ANKARA (AA) – Ankara Valiliği koordinatörlüğünde, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Türkiye Yazarlar Birliğince ortak düzenlenen "Bilge Yazarlar" projesinin açılışı yapıldı.
Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi'ndeki programda, panelin yanı sıra yazma becerisi ve merakına sahip 200 lise öğrencisine yönelik, eğitici öğretmenlerin eşliğinde verilecek yazarlık eğitiminin açılış dersi de verildi.
Panelin açılışında konuşan Ankara Valisi Vasip Şahin, Türkiye'nin son yıllarda farklı alanlarda çok büyük atılımlar yaptığını ancak toplumsal kalkınmanın sosyal alanla pekiştirilmesi halinde tamamlanabileceğini söyledi.
Bu fikirden yola çıkarak projenin şekillendiğini anlatan Şahin, "Biz, sadece insanımıza altyapı hazırlayıp sunmakla görevimizi yapmış olamayız. Bu altyapının üstüne, üstyapı dediğimiz kültür, irfan, hikmet, felsefe gibi sosyal alanı da çok sağlam inşa etmek zorundayız." dedi.
Vali Şahin, Ankara'nın üniversite altyapısı ve entelektüel birikimiyle önemli bir kent olduğunu vurgulayarak, "Burada gençlerimiz hem kendi kabiliyetlerini ortaya çıkarırken hem de bu kabiliyetlerinin gelişmesinde kendisine yardımcı olabilecek insanlara çok rahat ulaşabilme imkanına sahip. Onun için biz bir ateş yaktık, bunu geliştirecek olan gençlerimiz olacak." diye konuştu.
Projeden özellikle lise 9'uncu sınıf öğrencilerinin faydalanacağını çünkü daha fazla serbest zamana sahip olduklarını belirten Şahin, "Ben bu projenin başarılı olmasını temenni ediyorum. Fikir insanımıza, fikir üreten, eleştiren, bize yanlışa düştüğümüzde doğrusunu gösterebilecek, bağımsız düşünen insanlara şiddetle ihtiyacımızı var." ifadelerini kullandı.
– "İyi yazarlar ayrıca iyi okurlardır"
Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan ise yazarlığın önce okumakla başlayacağının altını çizerek, "İyi yazarlar ayrıca iyi okurlardır. İyi okuması ve kitaplığı olmayan, iyi yazar üstatları geleneği olmayanlar iyi yazar olamaz." değerlendirmesinde bulundu.
Arıcan, İslam düşünce geleneği açısından bakıldığında ilk gelen "Alak" suresinin "Oku" emriyle başladığına, ikinci gelenin ise "Kalem" suresi olduğuna işaret ederek, "Yüce Yaratıcımız, bize 'Kaleme ve satır satır yazılana yemin olsun' diyor. Dolayısıyla kalem ve yazı kutsaldır, mübarektir." şeklinde konuştu.
Yazma eyleminin kadim bir iş olduğunu dile getiren Prof. Dr. Arıcan, "İnsanlar, düşüncelerini, hayallerini, dertlerini, beklentilerini, umutlarını umutsuzluklarını, kırgınlıklarını, acılarını hep yazıyla ve sözle ifade etmişler. Ancak şunu biliyoruz ki söz uçar, yazı kalır." dedi.
Projenin "Bilge Yazarlar" ismini almasını çok kıymetli bulduğunu vurgulayan Arıcan, şöyle konuştu:
"İyi bir yazarlık için eleştirel okumalı, Türkçeyi çok iyi bilmeli, güçlü bir mantık ve muhakemeye sahip olmalı, düşünce zemini ve felsefi bir bakış olmalı, önemli eserleri çok iyi okumalı, güçlü bir kültürel zenginlik kazanmalı, iyi bir yazma gerekçesi ve derdi olmalı."