KASTAMONU (AA) – AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Belgin Uygur, "AK Parti ilk kurulduğu andan itibaren en büyük mücadelemiz bizim vesayetle olan mücadelemizdir." dedi.
"Türkiye Buluşmaları" programı kapsamında partisinin 20 milletvekiliyle Kastamonu'ya gelen Uygur, Şerife Bacı Öğretmenevi'nde düzenlediği basın toplantısında, Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın öldürülmesiyle ilgili büyük üzüntü duyduklarını söyledi.
Diyarbakır'da dün Narin'in mezarını ziyaret ettiklerini anlatan Uygur, "Gönlümüz, kalbimiz, ciğerimiz yanıyor. Narin kızımız, kaybolduğu ilk andan itibaren devletimiz bütün imkanlarıyla, bütün kurum ve kuruluşlarıyla seferber oldu. Ne yazık ki Narin kızımızın cansız bedenine ulaştık. Sayın Cumhurbaşkanı'mız da ilk andan itibaren konunun bizzat takipçisi oldu. Adaletin tecelli etmesi noktasında, Narin kızımıza bunları yapanların adalet önünde en ağır cezayı almaları noktasında devletimiz bütün imkanlarıyla çalışmaktadır." diye konuştu.
12 Eylül askeri darbesinin 44. yılı olduğuna işaret eden Uygur, şöyle devam etti:
"Her 10 yılda bir baktığınız zaman milletin iradesinin askıya alınarak vesayete teslim edildiği anlara bu Türkiye hep birlikte şahitlik etti. 12 Eylül darbesinin üzerinden de 44 yıl geçti. Ama 15 Temmuz'da bu millet, Cumhurbaşkanı'mızın bir çağrısıyla bir destan yazdı. Artık darbelere geçit vermeyeceğini, demokrasisine ve iradesine güçlü bir şekilde sahip çıkacağını Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde gösterdi. AK Parti ilk kurulduğu andan itibaren en büyük mücadelemiz bizim vesayetle olan mücadelemizdir."
Millet iradesiyle millete hizmet ettiklerini söyleyen Uygur, vesayetle, terörle mücadele ettiklerini, milletin refahını yükseltmek için 23 yıldır çalıştıklarını dile getirdi.
Şehir Buluşmaları kapsamında Kastamonu'yu ziyaret ettiklerini belirten Uygur, "Milletimizle hemhal olmaya devam ediyoruz. Eserlerimizi, hizmetlerimizi, politikalarımızı milletimizden gelen talep ve beklentiler doğrultusunda ve odak noktamıza milletimizi alarak devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.
İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarıyla ilgili de konuşan Uygur, "İlk andan itibaren nasıl dünyanın dört bir tarafındaki mazlum coğrafyalara umut olduysak, nasıl mazlum coğrafyaların duası olduysak, nasıl ümmetin duası olduysak inşallah bundan sonra da dünyanın neresinde bir zulüm varsa, dünyanın neresinde zulme uğrayan bir kardeşimiz var ise zulme 'dur' demeye, zalimin karşısında dimdik bir şekilde durmaya, zulme uğrayan kardeşlerimizin yanında olmaya inşallah bundan sonra da devam edeceğiz." dedi.
"Türkiye, uluslararası arenada oyun kuran bir ülke" diyen Uygur, şunları kaydetti:
"Türkiye uluslararası arenada hem sahada hem masada güçlü olan bir ülke. Kuzeyimizde Rusya-Ukrayna çatışmasına hepimiz tanıklık ediyoruz. Alt tarafımızdaki İsrail'in başlatmış olduğu yayılmacı ve işgalci politikaya hepimiz şahitlik ediyoruz. Bütün bunların ortasında güçlü bir Türkiye. İç siyasette eser üreten, hizmet üreten, iş üreten, hak ve özgürlükler anlamında birçok atılıma imza atan devrim niteliğinde birçok özgürlüğü hayata geçiren bir Türkiye. Eğitimden ulaşıma, sağlığa, adalete, yüzde 20'lerdeki savunma sanayisi yüzde 80'ler oranında yerlileşme oranına çıkan bir Türkiye. Terörle anılan Gabar'da bugün kendi petrolünü çıkaran bir Türkiye. Karadeniz'de, Akdeniz'de kendi doğal gazını üreten bir Türkiye. Kendi uydusunu, kendi yerli ve milli otomobilini, kendi denizaltısını yapan bir Türkiye. Türkiye Yüzyılı hedeflerini ortaya koyan Sayın Cumhurbaşkanı'mız liderliğinde bir Türkiye. Kendimizi çek ederek, eksikliklerimizi tamamlayarak, daha güçlü bir şekilde, ilk günkü aşkımızla, ilk günkü heyecanımızla, her daim milletimizin yanında olarak, her daim milletimizle hemhal olarak milletimizin güçlü desteğiyle inşallah 2028 ve 2029'un da kapılarını ardına kadar açacağız. Türkiye Yüzyılı'nın o köşe taşlarını milletimizden almış olduğumuz destekle hep birlikte döşeyeceğiz."
Programda, AK Parti İl Başkanı Ahmet Sevgilioğlu da selamlama konuşması yaptı.
Toplantının ardından milletvekilleri, görevlendirildikleri ilçelere giderek ziyaret ve incelemelerde bulunacak.