MUĞLA (AA) – Geçen yaz meydana gelen orman yangınlarından zarar gören 9 köyün, rehabilitasyon, eğitim ve ekonomi alanında destek çalışmalarını kapsayan Doğaya Saygı Projesi’yle sürdürülebilir kalkınması sağlanacak.
OPET’in geliştirdiği söz konusu sosyal sorumluluk projesi, ilk olarak Marmaris Bakır Köyü’nde uygulamaya konuluyor.
Doğaya Saygı Projesi kapsamındaki çalışmalar, OPET’in koordinasyonunda Muğla Valiliği, Marmaris Belediyesi, Kaymakamlık, Tarım ve Orman Müdürlüğü, Karayolları Müdürlüğü, Doğa Koruma ve Milli Park Müdürlüğü, Kültür Turizm Müdürlüğü, Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü, Milli Emlak Müdürlüğü, Orman Bölge Müdürlüğü, AFAD ve Müftülük gibi kurum ve kuruluşlarla iş birliğiyle yürütülüyor. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi akademisyenlerinden de bilimsel, mimari, arkeolojik ve iktisadi konularda danışmanlık alınıyor.
Proje kapsamında köylerde fiziksel değişim ve rehabilitasyon çalışmalarının yanı sıra yöre halkına yönelik eğitim programları düzenlenerek ekonomik ve sosyo-kültürel gelişmeye de katkı sağlanması hedefleniyor. Ayrıca orman yangınları, iklim değişikliği ve diğer doğal afetlere ilişkin farkındalık eğitimleri de düzenleniyor.
Proje kapsamında orman yangınlarından etkilenen Marmaris’e bağlı Osmaniye ve Bayır, Milas’a bağlı Çökertme, Gökbel ve Bozalan, Bodrum’a bağlı Pınarlıbelen (Etrim), İrmene ve Çamlık ile Köyceğiz’in Otmanlar köyü yer alıyor.
– “Defne” ve “bal” aksı merkezli mimari ve yaşam konsepti
OPET’in Örnek Köy Projesi’nin uzantısı niteliğindeki Doğaya Saygı Projesi’nin ilk durağı olan 235 hane ve 639 nüfuslu Bayır Köyü yaklaşık iki ay süren çalışmalar sonrasında yeni bir çehreye kavuşturuldu.
Köyün mimari özellikleri korunarak köyün içinden geçen yol “bal aksı”, eski yağhaneye bağlanan aks ise “defne aksı” olarak nitelendirildi ve bu bölgeler işlevsel hale getirildi. Atıl durumdaki yağhane, “Eski Yağhane” olarak restore edildi ve tekrar canlandırıldı. Defne ve bal akslarının kesişiminde bulunan 1883 yaşındaki çınar ağacının bulunduğu Çınar Meydanı yeniden düzenlendi.
Köy camisi, meydan, köy kahvesi iç ve dış mekan, otopark ve pazar alanında zemin düzenlemesi, yağmur kanalı ve diğer bağlantıları yapılırken, okul binası ve Halk Eğitim Merkezi derslik alanında da iyileştirilmeler sağlandı.
Köyün kuzeydoğusundaki Yancağız Tepesi üzerindeki yerleşik Syrna Antik Kenti’ne ulaşım ve antik kente ait kalıntıların harita çalışmalarına da proje kapsamında başlandı.
– Kuru baklava, kaşık helvası ve Bayır yazması için coğrafi işaret başvurusu
Bayır Köyü’nün turizm potansiyelini artırmak amacıyla yöresel köy motifleriyle düzenlenen örnek pansiyon hayata geçirilirken köydeki evlerin cephelerinde ahşap motiflerle desen uygulamaları yapıldı. Evini boyayamayan vatandaşların evleri boyandı.
Mimari düzenlemeler için 65 gün boyunca 2 bin 450 kişi/gün personel çalışması yapılan Bayır Köyü’ne özgü üç ürün olan kuru baklava, kaşık helvası ve Bayır yazması tespit edildi. Bu üç geleneksel ürüne coğrafi işaret alınması için başvuruların ise gelecek hafta yapılması planlanıyor.
