İSTANBUL (AA) – Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Mahmut Asmalı, "Salgın sonrası yeni düzen, yeni sistem gerçekten ülkemize çok büyük fırsatlar getiriyor. Türkiye, lojistik avantajıyla çok büyük üretim ve tedarik merkezi olma konumunda çok hızlı bir şekilde ilerliyor." dedi.
Genç MÜSİAD tarafından, ülke ekonomisine ihracat yaparak katkı sunan gençlerin sayısını artırmak ve onları ihracata daha fazla teşvik etmek amacıyla organize edilen "Altın Konteyner İhracat Ödülleri" MÜSİAD Genel Merkezi'nde düzenlenen törenle sahiplerini buldu.
Ödül töreni, MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, İstanbul Tİcaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Genç MÜSİAD Başkanı Yunus Furkan Akbal, Genç MÜSİAD İhracatı Geliştirme Komisyon Başkanı İbrahim Çevikoğlu ve MÜSİAD ile Genç MÜSİAD'ın üyelerinin katılımıyla gerçekleştirildi.
Törende konuşan MÜSİAD Genel Başkanı Asmalı, mayıs ayının MÜSİAD'ın ödüller ayı olduğunu belirtti. 9 Mayıs'ta MÜSİAD'ın 32. Kuruluş Yıl Dönümü Programı ve Geleneksel MÜSİAD Türkiye'nin Gücü Ödülleri programını gerçekleştirdiklerini hatırlatan Asmalı, MÜSİAD'ın, gençlerle birlikte çok gurur duyulacak işler yapıldığını söyledi.
Asmalı, "MÜSİAD'ımızın bugün 12 bin 548 üyesi var. Bunun yüzde 34'ü Genç MÜSİAD'lı kardeşlerimizden oluşuyor. Yani 4 bin 200'ün üzerinde kardeşimiz var, Her üç MÜSİAD'lıdan biri Genç MÜSİAD'lı." ifadelerini kullandı.
Genç MÜSİAD oluşumunun pek çok sivil toplum örgütüne örnek olduğunu görmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Asmalı, kurucularına ve üyelerine teşekkür etti.
Asmalı, "Bizleri geçmişte kendi içimize hapsettiler. Yani darbelerle, muhtıralarla, sağ-sol çatışmalarıyla bizi enerjimizi içimizde tükettiler. Dolayısıyla Batı, sanayi devrimiyle kalkınırken, gelişirken teknolojiyle büyürken, biz maalesef kendi iç olaylarımızla baş başa kaldık. Batı ile ülkemiz arasında çok büyük uçurumlar oluştu. Arayı çok açtılar. Salgın sonrası oluşan yeni ekonomik düzlemde önümüze gelen bu fırsatı Allah'ın izniyle kaçırmayacağız. Dolayısıyla ülkemizin teknik altyapısı, pırıl pırıl insan gücüyle, teknolojik altyapısıyla, esnek üretim kapasitesiyle yeni dünya düzeninde oluşan bu büyük fırsatı artık kaçırmayacağız." diye konuştu.
İhracatta rekorlar kırmaya devam edildiğini kaydeden Asmalı, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Dolayısıyla salgın sonrası yeni düzen, yeni sistem gerçekten ülkemize çok büyük fırsatlar getiriyor. Türkiye, lojistik avantajıyla çok büyük üretim ve tedarik merkezi olma konumunda da çok hızlı bir şekilde ilerliyor. Bizim dört saatlik uçuşumuzla 1 milyar 750 milyonluk gelişmiş ülke ekonomilerine hitap etme ve buraya malı ulaştırma imkanımız var. Üretilen bir malı çok kısa sürede bütün Avrupa ülkelerine gönderebiliyoruz. Böyle bir ortamda, genç MÜSİAD'ımızın ihracatı öncelemesi, ihracatı kendine dert edilmesi gerçekten çok takdir edilecek bir durum."
– "İhracatta 250 milyar doların üzerini göreceğiz"
TİM Başkanı İsmail Gülle de 1973 yılında ihracatın 1 milyar dolar olduğunu belirterek, "1982 yılında ise 2,5 milyar dolardı. Bunun içerisindeki ihracatımızın yoğunluğu da ham maddeydi, tarımsal ürünlerdi. 90'lı yılların ortasında verilen teşviklerle birlikte 10 milyar doları, 20 milyar doları, 2000'li yılların başına doğru da 30 milyar dolar seviyesine gelmişti. Bugün Allah'a çok şükür geldiğimiz nokta son derece önemli ve anlamlı." dedi.
