İSTANBUL (AA) – Piri Reis’ten Matrakçı Nasuh’a eski İstanbul’u anlatan sanatkarların gravürlerinin çini sanatıyla işlendği “Geçmiş Zaman Olur Ki” sergisi açıldı.
Kuveyt Türk’ün katkılarıyla Sultanahmet’teki Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nde (TİEM) ziyarete açılan sergide çini sanatçısı Sevim Ersoy’un çalışmaları yer aldı.
Açılışta AA muhabirine açıklama yapan Ersoy, çini eğitimi aldıktan sonra çeşitli arayışlara girdiğini belirterek, “Çini biliyorsunuz klasik bir sanat ve klasik desenlerle yapılıyor. Fakat benim tarihe çok ilgim var. Çiniyle tarihi nasıl birleştirebilirim diye araştırırken tarihi kişilerin, yerlerin ve olayların çiniye çok yakışabileceğini keşfettim.” dedi.
Ersoy, bu yolculuğa 2010 yılında başladığını, daha sonra kitap fuarında denizcilik müzesinin eserlerinden ilham aldığını ve sergide yer alan eserlerin bu süreçte zamanla ortaya çıktığını anlattı.
Serginin bir bölümünde İstanbul’un tarihsel geçmişinin yer aldığını dile getiren sanatçı, “Bir de çini ile birlikte artık yeni bir malzeme kullanmak istiyordum. Metal ile çininin yakışabileceğini düşündüm ve metalle birlikte yine objelerde klasik desenleri kullanarak çağdaş yorumlar yapmaya çalıştım.” ifadesini kullandı.
– “Geleceğe ve bugüne hitap eden bir eserler manzumesi”
Kuveyt Türk Genel Müdürü Ufuk Uyan, çini sanatçısı Sevim Ersoy’un eserlerini sergilemekten memnuniyet duyduklarını belirterek, “Sevim hanımın çalışması çok emek isteyen, tarihten damıtarak bugüne getiren, geleceğe ve bugünümüze hitap eden bir eserler manzumesi.” diye konuştu.
Çok değerli çalışmaların sergide sanatseverlerin beğenisine sunulduğuna işaret eden Uyan, “Kuveyt Türk olarak geçmişimizde bize mal olmuş sanat türlerini, gelenekle moderni hayatımızla birleştiren eserleri geleceğe taşıma anlamında bir görev üstleniyoruz, çok mutluyuz.” değerlendirmesini yaptı.
Ufuk Uyan, çok güzel bir mekanda seçkin sanat eserlerinin yer bulduğunu, ziyaretçilerin de sergiyi ilgiyle gezdiklerini ifade etti.
– “Gravürlerin birebir çiniye aktarımları yapıldı”
Serginin küratörü Beste Gürsu ise “Geçmiş Zaman Olur Ki”nin Sevim Ersoy ile 2017’den bu yana yapmış oldukları 11. sergi olduğunu söyledi.
Daha önce de Sevim Ersoy ve ekibiyle Matrakçı Nasuh Projesini gerçekleştirdiklerini ve 10 ülke gezdiklerini aktaran Gürsu, bu sergide de İstanbul haritaları ve şehir resimleri üzerine sanatçıların yapmış olduğu dönemsel İstanbul gravürlerinin işlendiğini anlattı.
Sanatçının tıpkı basım tekniğiyle gravürleri birebir çiniye aktardığını anlatan Gürsu, “Bunlar aynı zamanda matbaacılığın ve gravürle birlikte İstanbul görsellerinin çoğalmasına sebep olan bir yapıdır. Tarihsel olarak en önemli dönemdir. Sevim Ersoy da gravürlerden yola çıkarak bunların birebir çiniye aktarımlarını yaptı.” şeklinde konuştu.
Serginin isminin ve TİEM’de yapılmasının da çok anlamlı olduğunu belirten Gürsu, “Ben de İstanbulluyum ve bir İstanbul aşığıyım. Binlerce yıldır birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan İstanbul’da yaşıyoruz ve hepimizin İstanbul’a bir borcu var.” dedi.
Açılışa TİEM Müdürü Ekrem Aytar, mimar Sinan Genim, sanatçılar, sanatsever, Kuveyt Türk çalışanları ve kültür sanat camiasından önemli isimler katıldı.
Kurdele kesiminin ardından sergiyi gezerek eserleri inceleyen ziyaretçiler daha sonra hatıra fotoğrafı çektirdi.
– Eski İstanbul gravürleri de sergileniyor
Çini sanatçısı Sevim Ersoy’un Piri Reis’ten Matrakçı Nasuh’a eski İstanbul’u anlatan sanatkarların gravürlerini çini sanatıyla buluşturduğu sergi Kuveyt Türk’ün katkılarıyla düzenleniyor.
Sergide Ersoy’un çini eserlerinin yanı sıra Cristoforo Buondelmonti’ye atfedilen 15. yüzyıldaki İstanbul’a ait çizimlerden esinlenen iki adet pano, Hartmann Schedel’in Çamlıca Tepesi’nden çizdiği İstanbul görünümü, Matrakçı Nasuh’un “Beyan-ı Menazil-i Sefer-i Irakeyn” isimli albümünde bulunan İstanbul ve Galata eserleri de yer alıyor.
Ayrıca Melchior Lorichs’in İstanbul panoramasının bir bölümü, Piri Reis’in kaleme aldığı “Kitap-ı Bahriye”de yer alan 16. yüzyıla ait İstanbul planı ile Cemal Akyıldız tarafından çizilen Dolmabahçe Sarayı, Çırağan Sarayı ve Dolmabahçe Saat Kulesi gibi yapıların gravürleri de sergide görülebiliyor.
Çini sanatını, geçmişten bugüne değerlerle birlikte ele alan sergi, 18 Aralık’a kadar ziyaret edilebilecek.
