ANKARA (AA) – Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Irak'ın siyasi ve güvenli bir ülke olması yönünde her türlü desteği vermeye hazır olduklarını belirterek, "DEAŞ bizim ülkemize de büyük zararlar verdi. Bu manada bizden her türlü desteği ve talebi de olumlu karşılayacağımızı bilmenizi isterim. Biz de uzun süredir PKK ile mücadele ediyoruz. PKK ülkemizde çok kan döktü, çok zarar verdi. Bu mücadelede Irak'ın yanımızda durmasını önemsiyoruz." dedi.
Varank, Irak Cumhuriyeti Sanayi ve Madenler Bakanı Menhel Aziz El-Habbaz ve heyetini, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığında kabul etti.
Burada yaptığı konuşmada Varank, iki ülkenin üretim alanlarında iş birliğinin, yeni ve daha dinamik bir dönemi beraberinde getirmesi temennisinde bulundu.
Türkiye ile Irak'ın tarihi ve akrabalık bağları olan iki ülke olduğuna dikkati çeken Varank, şöyle devam etti:
"Dış politika alanında birlikte hareket etmek istiyoruz. Aramızdaki ticaret hacmi ciddi bir rakamda ve ticaret dengesine baktığımızda aslında dengeli bir ticari ilişkimizin olduğunu görüyoruz. Irak bizim 4. büyük ihracat ve 5. büyük ithalat ortağımız. Bugün 17,3 milyar dolarlık ticaret hacmimiz var. Karşılıklı ekonomik ilişkilerimizi gözeterek ve yatırımlarımızı artırarak Türkiye ile Irak arasında daha güzel sayfalar açmak istiyoruz. Ziyaretiniz bu anlamda önemli. Burada OSB ve farklı teknik ziyaretleriniz oldu. Bunların iki ülke arasında devreye sokabileceğimiz yeni mekanizmaları göstermesi açısından önemli ziyaretler olduğunu düşünüyorum. Benim komşum Irak'ın ekonomisi ne kadar büyük olursa, biz de o kadar büyürüz. Biz bu anlayışla yaklaşıyoruz."
– "Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması'nın imzalanması yönünde daha fazla gayret göstermeliyiz"
Varank, iki Müslüman devlet olarak, tarihte yaşadıkları güzel ilişkileri mutlaka ayağa kaldırmaları gerektiğini belirterek, Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi'nin uzlaşmacı ve dengeyi gözeten tavırlarından son derece memnun olduklarını dile getirdi.
Bu anlamda DEAŞ ile mücadelede yapılanları yakından takip ettiklerini vurgulayan Varank, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Irak'ta başlatılan reform hamlelerini de takip ediyoruz. Irak'taki bu hamlenin devam etmesi, siyasi istikrarın devamlılığına bağlı. Bu anlamda 10 Ekim'deki seçimlerinizi çok önemsiyoruz. Irak'ta istikrarı devam ettirecek başarılı demokratik bir seçim sürecini, Irak'taki kardeşlerimize temenni ediyoruz. DEAŞ bizim ülkemize de büyük zararlar verdi. Bu manada bizden her türlü desteği ve talebi de olumlu karşılayacağımızı bilmenizi isterim. Biz de uzun süredir PKK ile mücadele ediyoruz. PKK ülkemizde çok kan döktü, çok zarar verdi. Bu mücadelede Irak'ın yanımızda durmasını önemsiyoruz. Her türlü mücadelede Irak'ın kapasitesine dönük destek olmaya hazırız. Savunma sanayide çok başarılı işlere adım atıyoruz. Bu kapasiteyi Irak'a kazandırmaktan ve bölgesinin güvenli ve istikrarlı ülkesi yapmaktan memnuniyet duyarız."
Ankara'da 2018'deki Türkiye-Irak 18. Karma Ekonomik Komisyon toplantısında imzaladıkları protokolü de hatırlatan Varank, "Burada, Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması imzalama kararı almıştık. Bunun imzalanması yönünde daha fazla gayret göstermeliyiz." ifadesini kullandı.
Varank, danışmanlık, planlı sanayi bölgeleri oluşturma, Irak'ta da Türkiye'deki gibi OSB kurulmasını sağlamak hatta ortak OSB'ler kurmak, TÜBİTAK'ın ve TSE'nin Irak'taki muadil kuruluşlarıyla ortak çalışması için gerekli mevzuatların hazırlanması, süt ürünlerine dönük yatırımların desteklenmesi, sağlık ve tıbbi ve zirai ilaç gibi alanlarda Irak’a her türlü desteği vermeye hazır olduklarını söyledi.
Türkiye'de 55 Iraklı firma için yatırım teşvik belgesi düzenlediklerine dikkati çeken Varank, bunu yeterli görmediklerini ve Iraklı şirketleri Türkiye'de ağırlamaktan memnuniyet duyacaklarını sözlerine ekledi.
El-Habbaz ise iki ülke arasındaki tarihi bağların çok güçlü olduğuna dikkati çekerek, hükümetler arasındaki ilişkilerin pekişmesi yönünde ellerinden geleni yaptıklarını söyledi.
Bölgede Türkiye gibi stratejik bir ortağa ihtiyaçları olduğunun altını çizen El-Habbaz, Türkiye'den kendi ülkelerinde sanayi, teknoloji, inşaat ve sağlık alanları başta olmak üzere yatırım yapılabilecek anlarda destek beklediklerini söyledi.