Salgının dünyayı ve dünya ticaretini kökünden değiştirdiğini ifade eden Gülle, 2020 yılından sonra dünyanın yeni bir düzene doğru gittiğine işaret etti.
Üreten ve ihraç eden Türkiye'nin dünyanın bozulan parametreleri içerisinde müthiş bir performans yakaladığını vurgulayan Gülle, şunları kaydetti:
"Allah bizlere 2020'de, 2022'de Cumhuriyet tarihinin rekorlarını açıklamayı nasip etti. Rekorları kıra kıra, 2021 yılında 225 milyar dolar gibi gerçekten yüz güldüren, göğsümüzü kabartan, gerçekten iftihar ettiren bir rakama ulaştık. Sayın Cumhurbaşkanımız yılbaşında bize 250 milyar dolar hedefini verdi. Nisan ayından geçen yılın nisan ayına kadar olan ihracatımız 240 milyar doları aştı. Bu demek oluyor ki bu yıl 250 milyar doların üzerini göreceğiz. Bunu dünyanın şu ahvali içerisinde başarıyoruz.
İhracatı 18-30 yaş arasındaki gençlerin yapması ihracatın tabana yayılması açısından, ülkemizin geldiği noktayı göstermesi açısından son derece önemli. Bizim anlatmak istediğimiz, vurgulamak istediğimiz de bu. Ülkemiz için ekonomik bağımsızlık son derece önemli. Biz Kurtuluş Savaşı'nda bağımsızlığımızı yakaladık ama ekonomik bağımsızlığı yakalamak için aldığımızdan daha fazlasını satmamız lazım. Dış ticaret fazlası vermemiz lazım. 2018'de göreve geldiğimizden beri bunu söyledik. Allah'a çok şükür ki süreç içerisinde de bu makas gittikçe kapandı."
Devletin hem ihracatçıya hem de üreticiye çok ciddi destekler verdiğini belirterek, "Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyoruz. Niye teşekkür ediyoruz? Şunun için salgın döneminde dünya ayağa kalktı. Türkiye'de de 'Kapatalım, ara verelim, fabrikalar dursun, üretim dursun.' dendiği anda Cumhurbaşkanımız kapatmadı, üretime kesinti yapmadı. İhracatı biz hiç aksatmadık. Bunun ne kadar önemli önemli bir karar olduğunu bugün görüyoruz. Bugün 225 milyar dolar ihracatı gerçekleştiren irade o iradedir. O kararı verirseniz, bugün onun meyvelerini toplarsınız." diye konuştu.
– "Türkiye’nin yerli ve milli üretiminin artması, ürettiği her ürünü dış pazarlara satmasının garantisidir"
İTO Başkanı Şekib Avdagiç ise ihracatın ithalatı karşılamasının ekonomik bağımsızlık açından önemini vurgulayarak, gençlere üretim sürecinde ithal edilen ürünlerin Türkiye'den tedarik edilmesi konusunda gerekli özveride bulmayı tavsiye etti.
Avdagiç, "'Yüksek teknoloji, yüksek ahlak" şeklinde bir düsturumuz var. Bizim kendi kodlarımızdaki, inanç değerlerimizdeki çerçevenin kesinlikle dışına çıkmadan bütün iş süreçleri yürütebiliyor olmamız lazım ki yürütüyoruz da ancak zerre kadar sapmadan bütün ölçülerimizi yürütmeye, bütün dünyaya örnek olmaya devam etmemiz gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Altın Konteyner İhracat Ödülü'nü alan her şirketin, her gencin, Türkiye’nin refahının artmasında, kalkınmasında ve ekonomisinin ilk 10 ülke arasına girmesinde büyük rol sahibi olacağına işaret eden Avdagiç, şunları kaydetti:
"Sonuç olarak ifade etmek isterim ki, burada ödül alan arkadaşlarımız bizim gelecek umudumuzdur. İhracatımızın bu yıl 260 milyar doları aşmasının teminatıdır. Türkiye’nin yerli ve milli üretiminin artması, ürettiği her ürünü dış pazarlara satmasının garantisidir. Bu nedenle Altın Konteyner Ödülleri önemli bir iş başarıyor, burada ödül alan dostlarımız da ülkeleri için büyük bir görev ahlakını yerine getiriyorlar. Hem ödül programını düzenleyen arkadaşlarımızı, hem de ödül alan dostlarımızı yürekten kutluyor, başarılarının devamını diliyorum."
Açılış konuşmalarının ardından, Genç MÜSİAD genel merkez ve şubelerinden gelen başvurular sonucunda 2021 ihracat rakamları dikkate alınarak toplamda 13 kategoride 24 ödül sahibini buldu.