Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
--
--
--
--
Son Dakika Haberler

“Kovid-19 Sonrası Kentlerin Geleceği” çalıştayı63 defa okundu

kategorisinde, 21 Tem 2020 - 18:11 tarihinde yayınlandı
“Kovid-19 Sonrası Kentlerin Geleceği” çalıştayı

TRABZON (AA) – Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi ve Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, koronavirüs (Kovid-19) salgınının ılımlı bir şekilde sürdüğünü belirterek, "Türkiye'de ölüm oranları çok düşük ama istediğimiz bütün ölümlerin durması." dedi.

Trabzon Ortahisar Belediyesince internet üzerinden uygulanan programla "Kovid-19 Sonrası Kentlerin Geleceği" çalıştayı düzenlendi.

Çalıştaya katılan Prof. Dr. Özlü, salgınla kent yaşamının önemli bir değişikliğe uğradığını söyledi.

Kovid-19 virüsüyle yaşamanın öğrenilmesi gerektiğini vurgulayan Özlü, şöyle devam etti:

"Çin'in Vuhan kentinden bir kişi bir vahşi hayvandan virüs kapıyor ve bu virüs bütün dünyaya yayılıyor. Bu bize şunu gösterdi, bugüne kadar yaşadığımız hayat çok güvenli bir hayat değilmiş. Çok kırılgan bir hayatımız varmış. Bugüne kadar olan salgınlar belli bir bölgede kalmıştır. Kovid-19 ise bütün dünyaya yayılan eş zamanlı bir tehdittir. Ne kadar süreceğini de tam olarak bilmiyoruz. Bu bitirse bile başka salgınlar bizi tehdit etmeye devam edecek."

– "Sağlık sistemimiz yüz akıyla bu sınavdan geçti"

Türkiye'de ölüm oranlarının dünya ortalamasına göre çok düşük olduğuna işaret eden Özlü, "Türkiye'de ölen vaka oranı dünyadaki ortalamanın altında. Sağlık sistemimiz yüz akıyla bu sınavdan geçti. Diğer ülkelerde insanlar sokaklarda kaldı. Bütün hastalarımızın tedavisini ayakta ya da yatakta tedavi edebildik." diye konuştu.

Özlü, bütün dünyada gelinen noktada salgının kontrol altına alınmış olmadığına değinerek, "Tırmanma devam ediyor. Avrupa'da da tırmanma devam ediyor. Yangın tüm hızıyla devam ediyor. Ölüm oranları hızını azaltsa da hala yayılış hızlı." değerlendirmesinde bulundu.

Özlü, Kovid-19 için etkili bir ilaç ve tedavinin bulunamadığını dile getirerek, şunları kaydetti:

"Aşı da bulunamadı. Vaka ve ölüm sayılarına bakıldığında hala iyi durumda değiliz. Salgın bütün hızıyla devam ediyor. Biz Avrupa'ya göre kontrolü erken ele aldık. Bunun birçok nedeni vardı. Sağlık sistemimiz. Bizde de bütün dünyada olduğu gibi normalleşmeyle ilgili adımlar atıldı. Bir miktar dalgalanma yaşandı. Salgın devam ediyor ama ılımlı bir şekilde sürdüğünü söyleyebilirim. Türkiye'de ölüm oranları çok düşük ama istediğimiz bütün ölümlerin durması."

– "Toplu yaşamda bu virüslerin yayılması için çok uygun"

Kovid-19 salgınının hızla salgına dönüşmesinin en büyük nedeninin mevcut yaşam biçimi olduğuna dikkati çeken Özlü, şöyle devam etti:

"Dünya bir şehir ya da kent gibi oldu. Ulaşım ve iletişim çok kolay. Toplu yaşamda bu virüslerin yayılması için çok uygun. Mega kentler buna çok müsait. Bizim kalabalık kent gerçeğini tekrar konuşmamız lazım. Kırsal alanda da yaşam oluşturmalıyız. En riskli alanlardan biri de toplu taşıma. Uçuşlar iptal edildi. Kent içi ulaşım toplu taşıma araçları üzerinden oluyor. Toplu taşıma ile ilgili ciddi kırılma noktamız var. Bunun alternatiflerini mutlaka tartışmamız lazım."

Prof. Dr. Ruşen Keleş ise tarihten günümüze şehirlerin kurulmasında en öncelikli olarak güvenliğin hep ön planda tutulduğunu belirterek, "Kentleşmede güvenlik duyguları önemlidir. İnsan yaşamının güvence altına almak kırsal olsun, kentsel olsun her zaman ön planda yer alıyor." dedi.

Türkiye'de kentleşme sorununun olduğuna vurgu yapan Keleş, "Bizim tabii afet sorunlarımız var. Doğal afetlerin doğallığı tartışmaya açık. Bunların birçoğu insan müdahalesinden dolayı ortaya çıkıyor. Doğu Karadeniz sahilinde yaşanan seller bu kapsamda değerlendirilmeli. Konuya bu açıdan bakıldığında doğal afetler insan davranışlarıyla iç içedir. Bu konuda da bütünsel yaklaşmamız lazım." değerlendirmesinde bulundu.

KTÜ Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dilek Beyazlı da salgının kent yaşamıyla ilgili yeni mevzuatları gündeme getireceğini belirterek, "Biz doğayla da mücadele ediyoruz. Sanki onu yönetmeye kalkıyoruz. Ama bu gibi salgın durumlarında gerçek gücümüzün farkına varıyoruz. Kovid-19 şehircilik anlayışımızı kökten tartışmaya yol açıyor. Bu derece ciddi sonuçları olan salgını yaşayan toplumun bununla mücadele etmek için gerekli tedbirleri almaması düşünülemez." diye konuştu.

Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç de Kovid-19 sürecinin bundan sonra şehirlerin nasıl yönetileceğiyle ilgili pek çok konuyu gün yüzüne çıkardığını söyledi.

Sağlıklı Kentler Birliği Müdürü Murat Ar ve Şehir Plancıları Odası Trabzon Şubesi Başkanı Ercan Şen de çalıştayda görüşlerini ifade etti.

Haber Editörü : Tüm Yazıları
YORUM YAZ