İSTANBUL (AA) – Ataşehir'de para sevkiyatı işlerini yapan yöneticilerinden Sibel Koçan'ın öldüğü, bir çalışanın da gasp sonucu yaralandığı holdinge yatırdıkları paraları alamadıklarını ileri süren bazı kişiler, mağdur oldukları gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.
Ataşehir'de 15 Haziran'da holding önünde şirket yöneticisi Sibel Koçan silahla öldürülerek içinde 3,3 milyon liranın bulunduğu çanta gasbedilmiş, Koçan'ın eski eşi Süleyman Aydın da oturduğu rezidansın bahçesinde aynı gün ölü bulunmuştu. Olayın ardından başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan 14 şüpheliden 9'u tutuklanmıştı.
Söz konusu holdinge yatırdıkları paraları alamadığını iddia eden çok sayıda kişi, mağdur olduklarını belirterek suç duyurusunda bulunmak üzere Anadolu Adalet Sarayına geldi.
Adliye önünde toplanan mağdurlar adına konuşan Filiz Sönmez, söz konusu holdingin saadet zinciri şeklinde çalışan bir şirket olduğu iddiasının şüpheliler tarafından suçtan kurtulmak maksadıyla ortaya atılmış asılsız bir iddia olduğunu söyledi.
Holdingin 2014 yılında kurulduğunu kaydeden Sönmez, "Bir saadet zinciri şirketinin 7 sene boyunca işleyişini devam ettirmesi mümkün değildir. Şirketin kurucuları Süleyman Aydın ve Sibel Koçan'ın şüpheli ölümüne kadar geçen yıllarda paralarımız her ay gün dahi aksamadan yatırılmıştır. Biz holdingin yüzde 20'sini oluşturan mağdur yatırımcılar olarak hayatımız boyunca emek vererek çalışıp biriktirdiğimiz paralarımızı geri almak istiyoruz." diye konuştu.
Mağdurların avukatı Şerzan Sümer de burada verdikleri mücadelenin kamuoyunda oluşmuş saadet zinciri algısını yıkmak olduğunu ifade etti.
– "650 bin lira zararım var"
Mağdur Erkan Uzman da 15 Haziran'dan bu yana holding yetkililerinin ses çıkmadığını ifade ederek, "Buradan yetkililerden rica ediyoruz. Bizim sesimizi duysunlar. Çok mağduruz. Çalışamıyoruz. Borcun altına girmişiz. Kredilerimiz var. Benim 650 bin lira zararım var. Yaklaşık 639 milyon lira para yok piyasada. Zararım çok. Ailecek 4-5 milyon zararımız var burada. Mağduruz." dedi.
Mağdur Seda Barkahan ise, "13 bin 105 kişi şirkette yaşanan gasp ve henüz belirlenmemiş bir intihar olayından sonra bu şirketin büyük başları biz küçük yatırımcıların parasını ödemiyorlar. Biz burada 13 bin 105 aileden bahsediyoruz. Herkes çocuklarının rızkını buraya yatırdı. Herkes kazanç peşindeydi. Biz mağdur değiliz, biz alacaklıyız. Biz şirketin küçük ortaklarıyız. Benim zararım 80 bin lira. " ifadelerini kullandı.
– Cinayet ve intihar olayı araştırılsın talebi
Açıklamanın ardından bir süre adliye önünde slogan atan mağdurlar, daha sonra adliye binasına girerek suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusu dilekçesinde, holdingin saadet zinciri sistemiyle çalışan bir şirket olduğu iddiasının şüpheliler tarafından suçtan kurtulmak maksadıyla ortaya atıldığı savunularak, söz konusu cinayet ve intihar olaylarının şüphelilerin kendilerine maddi menfaat elde etme planının bir parçası olup olmadığının araştırılması talep edildi.
