İSTANBUL (AA) – Fanatik gazetesinin ev sahipliği yaptığı Fanatik Sports&Business Summit 2022 etkinliğinde bir araya gelen bir çok branştan milli sporcu ile bazı federasyon yetkilileri, spor hayatlarını, başarılarını ve hedeflerini paylaştı.

Maslak Goodspaces'te dördüncü kez düzenlenen 7 oturumlu etkinlikte, milli takım, sporcu ve kulüplere destek veren sponsor firmaların yöneticilerinin yanı sıra, cimnastik, güreş, yüzme, atletizm branşlarında başarılı olan milli sporcular, kadın futbolcular ile satranç, yelken ve briç federasyonlarının başkanları deneyimlerini anlattı.

– Çolak: "Hedefim Paris'te altın madalya kazanmak"

"Türkiye İş Bankası ile Başarı Hikayeleri" oturumunda konuşan artistik cimnastik dünya şampiyonu İbrahim Çolak, sakatlık gibi durumlarla sık sık karşılaştığını ancak bunun hedeflerine yürümekten vazgeçirmesi bir yana, kendisini daha da motive ettiğini belirtti.

"Spor yaparken istenmeyen şeyler başımıza gelebiliyor." diyen Çolak, şunları söyledi:

"Çünkü hedeflerimiz için vücudumuzun sınırlarını hep zorlamamız gerekiyor. Sakatlıklardan sonra ben çok tecrübe kazandım ve motivasyon yakaladım. 2013'te sol ayak bileğim kırılmıştı. 5 hafta alçıyla gezdim. Değneklerle, sırt çantamla antrenmana gidiyor, 4-5 saat çıkmıyordum. Gövdemle yapabileceğim bütün hareketleri yapıyordum. Bacaklarım incelmişti ama gövdem çok güçlenmişti. Bu da halka aleti için avantaj sağladı. Benim seviyemi 1'den 5'e çıkaran o an aslında. Sakatlıktan sonra gördüm ki kötü durumu fırsata çevirirsem daha sonra başarıyla geri dönebiliyorum. Alçının çıkarılmasından 2 ay sonra Mersin'deki Akdeniz Oyunları'nda gücümü gösterdim ve büyüklerde ilk madalyayı o zaman kazandım."

Hep bu mantıkla ilerlediğini ve sağlam olan kaslarını çalıştırdığını aktaran Çolak, hedefleriyle ilgili de, "Paris Olimpiyatları yolunda şu andan itibaren tam gaz çalışarak, hazırlığıma devam ediyorum. Benim hedefim Paris'te altın madalya kazanmak. Dünya Şampiyonası'nda bu başarıyı gösterdik, bir daha neden olmasın? Buna inanılıyor. Bu inanç bize daha da kuvvet veriyor." ifadelerini kullandı.

– Demirhan: "Önce ailemi ikna etmek zorunda kaldım"

Avrupa şampiyonu milli güreşçi Evin Demirhan, bir kız çocuğu olarak güreşe başlama hikayesini ve yaşadığı zorlukları anlattı.

"Benim hikayem tüm Türkiye'deki kadın güreşçilerle aynı. Önce çevre ve toplumla mücadele ediyoruz, onları ikna etmemiz gerekiyor. Ben de önce ailemi ikna etmek zorunda kaldım." diye konuşan başarılı sporcu, ardından milli takım kamplarına davet edildiğini, verilen fırsatı altın madalya kazanarak iyi bir şekilde değerlendirdiğini dile getirdi.

Demirhan, "Güreş erkek sporu olarak bilindiği için pek çok zorlukla karşı karşıya kalıyoruz. Ancak abimin sporumda çok büyük etkisi var. İlk zamanlarda abim öğrenmesin diye antrenman çantamı önceden gönderiyordum salona. Şimdi abim şu anda kendi kızının çantasını en önden gönderiyor. İşte bu olumsuz şeyleri geçerek altın madalya sahibi olmamız, beni çok iyi hissettiriyor." şeklinde konuştu.

Paris Olimpiyatları hedefini vurgulayan milli güreşçi, "İlk defa olimpiyat kotası aldım. Güreşte hafif sıkletler çok zor, çok mücadele gerektiriyor. Zorlu koşullarda kota aldım ve istediğim performansı gösteremedim. Ancak kadınlarda Yasemin'le (Adar) ilk kez madalyayla döndük. Hiç altın madalyamız yok. İnşallah olimpiyatlardaki ilk altın madalyamızı alacağız ve bizi bu motive ediyor." değerlendirmesinde bulundu.

Aynı oturumda konuşan Türkiye rekortmeni milli yüzücü Merve Tuncel ve 73 yıl sonra olimpiyatlarda finalde yarışan ilk Türk üç adım atlamacı Necati Er de spor hayatlarında yaşadıklarını, gördükleri destekleri ve başarılarını, dinleyicilerle paylaştı.

