İSTANBUL (AA) – Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, “Bütün uluslararası platformlarda Filistin davasının en önemli savunucusu Türkiye Cumhuriyeti’dir, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır. Böyle olmaya da devam edecektir.” dedi.
Kıran, İslam İşbirliği Gençlik Forumu (ICYF), Beyoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesi ile Beyoğlu Eğitim ve Kültür Vakfı iş birliğiyle gerçekleştirilen 3. Uluslararası Model OIC Liseler Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, zirvenin adeta “model Birleşmiş Milletler gibi” olduğunu söyledi.
Zirvede verilecek barış mesajına dikkati çeken Kıran, “Burada edineceğiniz tecrübeler ışığında daha adil bir dünya için sizden çok şey bekliyoruz. Burada ele alınan konu başlığı çok önemli. Daha adil ve eşitlikçi bir dünya, ancak barışı inşa etmekle mümkün. Savaşları ve çatışmaları durdurmaktan geçiyor.” diye konuştu.
Kıran, 10 yıllar boyunca insanlığın kanayan yarası olan İsrail-Filistin meselesi çözülmediği sürece daha adil ve eşitlikçi bir dünyaya kavuşmanın mümkün olmadığını acı tecrübelerle yaşadıklarını vurguladı.
– “Dış politikamızın en önemli kırmızı çizgileri arasında değerlendiriyoruz”
Özellikle yaşadıkları bölge olmak üzere bugünkü pek çok çatışmanın arkasında İsrail-Filistin ihtilafının çözülememesinin yattığını aktaran Kıran, “Türkiye olarak bu sorunun çözümünü hem insani hem İslami hem de asli bir vazifemiz olarak görüyoruz. Dış politikamızın en önemli kırmızı çizgileri arasında değerlendiriyoruz.” dedi.
Kıran, Filistin’in ülkelerden bir ülke, Filistin halkının sıradan bir halk olmadığını dile getirerek, söz konusu bölgenin tarihte 4 asır hükmettikleri bir coğrafya olduğuna dikkati çekti.
Kudüs’ün 3 semavi din için önemli olduğuna işaret eden Kıran, şunları kaydetti:
“Dört asır boyunca burayı barış ve huzur iklimi içerisinde yönetmiş bir medeniyetin varisleri olarak özellikle son 70 yılda Filistin devletinin maruz kaldığı haksızlık ve eşitsizliğin çözümü konusunda Türkiye’nin bir kenarda kalıp dışarıdan izlemesi mümkün değildir. O yüzden İslam İşbirliği Teşkilatı’nın (İİT) kuruluş amaçlarının başında Filistin davası gelir. Bu bakımdan İİT bünyesinde Türkiye’nin birleştirici ve kuşatıcı rolünün de önemli olduğunu biliyoruz. Bütün uluslararası platformlarda Filistin davasının en önemli savunucusu Türkiye Cumhuriyeti’dir, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır. Böyle olmaya da devam edecektir. Bu mesele çözülünceye Filistin devletinin maruz kaldığı haksızlıklar giderilinceye kadar, iki devletli, başkenti Kudüs olan Filistin devletine kavuşuncaya kadar Türkiye’nin bu mücadelesi devam edecektir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Sadece söylemlerimizle değil, eylemlerimizle de bu iradeyi ortaya koyan bir ülke olmaktan da ayrıca gurur duyuyoruz.”
Kıran, küresel meselelerde bölgesel ve uluslararası örgütlerin sorunlara çözüm üretmekten uzak olduğunu dile getirerek, şunları söyledi:
“Her şeyden önce bu örgütlerin kurulduğu günün koşullarının bugün değişmesi, bunun altındaki bir sebep olarak görülebilir. Bundan daha önemlisi bu örgütleri meydana getiren hegemon güçlerin kendi ulusal menfaatlerini ve bunlar doğrultusunda ortaya koyduğu iradelerin bu sorunları çözmekten uzak olması aslında bunun arkasındaki en önemli sebep. İsrail-Filistin ihtilafı da bunun başında geliyor.”
