, bankacılık sektörü ile reel sektörün iş birliğinden doğan olumlu sonuçlardan bahsetti.
Çakar, Kovid-19 nedeniyle küresel ekonomide, tedarik zincirlerinde, gıdada, enerjide, ulaşımda ve turizmde yaşanan olumsuzluklara değinerek, 2021'de kısmen normalleşmenin başlamasıyla dünyanın yüzde 5,9 büyüdüğünü anımsattı.
Bu yıla gelindiğinde Rusya-Ukrayna savaşı ile karşı karşıya kaldıklarına değinen Çakar, savaşın olumsuz etkilerini anlattı.
Çakar, Türkiye'nin 1980'den bu yana her zaman gelişmekte olan ve gelişmiş ülkelerin ortalamasından daha yüksek büyüdüğünü belirterek, gelişmekte olan ülkeler için büyümenin hayati önem arz ettiğini bildirdi.
Türkiye'nin enerji ithalatının yol açtığı cari açıktan bahseden Çakar, "Ülke olarak, iş insanları olarak ve tabii ki finans sektörü olarak hepimizin temel hedefi bu dış ticaret açığını azaltacak üretimi, yatırımı, katma değeri, ihracatı, dış pazarı sağlıyor olmak. Kaliteli ürünü üretip katma değerle satmak zorundayız." diye konuştu.
– "(Türkiye ekonomisi) Yüzde 5'in üzerinde büyüyecek"
Alpaslan Çakar, Türkiye'nin üretim kalite ve kapasitesinin çok iyi durumda olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Sanayide kapasite kullanım oranı yüzde 75-76 civarında. Pandemi sonrası dünya ticaret hacmine bakıldığında tedarik zincirinin ülkemize kaydığını net olarak görüyoruz. Biz 1 milyar doların üzerinde 48 adet ürün üretiyoruz ve bunu 46 farklı ülkeye satıyoruz. Çok sayıda ürünü çok sayıda pazara satıyoruz. Ülkemiz, dünyadaki negatif konjonktürden pozitif ayrışacak potansiyele sahip. Bu yıl da pozitif ayrışarak yüzde 5'in üzerinde büyüyeceğiz."
– "Türk bankacılık sektörü 9 trilyon 483 milyar TL'lik aktif büyüklüğe ulaştı"
TBB Başkanı Çakar, Türk bankacılık sektörünün 9 trilyon 483 milyar TL'lik aktif büyüklüğe ulaştığını, bunun 5,5 trilyon lirasının gerçek veya tüzel kişilerden toplanan mevduat olduğunu belirterek, özkaynak büyüklüğünün ise 801 milyar TL'ye yükseldiğini söyledi.
Çakar, "Bu paranın 5,2 trilyon TL'sini, yani topladığımız kaynağın tamamını gerçek veya tüzel kişilere kredi olarak kullandırmışız. Ayrıca bunun 1,6 TL'sini de menkul kıymetler olarak devlete vermiş durumdayız. Kredilerimizin yüzde 81'ini reel sektöre, ticarete vermiş durumdayız. Yüzde 59'u kurumsal sektör, yüzde 22'sini KOBİ'lere, yüzde 19'unu da gerçek kişilere vermişiz." şeklinde konuştu.
"Burada en sevindirici durum imalat sanayisinin yüzde 28'lik pazar payına sahip olması." diyen Çakar, şubat ayı itibarıyla oranın 1 puan arttığını, bu rakamın doğrudan üretime gittiğini bildirdi.
– "Yenilenebilir enerji projelerini kredilendireceğiz"
Alpaslan Çakar, Türkiye'nin 2021'de yurt dışından 51,5 milyar dolarlık enerji ithal ettiğini belirterek, şu açıklamalarda bulundu:
"Dolayısıyla gerek yenilenebilir enerji, gerek hidroelektrik santralleri (HES), gerek güneş enerjisi santralleri, gerek rüzgar enerji santralleri (RES) gibi yatırımları mutlaka artırmamız ve özendirmemiz gerekiyor. Organize sanayilere yönelik olarak dün yasal bir düzenleme yapıldı. Artık çatılara GES yapılması olanağı sağlandı. Diğer bankadaki arkadaşlarım da muhtemelen o desteği vereceklerdir, ben en azından Ziraat Bankası adına söyleyeyim, TBB adına da söyleyebilirim. Bankacılık sektörü olarak enerji projelerinin finansmanından çok keyif alırız. Bu konuda da enerji projesi olanlar lütfen fizibilitelerini bizimle paylaşsınlar. Biz onları mutlaka kredilendiriyor olacağız."
