TRABZON (AA) – DUYGU AVUNDUK – Sağlık Bilimleri Üniversitesi Trabzon Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Süleyman Türedi, Trabzon'da yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle hastanede tedavi gören gebelerin yüzde 90'ının aşısız olduğunu bildirdi.
Türedi, AA muhabirine, Türkiye'nin farklı bölgelerinde çeşitli dönemlerde vaka sayılarının yükseldiğini, bu durumun, sosyokültürel yapının yanı sıra normalleşmeyle birlikte artan hareketlilikten kaynaklandığını söyledi.
Prof. Dr. Türedi, 4. atağın Rize, Trabzon veya Karadeniz Bölgesi'nde daha erken ortaya çıkmasının sebebinin, insanların fındık ve çay gibi tarımsal ürünleri için memleketlerine dönmeleri olduğunu ifade ederek, "Dolayısıyla şu andaki yüksekliğin sebebi biraz bundan kaynaklanıyor. Ancak 4. atak hemen hemen pikini yaptı, plato dönemini çiziyor. Yavaş yavaş da azalacağını ümit ediyoruz." dedi.
Delta varyantının oluşmasıyla salgının son zamanlarda aşı olmayan gebeleri ve gençleri etkilediğini belirten Türedi, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle gebelerde çok sıkıntılı tablolarla karşı karşıya kaldık. Hastanemizde yatan gebelerimizin yüzde 90'ı aşısız. Hemen hepsinde aşısız oldukları için yaygın akciğer tutulumu, hipoksi denilen oksijen yetersizliği, erken doğumlar, solunum yetmezliği ve entübasyon ihtiyacı, hatta daha da yetersiz kalan hastaları ECMO denilen, akciğerlerin işlevini yapan bir pompa cihazına bağlamak gerekiyor. Maalesef hayatını kaybeden gebeler oluyor. Tabii burada da toplumsal olarak bir kaygı var. 'Gebe emzirecek veya çocuk doğuracak, acaba çocuğa bir şey olur mu?' gibi şeylerle karşılaşıyoruz. Aslına bakarsanız bilim insanları bunu zaten söylüyor. Özellikle ilk 3 ayını doldurmuş olan gebelerin rahatlıkla aşı olabileceğinden bahsediliyor."
Türedi, aşılanma yaşının artık 12'ye kadar düştüğüne işaret ederek, "Biz de kendi çocuklarımızı aşılattık. Ben, 12 yaşındaki kızımı aşılattım. Daha önce ileri yaş ve ek hastalığı olanlar için söylüyorduk, şimdi özellikle gebelere üstüne basarak söylüyorum ki aşı yaptırmanız gerekiyor." diye konuştu.
Gençlerde ve çocukluk yaş grubunda çok sıkıntılı şekilde bu hastalığı atlatan, atlatamayan, yoğun bakımda tedavi gören veya entübe şekilde takip edilmesi gereken hastalar olduğuna dikkati çeken Türedi, bu nedenle herkesin geç olmadan aşılanması gerektiğini kaydetti.
– "Yoğun bakım hastası yatıramayacak durumdayız"
Başhekim Türedi, hastanenin yoğun bakım servisinde 80'e yakın hastanın Kovid-19 tedavisi gördüğünü belirterek, "120'ye yakın da serviste hastamız yatıyor. Bu sayı bizim hastane olarak istemediğimiz bir sayı çünkü normal yoğun bakım hastası yatıramayacak durumdayız. Yaş aralığı değişmekle birlikte yaşı ilerleyen hastamız fazla ancak 2. atakta her yoğun bakımda belki bir tane genç hasta varken şimdi ise yoğun bakımların hemen hemen 3'te birinde genç hastayla karşı karşıya kalıyoruz." ifadelerini kullandı.
Her gün yoğun bakımları gezerek hastalar hakkında bilgi aldığını anlatan Türedi, şöyle devam etti:
"Belli bir yaşa gelmiş, çoluğu çocuğu olan ve henüz hayatının baharındaki kişilerin yoğun bakımda ölüm korkusuyla endişeli gözlerle bize baktığını, nefes darlığı çektiğini ve maalesef elimizden gelenin en iyisini yapmamıza rağmen belirli bir aşamaya kadar faydamız olabildiğini düşünün. Herkes kendisini, yakınını bu çerçevede değerlendirsin ve gerçekten bizden daha iyi bu konuları bilen kişiler olamaz. Biz kendimiz aşılanırken, çoluğumuzu, çocuğumuzu, yakın çevremizi aşılatırken bilim insanlarına kulak tıkayıp bu konuyla hiç alakası olmayan insanların sözünden gitmek bize yakışmıyor."
Türedi, ilk doz aşısını olan kişilerin, 2. dozu Sağlık Bakanlığının önerdiği sürede mutlaka yaptırması gerektiğini vurgulayarak, aşı olmadıkça toplumsal bağışıklığın sağlanamayacağını söyledi.
Kovid-19'un ilk günlerinden itibaren Sağlık Bakanlığının ve meslektaşlarının çok büyük bir fedakarlıkla çalıştığına dikkati çeken Türedi, şu ifadeleri kullandı:
"Bakanlığımız aşıyı yaylalara, dağlara, bayırlara halka ulaşabileceğimiz her yere getirdi. Yine filyasyon ekipleri insanların evlerine kadar ulaştı ancak bu fedakarlık, insanımız tarafından kısmen algılandı. Vatandaşın biraz bilinçli olması gerekiyor. Devletimiz, Bakanlığımız sizin için bu kadar fedakarlık yapıyorken bir iki adım devlet gelirken vatandaşın da devletine biraz daha destek vermesi gerekiyor, diye düşünüyorum."