TBMM (AA) – HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, "Test fazları tamamlanmamış bir Çin aşısından söz ediliyor. O Çin aşısı eğer Türkiye'ye getirilip kullanılmaya başlanacak olursa ihtiyaca cevap vermeyecektir." dedi.
Oluç, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Asgari Ücret Tespit Komisyonunun 4 Aralık'ta toplanacağını anımsattı. Asgari ücret meselesinin bütün yoksulları, emekçileri, işçileri ilgilendiren bir konu olduğunu belirten Oluç, "Şu anda gelen işaretlerden öyle anlaşılıyor ki iktidar yine her zamanki gibi cüzi bir artışla bir dahaki yıla kadar bir sefalet ücreti uygulamaya devam edecek." değerlendirmesinde bulundu.
Asgari ücrete yapılacak olan zammın her halükarda yüzde 40'ın altında olmaması gerektiğini ifade eden Oluç, "2010 yılından bugüne kadar yapılmış olan asgari ücret zamlarının ortalaması yüzde 14-15 aralığında olmuş. Böyle bir oranda zam yapılması halinde asgari ücret kesinlikle açlık ve yoksulluk sınırının çok altında olacaktır ve kabul edilebilir bir durum değildir." diye konuştu.
Yaptıkları hesaplamalara göre asgari ücretin 4 bin lira düzeyinde saptandığı taktirde işçilere, emekçilere, yoksullara ve dar gelirlilere bir ferahlama sağlanacağını vurgulayan Oluç, "Bunun altındaki her saptama asgari ücretle geçinenler açısından baktığımızda ihtiyaca cevap vermeyen bir sonuç ortaya çıkartacaktır." dedi.
Oluç, 2021 yılı bütçesinin önümüzdeki hafta TBMM Genel Kurulu'unda görüşüleceğine dikkati çekerek komisyon görüşmelerinde çeşitli konularda önergeler verdiklerini ve bunların AK Parti ile MHP oylarıyla reddedildiğini anımsattı.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) pandemisinin yönetilemediğini öne süren Oluç, "Yalan, sahte rakamlarla bir algı yönetimi yaratarak bir salgını yönetebileceklerini düşündüler. Dünyada başka hiç kimsenin aklına bu kadar irrasyonel, akıl dışı bir tutum gelmedi ama Türkiye'deki iktidar, 'böyle yapabiliriz' diye düşündü. Ortaya çıkan tabloyu bütün halkımız izliyor, görüyor." ifadelerini kullandı.
Oluç, şu anda açıklanan vaka sayılarının da gerçek rakam olmadığını ve daha yüksek bir rakamla karşı karşıya olunduğunu savundu.
Koronavirüsün ilk günlerinde "maske dağıtımı meselesinde yaşanan fiyaskonun" aynı şekilde aşı meselesinde de önlerine geldiğini belirten Oluç, Şunları söyledi:
"Bütün dünyada pandemiyle ilgili aşı çalışmaları tartışılıyor, konuşuluyor, hazırlıklar sürüyor ama öyle görünüyor ki iktidarın bugüne kadarki yaptığı açıklamalardan aşı meselesinde de aynı maske dağıtımı meselesinde olduğu gibi büyük bir fiyasko yaşanacaktır. Maalesef bunu söylüyoruz. Çünkü bu iktidarın halk sağlığı, toplum sağlığı diye bir derdi olmadığı açıkça ortaya çıktı. Hastaneler bugün son derece yüklü vaziyetteler."
Çok sayıda doktorun ve sağlık emekçisinin hayatını kaybettiğine ve hala Kovid-19'un bir meslek hastalığı sayılmadığına işaret eden Oluç, "Bir kez daha Meclis'teki bütün partilere çağrıda bulunuyoruz: Bir an evvel özellikle sağlık emekçileri ve doktorlar için Kovid-19 meslek hastalığı sayılmalıdır ve bir an evvel bütün işçi ve emekçiler için de bir meslek kazası sayılmalıdır." dedi.
Türkiye'de aşı konusunda yaşanan gelişmelere değinen Oluç, "Bir Çin aşısı hayaleti dolaştırılıyor ortada. Bu çok tartışmalı bir konu. Bunu söylediğimiz zaman yine bize itiraz edecekler biliyoruz. Test fazları tamamlanmamış bir Çin aşısından söz ediliyor. O Çin aşısı eğer Türkiye'ye getirilip kullanılmaya başlanacak olursa ihtiyaca cevap vermeyecektir." ifadesini kullandı.
Çin aşısının yeterli bir önlem olmayacağını ve bu konuda iktidar ile Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın attığı adımların ihtiyaca cevap vermeyeceğini ileri süren Oluç, şöyle konuştu:
"Çin aşısının gerçekten koruyucu olup olmadığı henüz bilinmiyordur. Sonuçları olumlu çıkarsa, elbette ki bütün test fazları tamamlanırsa Türkiye'de de uygulanmalıdır ama bunun böyle olup olmadığı henüz belli değildir ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından da teyit edilmemiş bir durumdur. '11 Aralık'ta sağlık çalışanlarına aşı yapılacak' denilmişti bugün 2 Aralık henüz ortada bir şey yok. Yani yeni bir fiyaskoyla belli ki karşı karşıyayız."
Hakkı Saruhan Oluç, TBMM Genel Kurulu'nda bugün Türkiye Çevre Ajansının Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine başlanacağını kaydederek teklife ilişkin itirazlarını anlattı.