MUŞ (AA) – Sultan Alparslan'ın Türklere Anadolu'nun kapılarını açtığı Muş'un Malazgirt ilçesinde, 10 üniversiteden bir araya gelen 35 akademisyen, 26 Ağustos 1071'de şanlı zaferin kazanıldığı alanın tespiti için bölgedeki çalışmalarını sürdürüyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün izniyle Ahlat Müze Müdürlüğü başkanlığında, Muş Alparslan ve Muğla Sıtkı Koçman üniversitelerinin iş birliğiyle geçen yıl başlatılan "Malazgirt Savaş Alanının Tespiti, Tarihi ve Arkeolojik Yüzey Araştırma Projesi" bu sene de devam ediyor.
Muş Valiliği ve Malazgirt Kaymakamlığının desteklediği proje kapsamında Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Çevik'in bilimsel danışmanlığında bir araya gelen 10 üniversiteden 35 akademisyen, Süphan Dağı eteğindeki Örenşar köyü mevkisindeki 1800 rakımlı tepede kazı çalışması yürütüyor.
Geçen yıl yapılan sondaj kazıları sırasında 5 mezarın tespit edildiği alanda çalışan kazı ekibi, savaşın izlerine ulaşmayı ve büyük zaferin kazanıldığı yeri bütün bilimsel detaylarıyla aydınlatmayı hedefliyor.
– "Malazgirt'in tarihi kimliği bizim için öncelik teşkil ediyor"
Prof. Dr. Adnan Çevik, AA muhabirine, Anadolu'nun Türkiye oluşu sürecinin başlatıcısı tarihi hadisenin noktasal olarak nerede yaşandığını belirlemek istediklerini vurguladı.
Malazgirt'in tarihi kimliğini açığa çıkarmak, savaş izleri ve objelerini yakalamak, savaşın "turan" taktiğini, çatışmaların tam olarak nerede cereyan ettiğini belirlemeyi amaçladıklarını anlatan Çevik, şöyle konuştu:
"Selçuklu ordusu, Bizans imparatorunu esir alacak kadar büyük bir zafer kazanmışsa da şehitlerimizin olduğunu biliyoruz. O şehitlerin nerelere defnedildiğini tespit etmeye çalışmak, onların hatırasını canlı kılarak gelecek nesillere aktarmak istiyoruz. Bu önemli tarihsel hadiseyi gerçek zaman ve gerçek mekanda görünür kılmak temel amacımız. Malazgirt'in tarihi kimliği bizim için öncelik teşkil ediyor. Malazgirt, 2 kilometre uzunluğunda çift surlu, 10 metre yüksekliğinde 50'ye yakın burcu olan muazzam bir ordugah şehir. Binlerce yıllık geçmiş var."
Ovada, savaşın cereyan ettiği alanda jeoradar ve elektromanyetik taramalar yaptıklarını belirten Çevik, dijital arkeolojinin tüm imkanlarını kullandıklarını vurguladı.
Şanlı zaferin 950. yıl dönümü olduğu için çalışmaların ayrı bir önem arz ettiğini dile getiren Çevik, geçen yıla göre daha yoğun bir çalışma öngördüklerini aktardı.
– "Malazgirt Savaşı'nın somut kanıtları bulunabilir ümidiyle çalışıyoruz"
Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Eski Çağ Tarihi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemalettin Köroğlu da projenin farklı disiplinlerden birçok uzman tarafından yürütüldüğünü vurguladı.
Selçuklu ordusunun geliş rotası konusunda kaynakların verdiği bilgiler ışığında çalıştıklarını belirten Köroğlu, şunları kaydetti:
"Bu ovada bulunan ok uçları küçümsenmeyecek miktarda. Bizi savaşın yapıldığı yüzyıla götürüyor. Savaşta ölen insanlara ait olabilecek mezarları aramaya başladık. Bu mezarların bir kısmı yüzeyden görülebiliyordu. Görülebilen taş yığınlarını belgeledik. Dörtgen bir mezar odasının olduğunu fark ettik. Bu mezarların ikisinde kemik ve çanak çömlekler bulduk. Bu bizi heyecanlandıran bir bilgiydi."
Çıkarılacak kemiklerin inceleneceğini aktaran Köroğlu, "Amacımız kaynaklarda var olan bilgilerin arazide görünür halde somut kanıtlarını bulabilmek ve akademik çıktılarını bilim dünyasına tanıtmak. Tarihi önemi ve güzellikleriyle Malazgirt bir turizm merkezi olabilir." sözlerine yer verdi.