BEYRUT (AA) İDRİS OKUDUCU – Lübnan’da ev işlerinde çalışmak üzere gelen yüzlerce Kenyalı kadın işçi, maruz kaldıkları kötü muamele, maaşların ödenmemesi ve köle gibi çalıştırılmaları nedeniyle kendilerine bilet alınmasını ve ülkelerine gönderilmeyi bekliyor.
Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre Lübnan’da ekonomik krizin henüz başlamadığı 2019 yılına kadar çoğunlukla ev işlerinde çalışanlar olmak üzere çoğu kadın 250 bin Afrikalı yabancı işçi, aylık 150 ila 400 dolar maaş alıyordu.
Lübnan’daki Afrikalı kadın işçilerin geldiği ülkelerin başında Etiyopya, Sri Lanka, Bangladeş, Filipin ve Kenya yer alıyor.
Ancak ülkedeki ekonomik durumun kötüleşmesi, yerel para biriminin değer kaybı gibi sebeplerle ülkedeki en ötekileştirilmiş ve herhangi bir yasal dayanakları olmayan kadın işçiler zor durumda.
“Maaşların ödenmemesi, aç bırakılma, uzun çalışma saatleri, bazen cinsel taciz, sokağa atılma ve son olarak hırsızlıkla suçlanma” gibi kötü muamelelere maruz bırakılan kadın işçiler, modern kölelik sistemi olarak tanımlanan “Kefale” yani kefillik sistemiyle çalıştıkları için isteseler de ev sahiplerinin rızası dışında başka yerde çalışamıyor veya ülkeyi terk edemiyor.
Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta kafeleriyle meşhur Badaro bölgesinde bulunan Kenya Cumhuriyeti Konsolosluğu önünde yaklaşık 2 haftadır eylem yapan onlarca Kenyalı kadın işçi, evlerine dönmek için çadır kurup, kaldırımda yatırıyor.
Ülkelerinin kendilerine 400 dolar tutarındaki dönüş biletini alması ve Lübnan’dan çıkışları için gerekli kolaylıkların sağlanması amacıyla eylem yapan Kenyalı kadın işçiler özgürlüklerine kavuşmak istiyor.
AA muhabiri, Kenya Konsolosluğu önünde toplanan kadın işçilerle, Orta Doğu’daki birçok ülkede çözülememiş insan hakları sorununa dönüşen çalışma koşulları hakkında konuştu.
Lübnan’a 9 ay önce bir ajans aracılığıyla gelen ve emekli bir hakimin evinde hizmetçi olarak çalıştığını belirten Jane Wanjiru Kinyanjui, “Ev hanımlarının bazıları çok katı, bazen dövüp kötü söz söylüyorlar, yemek vermeyip aç bırakıyorlar. Bunları ajansa söyleseniz de hiçbir şey yapılmıyor.” dedi.
Ev sahibesine “madam” diye hitap eden Kinyanjui, şöyle devam etti:
“Beni darbederdi ancak dışarıda iyi davranıyormuş gibi yapardı. Bana 3 gün boyunca sadece ekmek verdi. Durumu evin kızına ilettiğimde bana çok iri olduğumu söylüyordu. Yediklerimi azaltmam ve şikayet etmemem gerektiğini belirtiyordu.”
Sözleşmelerinin olduğunu ancak ev sahiplerinin rızası olmadan ülke dışına çıkamadıklarını aktaran Kinyanjui, “Ev sahiplerinin rızası olmadığı için işlemimiz yapılmıyor. Evimize dönmek istiyoruz. Şu anda geri dönmeyi bekleyen 100 kadın işçi var.” diye konuştu.
Kinyanjui, kadınlar içinde cinsel tacize uğrayanların da varlığından söz ederek, “Patronu tehdit ettiği için kadınlar bu konu hakkında konuşamıyor. Tecavüze uğrayan kadınlar tehdit ediliyor.” iddiasında bulundu.
Lübnan’daki İstihbarat Servisi, 2017’de yaptığı yazılı açıklamada, haftada 2 kadın yabancı işçinin hayatını kaybettiğini bildirmiş, vakaların büyük oranının intihar veya kaldıkları binadan atlamak isterken düşüp ölme şeklinde gerçekleştiğini kaydetmişti.
– “Kenya hükümeti lütfen kadınları buraya göndermeyi durdurun”
İsminin açıklanmasını istemeyen Kenyalı kadın işçi “Yaklaşık 2 haftadır konsolosluk önünde yatıyorum. Bize koruma evine gitmemizi söylediler ancak orada en az 4 ay kalmamız gerekiyor. Bazı kadınların ülkelerinde çocukları var veya farklı sorunları. Bu yüzden koruma evine gidip oturamayız. Çalışmamız gerekiyor.” dedi.