– Kadınlar kooperatifle üretimlerini artıracak, arıcılık faaliyetleri canlandırılacak
Doğaya Saygı projesi kapsamında kurulum aşaması tamamlanan Bayır Köyü Güçlü Girişimci Kadınlar Kooperatifi’nde üretilebilecek ürünler de belirlendi. Kadınların ekonomik ve sosyal olarak güçlenmesini de desteklemek amacıyla geliştirilen kooperatifte hazırlanan ürünlerin satışının yapılacağı stantlar tasarlandı.
Kooperatifte satılabilecek orman ürünleri temelli kozmetik ürünleri için laboratuvar çalışmaları da başladı. Orman yangınlarından önce çam balı üretiminde önemli bir bölge olan Bayır ve Osmaniye köylerinde yangın nedeniyle basralı çam alanları tahrip oldu. Yangın sonrasında ana gelir kaynağı çam balı olan aileler, bölgede arıcılık faaliyeti gerçekleştirememeye başladı.
Proje kapsamında bölge arıcıları özelinde arıcılık faaliyetlerini balın yanı sıra diğer yan ürünlerin geliştirilmesi ve gerekli yöntem ve tekniklerin teorik ve uygulamalı olarak sahaya yansıtılması için bilgilendirme programı planlandı.
– “Yaşamın değerini yaşayanlara anlatabilmeyi amaçlıyoruz”
Bayır Köyü’nde projenin tamamlanması vesilesiyle düzenlenen toplantı sonrası basın mensuplarına değerlendirmede bulunan OPET Yönetim Kurulu Kurucu Üyesi Nurten Öztürk, “bilinçli toplum projeleri” olarak nitelendirdikleri bu tür projelerle sorunlara kalıcı çözümler sunmayı hedeflediklerini belirterek 2005’te başladıkları Örnek Köy Projesi ile tarihi dokuya, doğal güzelliklere ve turizm potansiyeline sahip köylerde çalışmalar yaptıklarını anlattı.
Öztürk, bölgenin ekonomik ve sosyo-kültürel gelişimine katkı sağladıklarını ifade ederek şöyle konuştu:
“Doğaya Saygı projesi deyince biz yalnızca ağaç dikmek istemedik. Yapmış olduğumuz şey, doğa içinde yaşayan tüm varlıklara değer verdiğimizi göstermek ve yaşamın değerini yaşayanlara anlatabilmek. Küresel ısınmanın sonuçlarını görüyoruz, doğal afetler bundan sonraki günlerde de devam edecek. Fakat, halkımızın bu afetlere karşı daha hazırlıklı olmasını sağlamak, bu konuda bilinçlendirmek ve kaybettiklerini de yerine koymasını sağlamak amacıyla bir proje geliştirdik. Bu proje yanan bölgelerin rehabilitasyonu şeklinde hayata geçiriliyor. Doğaya Saygı Projesi ile de orman yangınlarında maddi ve manevi anlamda büyük kayıplara uğrayan köylerimiz için yerel yönetimler, yerel halk ve diğer paydaşlarımızla bir kez daha el ele verdik.”
Öztürk, Doğaya Saygı Projesi kapsamındaki diğer köydeki çalışmaların da bu yıl sonuna kadar bitirileceği bilgisini paylaştı.
– “Örnek Köy”, Marmaris’e bağlı 20 köyde uygulanabilir
Muğla Valisi Orhan Tavlı ise yangınlar nedeniyle önemli bir gelir kaybı yaşayan Bayır Köyü’nde projeyle ekonomik bir kalkınma sağlanmasının amaçlandığını dile getirerek köyde altyapı ve üstyapısının ihya projesinin hayata geçirildiğini söyledi.
OPET’in “Örnek Köy” projesinin devamı niteliğindeki çalışmaları kendilerinin de yapacağını vurgulayan Tavlı, “Devletimizin ve paydaşlarımızın imkanlarıyla Örnek Köy’ü bütün Marmaris yarımadasına yaymak üzere çalışacağız. Burada 20’ye yakın köyde bu proje uygulanabilir. El değmemiş bölge bırakmamak lazım. 9 köyü OPET uyguluyor. Biz diğer kurumlarla bunu yayacağız.” diye konuştu.
Marmaris’in yangınlardan en fazla etkilenen bölge olduğunu kaydeden Tavlı, yangın sonrası rehabilitasyon çalışmalarının sürdüğünü ve önleyici tedbirlerin de alınmaya devam ettiğini sözlerine ekledi.