İSTANBUL (AA) – TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, "TÜBİTAK TEYDEB Sanayi Ar-Ge Destek Programı ve KOBİ Ar-Ge Başlangıç Programı 2021 yılı 1. çağrılarının güncel sonuçlarına göre 537 projenin desteklenmesine karar verildi." ifadesini kullandı.
İstanbul Sanayi Odası'ndan (İSO) yapılan açıklamaya göre, İSO Meclisi'nin temmuz ayı olağan toplantısı "Ar-Ge, Patent, Sürdürülebilirlik, Yeşil Mutabakat ve Yüksek Teknoloji Konularında TÜBİTAK Politikaları ve Sanayimiz" ana gündemiyle çevrim içi gerçekleştirildi.
Etkinliğin açılışında konuşan Mandal, "Sanayide Sürdürülebilir Çözümler için Birlikte Geliştirme ve Birlikte Başarma" başlıklı sunum gerçekleştirdi.
Türkiye'de Ar-Ge harcamasının yaklaşık 46 milyar lira olduğunu ve bunun yüzde 64,2'sinin özel sektör tarafından gerçekleştirildiğini kaydeden Mandal, TÜBİTAK olarak sanayi sektörünü daima desteklediklerini anlattı.
Mandal, 2050'ye kadar net karbondioksit salımlarının sıfırlanmasına yönelik yarışın 3 bin 70 firmanın katılımıyla başladığını kaydederek, şu açıklamalarda bulundu:
"TÜBİTAK TEYDEB 1.501 Sanayi Ar-Ge Destek Programı ve 1507 KOBİ Ar-Ge Başlangıç Programı 2021 yılı 1. çağrılarının güncel sonuçlarına göre 537 projenin desteklenmesine karar verildi. Bu çağrılara Yeşil Mutabakat önceliklerini de ekledik. TÜBİTAK olarak geçen yıldan itibaren gündeme aldığımız Yeşil Mutabakat, tüm destek programlarımızı yatayda kesiyor. Özel sektörü daima destekliyoruz. Gelecek dönemde süreçleri daha da iyileştireceğiz. Tamamlanan her bir projeyi gelecek yıllarda da periyodik incelemeye devam edeceğiz. Böylece onlara yeni katkılar da sunmayı planlıyoruz”
– "TÜBİTAK'ın sürekli artan Ar-Ge Teşvik Programı sanayi üretimine olumlu yansıyor"
İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, salgınla birlikte dijitalleşme ve teknolojik dönüşüm sürecinin hız kazandığını, ülkelerin yenilikçi çözümler için bilimsel çalışmalara ve Ar-Ge faaliyetlerine daha fazla ağırlık verdiğini anlattı.
Bahçıvan, düşük katma değerli geleneksel bir üretim yapısını sürdürerek küresel rekabette yer alınamayacağının altını çizdi.
Türkiye için orta gelir tuzağı ve düşük büyümenin artık kabul edilemeyeceğini vurgulayan Bahçıvan, "Türkiye güçlü sanayi ülkesi olmak için üretimde niteliği artırmak zorunda. Bunun için bilim ve teknolojiyi üretime taşıyarak, Ar-Ge ile tüm üretim ve hizmet süreçlerinde teknoloji içeriğinin yükseltilmesine odaklanmalıyız." ifadelerini kullandı.
Türkiye'yi teknoloji üslerinden biri haline getirecek Ar-Ge projelerinin geliştirilmesi ve desteklenmesinde TÜBİTAK'ın önemine değinen Bahçıvan, kurumun 2000'den bu yana sürekli artan Ar-Ge Teşvik Programı kapsamında atılan doğru adımların sanayi üretimine de olumlu yansıdığını bildirdi.
Bahçıvan, İSO 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırmasında son 3 yıldır özellikle orta-yüksek ve yüksek teknoloji gruplarında umut veren bir ilerleme gördüklerini kaydederek, bu artışın geleceğe ilişkin umut verdiğini aktardı.
– "TÜBİTAK destekleri rekabet gücü kazanmasında önemli kaldıraç etkisi olacak"
Erdal Bahçıvan, Türkiye'nin bilim ve teknolojiyi tüketen değil üreten ülke olması yolunda TÜBİTAK'ın sürdürdüğü başarılı faaliyet ve projelerin devam ettirilmesinin önemine değinerek, şu açıklamalarda bulundu:
"TÜBİTAK'ın sanayi firmalarının Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerini desteleyen TEYDEB Programı, özellikle son yıllarda bazı değişikliklere uğradı, destek programları çıktı ve etki odaklı olacak şekilde yapılandırıldı. 2020'de hayata geçirilen 'Sipariş Ar-Ge' ve 'Patent Lisans' çağrılarıyla iş birliği gerektiren ortak projeler desteklenmeye başlandı. Her iki program da sanayinin önemli ihtiyaçlarını karşılayacak niteliktedir. Destek programlarında TÜBİTAK'ın öncelikli Ar-Ge ve yenilik alanları ile Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatına uyum konuları ön plana çıkarılarak bu alandaki projeler teşvik edilmeye başlandı. TÜBİTAK desteklerinin, Patent Lisans, Sipariş Ar-Ge, Sanayi Doktora gibi programlarla iş birliklerini ve öncelikli alanları destekleyen bir yapıya bürünmüş olmasının, ülkemizin katma değerli ürünlerle rekabet gücü kazanmasında çok önemli bir kaldıraç etkisi olacağına inanıyoruz."
– "Sanayi daha yeşil, döngüsel ve dijital olmalı"
İSO Yönetim Kurulu Başkanı Bahçıvan, son günlerden Türkiye ve dünyada yaşanan sağanak yağış ve sel felaketlerine değinerek, iklim değişikliği, düşük karbon ekonomisi, enerji verimliliği gibi konulardaki dönüşüme hazır olunması gerektiğini bildirdi.
AB'nin Yeşil Mutabakat Eylem Planı ile ilgili yayınlanan Cumhurbaşkanlığı genelgesinin ülke sanayisi adına sevindirici bir gelişme olduğunu aktaran Bahçıvan, "Günümüzde küresel anlamda rekabetçi olabilmek için sanayinin daha yeşil, daha döngüsel ve daha dijital olması da bir gereklilik halini aldı. AB'nin yeni sanayi stratejisinde, 'yeşil ve dijital dönüşümün' ikiz bir dönüşüm olarak öngörülmesi sürdürülebilirlik ve teknolojinin birbiri ile sıkı bağını da ortaya koyuyor." açıklamalarında bulundu.
