BEYTULLAHİM (AA) – KAYS EBU SEMRA – Filistinli orkestra şefi Yakub el-Atraş, Doğu müziğini yeniden canlandırmak ve özellikle Filistin musikisini ileriye taşımak istediğini belirtti.
Müzik yolculuğunu AA muhabirine anlatan 44 yaşındaki Atraş, işgal altındaki Batı Şeria'nın güneyindeki Beytullahim kentine komşu Beyt Sahur'da dünyaya geldiğini söyledi.
Musikişinas bir ailede yetiştiğini, marangozluk yapan babasının ud yapım ustası olduğunu aktaran Atraş, müziğe ilgisinin de bu sayede başladığını dile getirdi.
Küçük yaşlardan itibaren müzik faaliyetleri içinde yer alan Atraş, önce Ürdün Akademisi'nde daha sonra da Filistin'deki Edward Said Ulusal Müzik Enstitüsü'nde müzik eğitimi aldığını ifade etti.
– İlk müzik grubunu 2008'de kurdu
İnternet üzerinden ulaşabildiği kurs ya da derslerle kendisini geliştirmeye devam ettiğini söyleyen Filistinli müzisyen, o zamanlar en büyük hayalinin özel bir şey başarmak olduğunu kaydetti.
Bu düşünceyle televizyon kanallarında yer aldığı gibi bir Doğu musikisi grubu kurmak istediğini aktaran Atraş , 2008'de hayalini gerçekleştirerek 18 kişilik bir müzik grubu kurduklarını belirtti.
Bu başlangıcın Iraklı sanatçı İlham el-Medfaî ile olduğunu söyleyen Atraş, "İlk musiki grubunun kurulduğu 2008'den Kovid-19 salgınının başladığı 2020'ye kadar pek çok Arap müzisyenin yer aldığı orkestraları yönettim." dedi.
Filistinlilerin her şeyi yapabileceğini kaydeden Atraş, İsrail işgalinin yol açtığı ekonomik ve siyasi zorluklara rağmen işgal altındaki ülkelerinin mesajını dünyaya ulaştırabileceklerinin altını çizdi.
Filistinli sanatçı, "Müzik alanında olabildiğince ilerlemeyi, Filistin musikisini ilerletmeyi istiyorum." ifadesini kullandı.
– Arap dünyasının yıldız isimleriyle teşrik-i mesai
Atraş, musiki hayatında pek çok Arap sanatçı ile çalıştığını, bunlar arasında Arap coğrafyasında popüler olan televizyon programı Mahbub el-Arab'ın yıldızı Filistinli Muhammed Assaf'ın da yer aldığını aktardı.
Tanınmış Arap müzisyenlerin yer aldığı bir orkestra yönetme hayalinin de 2013'te Beytullahim'de düzenlenen "Berk Süleyman Festivali"nde gerçekleştiğini belirten Atraş, festivalde, Suriyeli sanatçı Asala Nasri, Ürdünlü sanatçı Ömer el-Abdallat ile 2017'de ise Mısırlı sanatçı Hani Şakir ile çalıştığını söyledi.
Filistinli orkestra şefi ayrıca Arap coğrafyasında ilgiyle takip edilen 2014 Ceraş, 2015 Kartaca, 2019 Mevazin müzik festivallerine katıldığını dile getirdi.
– Kovid-19 salgının etkisi
Kovid-19 salgınının mesleki hayatını oldukça etkilediğine işaret eden Atraş, şunları söyledi:
"Hayat tamamen durma noktasına geldi; tiyatrolar kapatıldı, konserler iptal edildi, müzik de dahil Filistin'deki turizm sektörü üzerindeki baskılar arttı; kayıplar çoğaldı."
Ancak Atraş, bu dönemde de başka bir alana yöneldiğini, sanatçı Muhammed Assaf ile evden şarkı kayıtları yaptıklarını söyledi.
Sahibi olduğu müzik stüdyosunu, tanınmış sanatçıların yanı sıra yeni isimlerin de boy gösterdiği bir platforma çevirdiğini kaydeden Atraş, "Bu, pek çok sanatçı için piyasaya çıkması, halkla tanışması için altın fırsat oldu." dedi.
– İsrail işgalinin sanat faaliyetleri önündeki engelleri
Atraş, İsrail işgalinin Filistin sanatı ve musikisi için temelden bir engel teşkil ettiğine de değindi.
Arap sanatçılardan pek çoğunun Filistin'e giremediğini kaydeden Atraş, "Örneğin Beytullahim ya da Ramallah'ta bir festival düzenleyecek olsak Lübnanlı sanatçılar gelemeyecek. Kartaca ya da Ceraş gibi büyük festivaller düzenleme imkanımız var ancak sanatçıları ağırlama konusundaki engeller buna mani oluyor." diye konuştu.
Memleketi Beyt Sahur'da da böyle bir etkinliğin birçok engelle karşı karşıya kalabileceğine dikkati çeken Atraşi, işgalin, Ayrım Duvarı'nın, yerleşim birimlerinin Filistinli şehirleri boğduğunu, siyasi istikrarsızlığın ve ekonomik durumlardaki kötüleşmenin sanat faaliyetlerini engellediğini belirtti.
– Büyük müzik şölenine hazırlık
Yeni projelerine de değinen Atraş, gelecek yaz 75 müzisyenin katılımıyla düzenlenecek bir sanat gösterisine katılacağını, bunun Filistin'de bu kadar geniş katılımlı ilk etkinlik olduğunu dile getirdi.
Atraş, maddi zorluklara rağmen bu çalışma için canla başla çalıştığını söyledi.
Filistinli orkestra şefi, sorumluluğunu üstlendiği bu çalışmanın Doğu müziğini tanıtmayı, işgal ve ablukaya rağmen Filistin'in adını yükseklere çıkarmayı amaçladığını vurguladı.