İSTANBUL (AA) – Olimpiyat şampiyonu milli okçu Mete Gazoz, Okçular Vakfının olimpiyat vizesi alan 5 paralimpik okçusu Bahattin Hekimoğlu, Öznur Cüre, Fatma Danabaş, Nihat Türkmenoğlu ve Sevgi Yorulmaz ile bir araya geldi.
Beykoz Riva Okçular Vakfı Kamp Merkezi ve Antrenman Tesisleri'nde gerçekleştirilen organizasyona, Okçular Vakfı Başkanı ve Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız, Okçular Vakfı Mütevelli Heyet Üyesi Bilal Erdoğan, Beykoz Belediye Başkanı Murat Aydın, Okçuluk Federasyonu Başkanı Abdullah Topaloğlu, Türkiye Bedensel Engelliler Başkanı Arif Ümit Uztürk, Mete Gazoz’un babası ve antrenörü Metin Gazoz katıldı.
Okçular Vakfı Mütevelli Heyet Üyesi Erdoğan, yaptığı konuşmada, kazanılan altın madalyanın bir dayanışma ve ekip çalışmasının sonucu olduğunu söyledi. Paralimpik sporculardan birçok madalya beklediklerini belirten Erdoğan, “Onlar da bu atmosferden ne kadar etkilendiklerini anlattılar. Türkiye’de okçuluk sporunda büyük dayanışma ruhu var. Tesisleşme, kulüpleşme ve federasyonumuzun yapılanması olarak çok akıllı ve sürdürülebilir işler yapılıyor. Türkiye’de okçuluk sporunun son 5-6 yıldaki büyük yükselişi bir tesadüfün değil bir çalışmanın, bir dayanışmanın, bir birlik ruhunun neticesidir. Bu işin içinde burada bulunan herkesin büyük emekleri var. Diğer branşlara bu ruhun örnek olmasını diliyoruz.” İfadelerini kullandı.
Alınan altın madalyayla okçuluğun daha anlamlı hale geleceğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
“Bu birlik, bu dayanışma, bu çalışma disiplinden dolayı burada bulunan tüm arkadaşlarımıza emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Mete’ye özellikle teşekkür ediyorum, tebrik ediyorum. Ailesiyle beraber hayatını bir işe adamış olması başarıyı getirdi. Rabbim devamını nasip etsin. Son günlerde doğal felaketlerle boğuşan ülkemize bir moral verdi. İnşallah bu altın madalya, bu felaketlerin sonunun gelmesinin de müjdesidir.”
Arif Ümit Uztürk ise Tokyo’ya 56 sporcu ile 10 branşta katıldıklarını dile getirerek, “2016'da olimpiyatlara 49 sporcuyla 8 branşta gitmiştik. Şimdi hem sayılarımızı hem branşlar yönünden hem de kota alan sporcular yönünden artırdık. Mete Gazoz gibi birçok branşta ülkemize madalyalar kazandıracağız.” değerlendirmesinde bulundu.
– “Beykoz’daki tesislerimizin adı artık Mete Gazoz Tesisleri”
Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız, Beykoz Riva Okçular Vakfı Kamp Merkezi ve Antrenman Tesisleri’nin adını Mete Gazoz Tesisleri olarak değiştirdiklerini söyledi.
Mete Gazoz’un Türk okçuluk tarihinin zirve ismi olduğunu ifade eden Yıldız, şöyle devam etti:
“Beykoz’da Okçular Vakfı ile birlikte işletmiş olduğumuz tesislerin adı bundan sonra Mete Gazoz tesisleri olarak Türk spor tarihine yazılmış olacak. Kendisiyle gurur duyuyoruz. Okçu bir milleti zirveye taşıdı, ay-yıldızlı bayrağımızı bu zor günlerimizde zirveye taşıdı. Sayın Cumhurbaşkanımızın ata sporlarına, milli sporlara olan yerli ve milli anlayışı Mete ile tüm dünyaya gösterilmiş oldu. Başarı Mete Gazoz’undur. Biz kendilerinin devamlı yanlarında, arkalarında olacağız. Kendi sorumluluğumuzu yerine getirme noktasında gururluyuz. Bu başarı paralimpik sporcularımızla devam edecek. Mete Gazoz adına Okçular Vakfı’nda sicil defterini yeniden açıyoruz ve bundan sonra Avrupa ve olimpiyat şampiyonu okçularımız için birer menzil taşı yani rekor taşını dikmeye başlayacağız ve bu anlamda Cumhuriyet döneminin ilk menzil taşını Mete Gazoz olarak silsileyi devam ettireceğiz.”
Abdullah Topaloğlu da altın madalyanın tüm ülkeye iyi geldiğini aktararak, şunlara kaydetti:
“Federasyon olarak Mete’nin her zaman arkasında olduk. Sadece Mete’nin değil tüm okçuluk takımlarımızın arkasında durduk. En büyük başarı Mete’nindir. İleride onun daha çok büyük başarılarına sahiplik edeceğimize inanıyorum ve arkadan çok Mete’lerin geleceğini düşünüyorum çünkü bu tarihi bir başarıdır. Federasyonumuzun telefonları kilitlenmiş durumda, herkes çocuklarımız nereye götürelim diye soruyor. Biz de bu fırsatı değerlendirerek sporcu sayımızı artıracağız. Buralardan bir çok Mete’ler çıkarmak için uğraşacağız.”
Metin Gazoz ise 37 yıldır Türk okçuluğuna hizmet ettiğini anlatarak, şunları söyledi:
“Oğlumla gurur duyuyorum hem baba, hem antrenör, hem de teknik bir yönetici olarak. Hepimizi gururlandırdı, şu zor günlerde telefonlar susmadı. Mesajlara baktığımda afet bölgesinde çalışıp dinlenirken Mete’nin maçını seyredenler oldu. Yüreğimize su serpti. Menzil taşı dikilmesi okçulukta önemli. O menzil taşlarını biz biliyoruz fakat şu anlamda modern anlamda olimpiyatta altın madalya almak dünya çapında tescillenmiş bir netice. Allah herkese hayırlı evlat versin.”
-''Tesise ismimin verilmesi beni aşırı mutlu etti''
Olimpiyat şampiyona Mete Gazoz, altın madalya yolunda arkasında durup destek veren herkese teşekkür etti.
Federasyonun ve Okçular Vakfı’nın kendisinden desteği hiçbir zaman esirgemediğini dile getiren Mete Gazoz, “O yüzden madalyada emekleri geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Tesise ismimin verilmesi beni aşırı mutlu etti. O yüzden çok teşekkür ederim. Göktuğ hocam ve teknik ekip bu başarının aslında en büyük mimarlarından. Biz yılın 340 günü beraberdik. Sadece teşekkür etmenin bir anlamı yok onlara biz bir aile, bir bütünüz. Madalyayı boynuma takınca göz göze geldik ve emeklerinin karşılığını aldığını bana hissettirdi. Bütün hereksin söylediği gibi bu altın madalya bir son değil büyük bir şeyin başlangıcı. Ayın 17’sinde olan paralimpik oyunlarında 13 tane madalyayla beraber arkadaşlarımın ülkemize geri dönmelerini istiyorum ve inşallah başaracaklar.” diye konuştu.