– "Tarımsal kredilerde bu sene de proaktif olacağız"
TBB Başkanı Çakar, tarıma çok önem verdiklerini kaydederek, salgının gıda ve tarımın milli ve stratejik bir mesele olduğunu gösterdiğini söyledi.
"Coğrafyamız ve ülkemiz sadece bizi değil Avrupa kıtasını da besleyebilecek kapasiteye sahip. Bunu doğru işlemek zorundayız." diyen Çakar, bir karış toprağın dahi nadasa bırakılmaması gerektiğini vurguladı.
Çakar, "Ziraat Bankası olarak tarımda bu sene de proaktif olacağız. Sektörde 165 milyar TL tarımsal kredi kullanılmış durumda. 120 milyar TL civarında krediyi biz kullandırdık. Bu arada yüzde 81'i sübvansiyonlu kredi olarak geçiyor. 30 milyar TL'si sıfır faizle." açıklamasında bulundu.
Kullandırdıkları tarımsal kredilerinin yüzde 99'unun faiz oranının yüzde 10'dan düşük olduğuna dikkati çeken Çakar, hayvancılıktan depoculuğa kadar tüm alanlarda tarımsal kesime destek vermek zorunda olduklarını aktardı.
– "Kredilerde tahsili gecikmiş alacak oranı yüzde 3"
Alpaslan Çakar, tüm olumsuzluklara rağmen kredilerde tahsili gecikmiş alacak oranının yüzde 3 olduğunu, tüm zamanlara bakıldığında bu oranın çok makul bulunduğunu bildirdi.
Tekirdağ'a ilişkin veriler paylaşan Çakar, bu ilin 90 milyar TL'lik GSYH ürettiğini, kentte 133 banka şubesinin bulunduğunu bildirdi.
Çakar, geçen yıl 2,7 milyar dolarlık ihracat yapan Tekirdağ'ın 270 milyon dolar dış ticaret fazlası verdiğini, İSO 500'de 7, İSO İkinci 500'de 12 firmasının bulunduğunu kaydederek, "Ancak borsaya 2 firması kote. Borsa imkanlarını kullanmanızı öneriyorum. Bankacılık sektörü olarak Tekirdağ'a toplam 36 milyar TL nakdi kredi kullandırmışız." ifadelerini kullandı.
– "Reel sektörün yanında olmaya devam edeceğiz"
TBB Başkanı Çakar, bankalar ile reel sektörün aynı ekosistemin parçaları olduğunu belirterek, "Bizim kazandığımız ancak sizin kaybettiğiniz bir ekosisteminin ne ülkeye ne de kimseye faydası var. Bankalar çok kar elde etmiş ancak reel sektör sıkıntıdaysa benim için hiçbir değer ifade etmiyor. Hepimizin kazanıyor olması lazım." açıklamasında bulundu.
Bankacılığın reel sektörle büyüyebileceğine işaret eden Çakar, sözlerini şöyle sonlandırdı:
"Ülke olarak yatırım, üretim ve ihracat yapmak, katma değer yaratmak, büyümek ve bunun sonucunda da istihdam sağlamak zorundayız. Çocuklarımızın geleceği için bunu yapmak zorundayız. Bütün bunları yaparken tabii ki çevre ve iklim risklerini de göze alacağız. Bizim sermaye yeterlilik rasyolarımız çok iyi. İşlem yapabilme kabiliyeti ve dijitalizasyonda iyiyiz. Dijitalizasyon konusunda Avrupa'nın birçok ülkesinden birkaç seviye öndeyiz. Bankacılık sektörü olarak büyümeye katkı verme ve sizin yanınızda olmaya devam ediyor olacağız. Hep beraber kazanacağız, hep beraber ülkemizi büyütüyor olacağız."
