KUDÜS (AA) – İsrail mahkemesi, işgal altındaki Doğu Kudüs'ün Şeyh Cerrah Mahallesi'nde evinden zorla çıkarılma kararına karşı hukuk mücadelesi veren Filistinli Salim ailesinin dosyasını yapılan itirazların değerlendirilmesi için infaz hakimliğine gönderdi.
Filistinli Salim ailesinin Şeyh Cerrah Mahallesi'ndeki evinden zorla çıkarılmaları yönündeki kararın şubat ayında dondurulmasının ardından, bugün İsrail'e bağlı Kudüs Sulh Mahkemesinde temyiz duruşması görüldü.
Duruşmaya, 73 yaşındaki Fatıma Salim ve diğer aile üyeleri ile ailenin avukatı, İsrail Meclisindeki Ortak Liste Milletvekili Usame Sadi ve aileye destek veren Filistinliler ve İsrailliler katıldı.
– "Duruşmadan çıkan karar olumlu"
Salim ailesinin avukatı Macid el-Ganaim, duruşmanın ardından AA muhabirine yaptığı açıklamada, mahkemenin Fatıma Salim'in iddia ve itirazlarını dinlediğini kaydetti.
Duruşmadan çıkan kararı "olumlu" olarak değerlendiren Ganaim, "Mahkeme, istinafı kabul etti ve dosyayı Fatıma Salim hanımefendi adına arz edilen iddia ve itirazların yeniden değerlendirmesi için İnfaz Hakimliğine geri gönderilmesine karar verdi. Bu, iyi ve olumlu bir öneri. Çıkacak nihai kararın da buna uygun olmasını umuyoruz." diye konuştu.
– Mahkeme önünde Şeyh Cerrah'taki Filistinlilere destek gösterisi
Mahkeme önünde toplanan çoğu İsrailli onlarca insan hakları aktivisti de Salim ailesi ve evlerinden zorla atılma tehdidi altında bulunan Şeyh Cerrah Mahallesi sakini diğer Filistinlilere destek vermek için gösteri düzenledi.
"Ailelerin tehcirine son" ve "Şeyh Cerrah'a özgürlük" yazalı pankart ve dövizler taşıyan kalabalık, İsrail'in işgal altında bulunan Filistin topraklarındaki varlığına karşı "İşgale hayır", "İşgalin sonu gelecek" gibi sloganlar attı.
– "Adaletsizlik Şeyh Cerrah'ta ikiye katlandı"
Salim ailesine destek için mahkeme önüne gelen İsrailli insan hakları aktivisti Tsilli Goldenberg (70), İsrail hükümetinin Şeyh Cerrah Mahallesi'nde Filistinli ailelere karşı uyguladığı tehciri "etnik temizlik" olarak değerlendirdi.
"Siyonist hükümetin, özellikle Doğu Kudüs başta olmak üzere Filistinlilere karşı etnik temizlik için her türlü çabayı harcadığını düşünüyorum." diyen Goldenberg, şunları söyledi:
"(Yahudi) Yerleşimciler de bundan oldukça memnun. Çünkü böylelikle Filistinlilere ait daha fazla evi ele geçirebiliyorlar. İsrail, yerleşimciler 'Tanrı bu evleri bize verdi." dedikleri için Filistinlileri zorla evlerinden atarak onlara ait evleri yıkıyor."
Goldenberg, Şeyh Cerrah'taki ailelerin İsrail'in kurulduğu 1948'te ilk kez evlerinden atıldığına işaret ederek, şöyle devam etti:
"Adaletsizlik Şeyh Cerrah'ta ikiye katlandı. Çünkü Şeyh Cerrahlı aileler ikinci kez mülteci durumuna düşürüldü. Buradaki aileler, 1948'te Yeşil Hat'tın gerisinde evlerinden zorla atılmış, mülklerine el konulmuş ve geri dönmelerine izin verilmemişti. O tarihte 600 bin Filistinli İsrail hükümeti tarafından evlerinden atıldı. Bu etnik temizlik hala devam ediyor. Salim ailesi gibi aileler nesillerdir burada yaşıyor ve yaşamaya devam etmek istiyor."
– Şeyh Cerrah Mahallesi, yerleşimci grupların da hedefinde
İsrail, 1950'de çıkardığı "Gaiplik Yasası" ile 1948'deki savaştan kaçarak evlerini terk eden Filistinlilerin mülklerini istimlak etmişti. İsrail topraklarındaki evlerinden kaçan Filistinliler de Doğu Kudüs'teki evlere yerleştirilmişti.
İsrail, Doğu Kudüs'ü 1967'de işgal etmesinden sonra 1970'de çıkardığı "Yasal ve İdari İşler Yasası" ile İsraillilere 1948 öncesindeki mülkleri üzerinde yeniden hak iddia etmesinin önünü açmıştı.
Hak örgütlerine göre, Yahudi yerleşimci gruplar, işgal altındaki Doğu Kudüs'ün Şeyh Cerrah Mahallesi'nde önceden mülkü bulunan İsrailli ailelere ulaşıp, yargı süreçleriyle ilgili avukatlık ücretlerini de karşılayarak, bu mülkleri İsrailli ailelerden satın almıştı.
Yerleşimci gruplar, daha sonra İsrail yargısına başvurarak çoğu üç kuşaktır bu evlerde yaşayan Filistinli aileler hakkında zorla evlerinden çıkarılmaları kararları aldırmıştı.
Üç dinin kutsal mekanlarına ev sahipliği yapan Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesi yakınlarındaki Şeyh Cerrah Mahallesi, uzun zamandır Yahudi yerleşimci grupların hedefinde.
Burada yaşayan Filistinlilerin tehcir edilme çabası, Mayıs 2021'de Filistin coğrafyasında geniş tepkiyle karşılanmış, İsrail'in Gazze'ye askeri saldırısıyla sonuçlanmış ve dünyanın gündemine gelmişti.