Yenileniyor
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • K.Maraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
--
--
--
--
Son Dakika Haberler

Kerküklü demir ustası unutulmaya yüz tutan mesleğini yaşatmaya çalışıyor47 defa okundu

kategorisinde, 17 Kas 2022 - 15:01 tarihinde yayınlandı
Kerküklü demir ustası unutulmaya yüz tutan mesleğini yaşatmaya çalışıyor

KERKÜK (AA) – ALİ MAKRAM GHAREEB – Irak'ın Kerkük kentinin Büyük Yaka bölgesinde sayıları her geçen gün azalmasına rağmen demircilik zanaatı yaşatılmaya çalışılıyor.

10 yıl öncesine kadar Kerkük'ün büyük pazar bölgesindeki Demirciler Sokağı'nda faaliyet gösteren yaklaşık 20 demirci atölyesinden bugün geriye 3 atölye kaldı.

Ülkede benzer zanaatlara önem verilmemesi, savaşlardan dolayı üretimin durması ve ithalatın artmasından dolayı birçok eski meslek dalı gibi demircilik de yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.

İlkokulda öğrenciyken babasının yanında bu işi öğrenmeye başlayan 51 yaşındaki Ali Hüseyin Demirci, yaklaşık 40 yıldır kazma, balta, kürek gibi aletler üreterek, ata mesleğini yaşatmaya gayret ediyor.

Musalla Mahallesi'nde yaşayan ve soyadını mesleğinden alan Demirci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mesleğe 11 yaşındayken başladığını, işi aynı zamanda ustası olan dedesi ve babasından öğrendiğini söyledi.

Dedesinden kalma 150 yıllık atölyede çalışmaya devam ettiğini ve eski usullerle kazma, kürek ve balta gibi el aletleri yaptığını ifade eden Demirci, atölyesinde kullandığı körüğün de 130 yıllık olduğunu dile getirdi.

Okul dönüşü her gün atölyeye geldiğini anlatan Demirci, önce dedesinden mesleği gördüğünü daha sora babasından öğrendiğini aktardı.

– "Başarı için mesleği sevmek gerek"

Bu mesleği öğrenmek ve sürdürmenin kolay olmadığını söyleyen Demirci, "Demircilik güç, kuvvet ve fikir gerektiriyor. Ufak bir demir parçasından insana yarayacak bir nesne üretmelisin. Sabah namazından sonra hemen atölyeye geliyoruz. Yazın kavurucu sıcakta da körüğün önünde durup mesleğini icra etmen gerekiyor. Bu meslek, işten ziyade bir sanattır. Bu mesleği sevmeyen de üretemez. Başarının temelinde mesleği sevmek vardır." dedi.

– "Hükümet destek vermediği takdirde bu meslek yok olacak"

Ekonomik sıkıntılar ve bu mesleğe önem verilmemesinden dolayı yakın tarihte demirciliğin yok olacağını söyleyen Demirci, körüğü yakmak için mazot gerektiğini ve mazot fiyatlarının yükselmesinden dolayı iş yapamadıklarını belirtti.

Kerküklü demir ustası, hükümetin kendilerine ve benzer zanaatlara sahip çıkmasını isteyerek, aksi takdirde yakın zamanda bu mesleklerin yok olacağını ifade etti.

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte ürünlerine rağbetin azaldığını da aktaran Demirci, eskiden inşaat sektöründe yıkım ve yapımda kullanılan aletlere artık ihtiyacın kalmadığından söz etti.

Demirci ayrıca ithalatın da bu mesleğe olumsuz etkisi olduğunu vurguladı.

Halihazırda Demirciler Sokağı'nda son 3 atölyenin kaldığını ifade eden Demirci, kendilerinin bu mesleğin son varisleri olduğunu sonraki neslin bu işi yapmayacağı öngörüsünde bulundu.

Emektar demir ustası, mesleği sayesinde ev sahibi olduğunu 4 çocuk büyüttüğünü anlatarak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Babam bu mesleği dedemden ve ben de babasından öğrendim ancak kendi çocuğu artık bu işi yapmıyor. Benden sonra bu mesleği yapacak yok. Artık eski yıllarda olduğu gibi meslek öğrenmek isteyen çıraklar da gelmiyor. Yaşım ve sağlığım müsaade ettiği sürece, mesleğimi son nefesime kadar sürdüreceğim."

Haber Editörü : Tüm Yazıları
YORUM YAZ