“Kenya hükümeti, Lübnan’daki ajanslar ve konsoloslukların ne söylediğine bakmamalı.” diyen Kenyalı işçi, şunları aktardı:
“Kenyalı birçok kadını ajanslar buraya çekiyor. Bu ajanslar, Lübnan’ın normal olduğunu söyleyip kadınları buraya getiriyor. Ancak kadınların maaşları dahi ödenmiyor. Ajanslara gidip maaş talebinde bulununca da darbediliyorlar.
Ülkemdeki kadınların buraya gelip zor ekonomik şartlarda acı çekmemesi gerekiyor. Lübnan halkı çok iyi ancak ekonomi oldukça kötü. Kenya hükümeti lütfen kadınları buraya göndermeyi durdurun. Lübnan’a getirilen kadınların dönüşünün sağlanması gerekiyor.”
– “Gece 2’de uyuyup sabah 5’te kalkmamız gerekiyor”
Bir diğer Kenyalı kadın işçi de “Bir arkadaşım 3 aydır parasını alamıyor ve ev sahibi kendisine sadece 130 dolar ödeme yapmış. Eve dönmek için 300-400 dolar bilet parası lazım.” diye konuştu.
İsmini vermek istemeyen kadın işçi sözlerini şöyle sürdürdü:
Evlerde çalışma şartları çok kötü. Ev sahipleri ağza alınmayacak hakaretler yapıyor. Çocuklarına bakmamız için bizi işe alıyorlar ancak her türlü ev işlerini de yaptırıyorlar.
Maaş isteyince de yarın yarın deyip geçiştiriyorlar. Çocuğum hasta annem bakamıyor. Maaşımı onlara göndermem gerekiyor. Maaşı isteyince hemen kapı önüne konuluyoruz. Gece 2’de uyuyup sabah 5’te kalkmamız gerekiyor. ”
– “Bazıları evden kaçmış veya hırsızlık yapmış”
Öte yandan Kenya Konsolos Yardımcısı Asım Cabır ise kadın işçilerin suçlamalarının doğru olmadığını ve konsolosluğun kendilerine yardımcı olmasını istemediklerini iddia etti.
Konsolosluk önünde yatan kadın işçilerin Lübnan Göçmenlik Dairesi ile bazın sorunlarının bulunduğunu ileri süren Cabır, şunları kaydetti:
“Bazıları evden kaçmış veya hırsızlık yapmış. Lübnan’dan herhangi bir Kenyalı işçiyi eve göndermeden önce emniyet ve göç dairesinden temiz kağıdı almamız gerekiyor. Bunun için de en az 3-4 iş gününe ihtiyaç var. Onların sorunları ve neden kızgın olduklarını anlıyoruz. Ancak gerçekten eve gitmek istiyorlarsa konsolosluk önünden çekilmeleri ve bizim de içeri girmemize izin vermeleri gerekiyor.”
– Lübnan’daki modern köle sistemi: “Kefale”
Ülkeye Lübnanlıların kurduğu ajanslar üzerinden gelen kadınlar, pasaportlarını çalıştıkları ev sahiplerine teslim ediyor ve ev sahipleri de yasa önünde onların kefili veya sponsoru kabul ediliyor.
Lübnan’da kefillik sistemiyle çalışan yabancı kadın işçilerin, işten ayrılmak veya ülkeden çıkabilmek için kefillerinin onayını almaları gerekiyor.
Ülkedeki sivil toplum kuruluşları tarafından modern köle sistemi olarak tanımlanan Kefale, yabancı işçileri tamamen işverenin insafına bırakıp herhangi bir yasal güvence vermiyor.
Kefale sistemi işverene işçi üzerinden tam kontrol hakkı tanıyor. Kadın işçiler, işyerinden veya evden kaçması halinde ise ülkede kaldıkları süre boyunca kaçak sayılıyor.
BM, 25 Aralık 2021’de “kefale sistemine” ilişkin yayımladığı bir açıklamada, en kısa zamanda söz konusu sistemin sonlandırılması çağrısı yaptı.
Lübnan’da yabancı işçilerin hakkını gözeten BM bünyesindeki “Kafa Derneği”, birçok sponsor ya da işverenin, Afrikalı kadınlara fiziksel ve cinsel saldırıda bulunduğunu ileri sürdü.
Kafa’nın verdiği bilgilere göre kadınların çoğu Kefale sistemi nedeniyle Lübnan çalışma yasası kapsamına giremedikleri için yasal korumadan da mahrum.
Ajans veya ev sahipleri tarafından işe alınan kadınların, normal şartlarda geldikleri ilk 6 ay içerisinde evlerine dönmek istemeleri halinde ajans tarafından dönüş biletlerinin alınması gerekiyor.
Ancak ülkedeki ekonomik kriz nedeniyle ajanslar bu duruma yanaşmazken, kadınlar hakkında farklı suçlamalarda bulunarak onların ülkedeki kalış sürelerini uzatıyor.
Son olarak ev sahibi tarafından Nisan 2021’de, Facebook üzerinden satılmak istenen Nijeryalı bir kadın işçi uluslararası medyada gündeme gelmişti.