MUŞ (AA) – İBRAHİM YALDIZ – Muş'un Varto ilçesinde 1966'da meydana gelen depremden sonraki süreçte çalışmak için farklı ülkelere giden gurbetçiler, yaz aylarında köylerine gelerek memleket hasretlerini gideriyorlar.
İlçeye bağlı Onpınar köyünde yaşayanların bir kısmı, 6,9 büyüklüğündeki depremden sonra aralarında Fransa, Almanya ve İngiltere'nin de bulunduğu çeşitli ülkelere göç etti.
Göçün sonraki yıllarda da devam etmesiyle nüfusu sürekli azalan köy, bugünlerde baba ocağına gelen gurbetçilerle en kalabalık dönemlerinden birini yaşıyor.
Köyde kışın 60'a kadar düşen hane sayısı, gurbetçilerin gelmesiyle 200'e kadar ulaştı. Her yıl yaz mevsiminde memleket hasreti gidermek için köye gelen gurbetçiler, ev işleri ve bostanda ailelerine yardım ediyor.
Onpınar Köyü Muhtarı Ali Akdeniz, AA muhabirine, köye yaz mevsiminde çok sayıda gurbetçinin geldiğini söyledi.
Almanya, Fransa ve İngiltere'deki hemşehrilerinin tatillerini köyde geçirdiğini anlatan Akdeniz, şunları söyledi:
"Köyde kalanlar hayvancılıkla uğraşıyor. Yazın gelen gurbetçiler buradakilere yardım ediyorlar. Memlekete olan hasretlerini gideriyorlar. Onlar bizden daha sevinçli. Köyü bizden daha fazla seviyorlar. 1966 Varto depreminden sonra köyden göç başladı. Köyün yüzde 70'i geçimini sağlamak için yurt dışına göç etti. Yazı köylerinde geçirmeyi tercih ediyorlar. İzinlerine göre köyde konaklıyorlar."
– "6 bin 500 kilometre yol geliyoruz"
Fransa'nın Rennes kentinden gelen Hasan Özdeniz, doğum yerinin Onpınar köyü olduğunu ve 24 yaşına kadar köyde yaşadığını belirtti.
Çalışmak için 32 yıl önce Fransa'ya gittiğini dile getiren Özdeniz, "Memleketimizi ve köyümüzü seviyoruz. Avrupa'da bütün haklarımız var ama yine memleketimizi özlüyoruz. Benim gibi birçok komşu gurbetçi var, onlar da geliyor. Doğamız, insanımız, suyumuz çok güzel. Her yıl köye geliyorum, yaklaşık 5 ay kalıyorum. Fransa'dan buraya kara yolu ile 4 günde geldik. Bu yolu çok heyecanlı ve sevinçli geliyoruz ama giderken de üzülüyoruz. Yol uzadıkça uzuyor. Fransa'dan köye kadar yaklaşık 6 bin 500 kilometre yol geliyoruz." diye konuştu.
Üç çocuk annesi Hediye Özdeniz ise "Memleketi seviyoruz, mutluyuz ve huzurluyuz. Köyün havası ve suyu çok güzel. Torunlarım var. Onlar da her yıl geliyor. Çocuklar köye geldiklerinde çok mutlu oluyorlar. Kültürümüz daha güzel ve insanlarımız sıcak kanlı. Köye sevinerek geliyoruz, gidince üzülüyoruz. Doğduğumuz, büyüdüğümüz topraklarda mutlu oluyoruz." dedi.
– "Köyümüzü, insanlarımızı ve kültürümüzü seviyoruz"
Turabi Fırat da 1984'te ABD'ye giderek Washington'a yerleştiğini anlattı.
Memlekette olmanın mutluluğunu yaşadığını ifade eden Fırat, "Köyde yaşlılarımız var, onlara bakıyoruz. Köyde doğup büyüdüğümüz için nereye gidersek gidelim burası bizim yaşamak istediğimiz en güzel yerlerden biri. Köyümüzü, insanlarımızı ve kültürümüzü seviyoruz." diye konuştu.