İSTANBUL (AA) – Türk Edebiyatı Vakfının geleneksel Çarşamba Sohbetleri'nde edebiyat tarihçisi, gazeteci ve yazar Ahmet Kabaklı yad edildi.
Vakfın Sultanahmet'teki merkezinde "Hatıralarla Ahmet Kabaklı" başlığıyla düzenlenen panelde, 22 yıl önce vefat eden Kabaklı'nın hayatı ve çalışmaları ele alındı.
Etkinliğe katılan konuşmacılar, Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybedenlere rahmet, yaralılara acil şifa, bölge halkına geçmiş olsun dileklerinde bulundu.
M. Mehdi Ergüzel, konuşmasında Kabaklı'nın 1969'dan vefatına kadar 30 yıldan uzun süre yanında bulunduğunu belirterek, " Milletimizin vasıflarından biri de vefalı olmaktır. Vefanın gereği kendine hizmet eden evlatlarını yeni nesillere tanıtacak bir şuur içinde yaşamaktır." dedi.
Ahmet Kabaklı'dan çok şey öğrendiklerine işaret eden Ergüzel, "Ondan, galiba önce adam olmayı, şahsiyet sahibi olmayı, milli olmayı, Türk milletine ait her değeri kıskanırcasına sevmeyi ve sahiplenmeyi tahsil ettik diye düşünüyorum." ifadesini kullandı.
– "Güler yüzlü bir ciddiyet sahibiydi"
Vefatını takip eden 22 yıl boyunca hatıralarla yad ederken Kabaklı'nın en dikkate değer vasfı olarak çalışkan olmasının öne çıktığını dile getiren Ergüzel, şunları kaydetti:
"Ben onun hiç boş zamanına rastlamadım. Güler yüzlü bir ciddiyet sahibiydi hoca, hem güler yüzlü hem de seviyeli bir ciddiyeti ve asaleti vardı. Sağlam ve dinlenebilir bir Türkçesi vardı sevgili hocamın. Hür düşünceye değer veren demokrat bir tavrı vardı. Milli değerlere tam bir sadakat, İslami hassasiyetleri yüksek bir duruşu vardı. Her vesileyle yeni bilgiler edinmeye hazır bir merak ve iştiyak halindeydi. Sürekli okuyan, düşünen, yazan, konuşan, iradeli ve dengeli bir adamdı. Hususi meselelerini dışa yansıtmamaya çalışan ince ve kapalı bir keder halini görürdüm çehresinde zaman zaman."
Kabaklı'nın çok güzel not aldığını ve nefis değerlendirmeler yaptığını belirten Ergüzel, "Rahmetli hoca has adamdı, hoş adamdı, güzel adamdı. O gideli beri fakirleştik. O bizim zenginliğimizdi. Ona göre her birimiz birer çobandık ve koyunlarımızın, görevlerimizin başında olmalıydık. Vazifesini yaptı ve gitti." değerlendirmesini yaptı.
– "Hoca gibi davranmak için borçlu olmamanız gerekiyor"
İsa Kocakaplan ise Türk Edebiyatı Dergisi'nin ilk sayılarından bugünkü baskılarına kadar çeşitli örnek sayfaların görsellerinden hazırladığı sunum eşliğinde Kabaklı'nın dergiye katkısına ilişkin bilgiler paylaştı.
Kabaklı'nın fotoğraflarını ve Türk Edebiyatı Dergisi'nde yayımlanan yazılarını gösteren Kocakaplan, "Basın dünyasına baktığınız zaman şimdi hocayla mukayese edilebilecek hiçbir gazetecinin olmadığını rahatlıkla söyleyebilirsiniz. Hoca gibi davranmak için insanlara karşı borçlu olmamanız gerekiyor yani borcunuz sadece Allah'a olacak. Hocanın borcu sadece Allah'a idi." şeklinde konuştu.
Ahmet Kabaklı'nın çevresindeki insanlara değer veren bir insan olduğunu vurgulayan Kocakaplan, Kabaklı'nın henüz 25-26 yaşında bir gençken dahi kendisine çeşitli toplantılarda yer alma imkanı tanıdığını ifade etti.
Panele katılan Türk Edebiyatı Dergisi Genel Yayın Yönetmeni İmdat Avşar, Ahmet Kabaklı'nın yeğeni sanatçı Esat Kabaklı, Serhat Kabaklı, Erol Ülgen, Mehmet Nuri Yardım, Dursun Gürlek ve Ahmet Maranki gibi isimler de Ahmet Kabaklı ile hatıralarını anlattı.
Kabaklı'nın ailesinden, arkadaşlarından ve sevenlerinden katılımcıların ilgiyle takip ettiği etkinlik, katılımcıların hatıra fotoğrafı çektirmesiyle sona erdi.