Toplantının "Vestel ile Türkiye'nin Cimnastikçileri" başlıklı ikinci oturumunda soruları yanıtlayan aerobik cimnastik dünya şampiyonu Ayşe Begüm Onbaşı, 3 yaşından beri yaptığı antrenmanların hayatının bir parçası olduğunu ve başarılarla birlikte çalışmanın daha zevkli geçtiğini dile getirdi.

Milli sporcu, tek kadınlar cimnastikte hiç madalya olmadığını belirterek, Antalya'da düzenlenecek 2023 Avrupa Şampiyonası'nda altın madalya kazanmak ve takımla birlikte şampiyonluğa ulaşmak istediğini anlattı.

– Çelen: "Hiç finalimiz yokken, şimdi 7 final yapıyoruz"

Türkiye Cimnastik Federasyon Başkanı Suat Çelen, bu alanda son kuşakta yakalanan başarılardan bahsederek, "2012 Londra Olimpiyatları'na ilk kez gittik. Sonra Tokyo Olimpiyatları'na 5 kişiyle katıldık. Hiç finalimiz yokken, şimdi 7 final yapıyoruz. Takım hedeflerimiz var. Takımlarda ilk 12'ye giremedik. Hayatımızda finale kalmamışız, 'Kaç finale kalacaksınız?' diye soruluyor. Bir bronzla döndük olimpiyatlardan, neredeyse bazı yerlerde başarısız addedilecektik." ifadelerini kullandı.

Artık Türk yarışmacıların katıldığı her yarışmadan madalya beklendiği ve kendilerini sporcu fabrikası olarak gördüklerini vurgulayan Başkan Çelen, "Eğer bir ülkede cimnastik belli noktaya gelmezse, diğer sporların gelişimini göremezsiniz. Cimnastik sporların en temeli. Bütün federasyonlara sporcu yetiştiren bir görev üstlendiğimizi de düşünüyoruz." açıklamasında bulundu.

– Kadın futbolunun geldiği aşama

"Capital Sports Media ile Öncü Kadınlar" adlı üçüncü oturumda Türkiye Yelken Federasyonu Başkanı Özlem Akdurak, Dünya Satranç Federasyonu (FIDE ) Asbaşkanı ve Türkiye Satranç Federasyonu Başkanı Gülkız Tulay, Türkiye Briç Federasyonu Başkanı Yasemin Merçil ile Türkiye'nin ilk FIFA kokartlı kadın futbol hakemi Prof. Dr. Lale Orta, deneyimlerini paylaştı.

Toplantıdaki "Petrol Ofisi ile Kadın Futbolu" başlıklı oturumda ise, Kadın Futbol Takımı Teknik Direktörü Necla Güngör Kıragası, Beşiktaş Kadın Futbol Takımı kaptanlarından Didem Karagenç, Galatasaray Kadın Futbol Takım 2. kaptanı İsmigül Yalçıner ve Fenerbahçe Kadın Futbol Takım Kaptanı Ezgi Çağlar, branşlarında gelinen aşamayı değerlendirdi.

Necla Güngör Kıragası, kadın futbolunun çok ciddi bir toplumsal dönüşüm sağladığına işaret ederek, "Kızlarımızın sahada gösterdiği mücadeleyi herkesin görmesini istiyoruz. Son 3 senedir bütün sponsorlarımız, başarı odaklı değil kız çocuklarına destek olmak için geliyorlar. Sponsorlar bizim yol arkadaşlarımız. Geleceğin çok aydınlık olduğunu görüyoruz. Bu spor yayıldıkça, insanlar kadın futbolcuların da erkeklerden aşağı kalmadığını görecek ve bu spora daha çok destek verecek." diye konuştu.

Kıragası, maçlarına özellikle kadınların ve çocukların gelmesinin önemine değinerek, "Bu kızlar hayallerini şu an yaşıyorlar. 'Bu da nereden çıktı?' denilerek yaklaşılan bir işi artık profesyonel camia içinde yapmaya başladılar. Aslında en kıymetlisi de bu. Kendilerini ispatladılar ve biz de federasyon olarak çok ciddi bir yapılanma içindeyiz." değerlendirmesini yaptı.

Üç büyüklerin temsilcisi kadın futbolcular, yaşadıkları zorlukları ve geldikleri aşamayı vurgulayarak, futbollarına olan ilginin artmasının kendilerini mutlu ettiğini dile getirdi.

Bu sporcular, futbolcu idollerinin kimler olduğu sorusunu da yanıtladı. Fenerbahçeli Ezgi Çağlar; Rüştü Reçber'i, Beşiktaşlı Didem Karagenç; Roberto Carlos'u ve Galatasaraylı İsmigül Yalçıner de Ronaldinho'yu idol olarak gördüğünü aktardı.