TBMM (AA) – Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Emin Birpınar, "İstanbul’da 6 bin 440 metreküp, Kocaeli’de 476, Bursa’da 165, Tekirdağ’da 154, Balıkesir’de 811, Çanakkale’de 919, Yalova’da 2 bin 118; toplam 11 bin metreküp civarında bir müsilajı topladık." dedi.
Başta Marmara Denizi olmak üzere, denizlerdeki müsilaj sorununun nedenlerinin araştırılarak gerekli önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırması Komisyonu, AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Demir başkanlığında toplandı.
Komisyona sunum yapan Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Emin Birpınar, çevre meselesinin herkesin tartışması gereken bir konu olduğunu belirterek, "Siyasetçilerin, karar vericilerin, kanun yapıcılarının çok daha fazla konuşması ama konu özelinde veya daha iyi şeyler yapılması noktasında tartışmaların yürümesine inandığımı ifade etmek istiyorum. Çünkü bu da yanlış anlaşılıyor, siyaset üstü olunca sanki siyasetçi bu konuyu konuşmayacak. Bence en çok onların konuşması ve bize yardımcı olması gerektiğini düşünüyorum." dedi.
"Bu müsilaj meselesi biliyorsunuz mavi vatan denizlerimizde son dönemde gördüğümüz bir kabustu." diyen Birpınar, aslında müsilajın denizin hasta olduğunu gösterdiğini söyledi.
Bunun yeni de olmadığını vurgulayan Birpınar, dünyada başka ülkelerde, denizlerde de görüldüğünü, Türkiye'de yeni görülmeye başlandığını ifade etti.
Birpınar, "Denizlerimiz gerçekten alarm veriyor çünkü son raporlarda, 2050 yılında denizlerde balıklardan çok plastiğin olacağı söyleniyor ama insanoğlunun kendisi maalesef, bunu yapıyor. Sadece denizlere atılan atıklardan bahsetmiyoruz, herhangi bir şekilde karaya attığınız yani yere attığınız bir çöpün yağmurlarla, yağışlarla veya bir dereye ulaşıp oradan tekrar denize gittiğini ve oralara kirlettiğini bilmemiz de gerekiyor." diye konuştu.
Vatandaşların da haklı olarak "Biz ne yapacağız? Bütün sorumluluğu bizim üstümüze atmayın, siz de görevlerinizi yapın" dediğini belirten Birpınar, "Haklılar ama herkese de sorumluluk düştüğünü ifade etmek istiyorum yani onlar da, hiçbirimiz de bundan kaçmamamız gerekiyor yani yere izmarit atan bir vatandaşın da bu izmaritin sonuçta plastik içerdiğini ve denize gittiğini, denizleri kirlettiğini, belki bir mikroplastik olarak da bir balığın karnına gittiğini, o balığı da bizim yediğimizi, dolayısıyla, besin zinciriyle insanlara döndüğünü düşünmemiz gerekiyor." dedi.
Müsilajın tanımını yapan ve oluşumunu anlatan Birpınar, dünyada müsilajın ilk olarak 1700'lerde Adriyatik'te görüldüğünü, daha sonra Avustralya, Yeni Zelanda, Baltık Denizi, Tiren Denizi, Alboran Denizi ve Japonya'da yine bu tip müsilaj olaylarının görüldüğünü söyledi.
Birpınar, müsilaja yol açan başlıca nedenleri de anlattı.
İklim değişikliklerine işaret eden Birpınar, "Genel olarak dünyada bir iklim değişikliği var, son 100 yılda 1,1 derecelik bir artış oldu, bunun denizlere yansıması daha da fazla olmaya başladı. Akdeniz son dönemde 2,5 derece kadar ısındı. Eğer bu ısınma devam ederse o zaman başka felaketlerin de geleceğini göreceğiz ki bunu balon balıklarıyla görmeye başladık." değerlendirmesinde bulundu.
Marmara Denizi'nin sıcaklığının son 10 yıl içerisinde 2,5-3 dereceye kadar artış gösterdiğine işaret eden Birpınar, "Dünya denizlerinde genel itibarıyla denizin yüzeyindeki sıcaklık 10 dereceyse alttaki sıcaklık artı 4 derece, bu hiç değişmiyor. Marmara’da bunun tersi; Marmara’da üstteki sıcaklık 10 dereceyse alttaki sıcaklık 15 derece. Neden? Çünkü farklı akımlar var." diye konuştu.
Birpınar, "İklim değişikliğinden dolayı kaynaklanan sıcaklık artışları ve su kaynaklarındaki ciddi azalmalardan dolayı oluşan durağanlık, durgunluk, suyun gelmemesi ve bir de kirlilik üç tane mesele, bunun aslında şu ana kadar bilinen ve tespit ettiğimiz sebebi." dedi.
Müsilajın ortaya çıkmasının ardından yapılan çalışmaları anlatan Birpınar, Marmara Belediyeler Birliği'yle eş güdümlü olarak çalıştay yapıldığını ve Marmara Denizi Koruma Eylem Planı'nın açıklandığını hatırlattı.
Temizlik çalışmalarına da değinen Birpınar, "Yüzey temizliğini yapmamızın en büyük sebebi koku oluşup, İstanbulluları yaz ortamında rahatsız etmesin, ikincisi görsel bir kirlilik olmasın, üçüncüsü de ışık geçirgenliğini yani eğer denizin bütün üstü müsilajla kaplansaydı özellikle ışığın denizin içerisine geçmesi engellenecek ve içerideki canlıların ölme ihtimali olabilecekti. Bir de oksijen verme meselesi var ve karbondioksit yutma meselesi. Bunlara da engel olacağı için bir an önce denizin üzerindeki kirliliğin alınması gerektiğini biliyoruz." ifadesini kullandı.
Birpınar, "İstanbul’da 6 bin 440 metreküp, Kocaeli’de 476, Bursa’da 165, Tekirdağ’da 154, Balıkesir’de 811, Çanakkale’de 919, Yalova’da 2 bin 118; 11 bin metreküp civarında bir müsilajı topladık. Nereye götürdük? Depone sahalarına götürdük, oralara bıraktık." dedi.
Birpınar, müsilajın laboratuvardaki görüntülerini komisyon üyelerine izletti.
Son bir ayda 10 bini aşkın denetim faaliyeti yaptıklarını belirten Birpınar, "22 milyon TL’ye yakın ceza yazdık ve 50’den fazla işletmenin de faaliyetine men cezası verdik." dedi.
Birpınar, müsilajla ilgili Marmara Denizi'nin önceki ve sonraki durumuna ilişkin videoyu da milletvekillerine izletti.