SİVAS (AA) – GÖKSEL CÜNEYT İĞDE – Sivas'ın Yıldızeli ilçesine bağlı Doğanlı köyünde yaşayan 5 kız kardeş, 2012'de babalarından devraldıkları hayvancılık ve arıcılık işini son 5 yılda devletin sağladığı 300 bin liranın üzerinde hibe, 27 bin lira da faizsiz kredi desteğiyle daha da geliştirerek organik süt, peynir, yoğurt, manda yağı ve bal üretiyor.
İlçeye 45 kilometre uzaklıktaki Doğanlı köyünde büyükbaş hayvancılık ve arıcılıkla uğraşan Tüç ailesinin 5'i kız 6 ferdi çalışkanlıkları ve girişimci yapılarıyla dikkati çekiyor.
Ailenin en küçük temsilcisi 34 yaşındaki Fatma Tüç, 2009'da Cumhuriyet Üniversitesi Yıldızeli Meslek Yüksekokulu Bahçe Ziraatı Bölümünden mezun olduktan sonra bir süre babasına yardım ederek hayvancılığı öğrendi.
Fatma Tüç, köydeki mermer ocağında çalışan ağabeyi Sadık Tüç'ün işlerinin yoğun olmasından dolayı diğer 4 kız kardeşiyle birlikte 9 yıl önce babasının işini devraldı.
Tarım ve Orman Bakanlığının 2016'da arı ve malzemelerini kapsayan 30 bin liralık genç hibe desteğinden yararlanan 5 kız kardeş, 2018-2019'da ise Doğu Anadolu Projesi (DAP) Kalkınma İdaresi Başkanlığından ahır yapımı için 170 bin lira hibe aldı.
Girişimci kardeşler, 2020'de de Orman Genel Müdürlüğü Orman ve Köy İlişkileri (ORKÖY) Dairesinin 5 yıl ödemeli 27 bin liralık faizsiz kredi desteğinden faydalandı.
Valilik himayesinde nisan ayında hayata geçirilen "Mandalarda Verim Yükseltme Projesi" kapsamında damızlık bir mandanın hibe edildiği aile, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumunun yüzde 65 malzeme destekli Katılım Öncesi Kırsal Kalkınma Aracı (IPARD) programına da kabul edilerek 100 bin liranın üzerinde destek almaya başladı ve kovan sayısını 40'dan 80'e, büyükbaş hayvan sayısını ise 15'ten 50'ye çıkardı.
– "Bayanlar isterse her şeyi yapar"
Fatma Tüç, AA muhabirine, devlet destekleriyle bugünlere geldiklerini belirterek, "Hayvancılık eskisi gibi zor bir meslek değil. Teknoloji, imkanlar gelişti ve destekler çoğaldı. Kimse korkmasın, yapabilen için çok güzel bir meslek. Özellikle bayanlara yönelik destekler bayağı arttı. Ben ziraat teknikeri olarak başvurduğum her projeden olumlu cevap aldım ve bu çok hoşuma gitti, işime daha çok sarıldım. Bayanlar isterse her şeyi yapar." dedi.
Ablalarından Elif Tüç'ün rahatsızlığından dolayı şu an çalışamadığını anlatan Tüç, "Benim arkamda ailem, yani ablalarım ve abim var. Biz bir işe gireceğimiz zaman artısını, eksisini birlikte düşünerek karar veriyoruz. Yani aile birliği olursa başarı da kaçınılmaz oluyor." diye konuştu.
Kardeşler arasında iş bölümü yaptıklarına değinen 35 yaşındaki Mavuş Tüç, "Tamamen organik süt, yağ, peynir ve bal üretip satıyoruz. Destekleri aldıkça daha çok heveslendik. Devlet desteği olmasaydı biz bu işleri yapamazdık." ifadelerini kullandı.
Ahırdaki hayvanların bakımı ve yemlenmesinden sorumlu 38 yaşındaki abla Filiz Tüç de elde ettikleri ürünleri civar yerleşim birimleri başta olmak üzere İstanbul'a gönderdiklerini dile getirdi.
Hayvansal gıda üretiminin karlı ve zevkli bir iş olduğunu vurgulayan Tüç, "Köyde gerçekten hayat var. Bu işi herkese tavsiye ederim. Organik peynir ile yağın kilosu 50 ile 100 lira arasında değişiyor. Elimizde de hiç kalmıyor, herkes alıyor." ifadelerini kullandı.
41 yaşındaki abla Satı Tüç ise arılarla kendisinin ilgilendiğini belirterek, elde ettikleri organik balı petekli ve polenli süzme bal şeklinde satışa sunduklarını kaydetti.