ANKARA (AA) – CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin, "Bu proje, Marmara Denizi'nin ve bölgenin idam fermanıdır. Kanal, Trakya'yı Anadolu'dan koparma, ülkeyi bölme projesidir." dedi.
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında, video konferans yöntemiyle toplandı.
Toplantı sürerken açıklamada bulunan Öztrak, teröristlerce şehit edilen Jandarma Uzman Çavuş Hüseyin Keleş'e Allah'tan rahmet, yakınlarına, millete başsağlığı diledi.
Öztrak, THY Avrupa Ligi şampiyonu Anadolu Efes'in tüm sporcularını, teknik ve idari heyeti kutladı.
Hafta sonu İstanbul'un fethinin 568. yıl dönümünün kutlandığını anımsatan Öztrak, İstanbul'u Fatih Sultan Mehmet Han'ın aldığını, emperyalistlerin işgalinden de Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurtardığını söyledi. Öztrak, Fatih Sultan Mehmet Han ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile gurur duyduklarını, rahmetle, sevgiyle ve saygıyla andıklarını kaydetti.
CHP Sözcüsü Öztrak, şöyle devam etti:
"Dün Ayasofya Camii'nde devlet ricalinin önünde bir defa daha Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e lanet okunmasını hiçbir şekilde kabul etmiyoruz. Kibir, şımarıklık, hazımsızlık ve yalan, kutsal mekan Ayasofya'yı adeta mesken tutmaya başladı. Bir emekli imam bu defa, Atatürk'e lanet okumaya cüret etti. O sözleri söylediği Ayasofya'yı, İstanbul'u, Rize'yi ve tüm memleketi emperyalistlerin işgalinden kurtaranın, onların çizmelerinin altından kurtaranın Mustafa Kemal Atatürk olduğunu unuttu, cehaletini sergiledi. İmamın yaptığı suçtur, büyük bir rezalettir. Ama buna, orada oturan devlet ricalinin sessiz kalması da çok daha büyük bir rezalettir."
Tarihini bilmeyenin kendini bilmeyeceğini dile getiren Öztrak, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmasaydı bugün Ayasofya'da, Sultanahmet'te, Süleymaniye'de ecdadın mukaddes emanetleri üzerinde, hak iddia edebilir miydiniz? Bu camilerimizde Kuran-ı Kerim tilaveti icra edebilir miydiniz?" sorularını yöneltti.
Faik Öztrak, "Milletimiz o gün, o camide olan devlet ricalinin nasıl sustuğunu gördü. Bu rezalete, çocuklarının, torunlarının dekor edilmesine göz yuman, buna da sessiz kalanlara yazıklar olsun." diye konuştu.
CHP Grup Başkanvekilinin şahıs hakkında suç duyurusunda bulunduğunu aktaran Öztrak, savcıların böyle bir suçla ilgili resen harekete geçmesi gerektiğini kaydetti.
– "CHP iktidarında Kanal İstanbul'a tek kuruş çalıştırmayacağız"
Deniz salyasının tüm Marmara'yı kapladığını dile getiren Öztrak, CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç'un, bu konuda bugün Merkez Yönetim Kuruluna sunduğu raporda, çözüm önerilerinin yer aldığını, raporun en kısa sürede kamuoyuna açıklanacağını kaydetti.
Dünyada tamamı tek bir ülkeye ait nadir denizlerden biri olan Marmara'nın bitirildiğini savunan Faik Öztrak, şunları söyledi:
"Kendi denizinizi koruyamadınız, diğer denizlerde nasıl hak iddia ediyorsunuz' diyenlerin eline bunu yaparak koz veriyoruz. 'İstanbul'a ihanet ettik' diyenler, Marmara'nın feryadını duymak yerine ihanet sürecine hız veriyorlar.
Hafta sonu esnafımız kulak kesilmiş, 1 Haziran sonrasında nasıl açılma olacağını duymayı bekliyor, bunlar Kanal İstanbul Projesi'ne haziran sonunda kazma vuracaklarını açıklıyorlar. Bu proje, Marmara Denizi'nin ve bölgenin idam fermanıdır. Kanal, Trakya'yı Anadolu'dan koparma, ülkeyi bölme projesidir. Talan İstanbul projesidir. Bu projenin ekolojik, stratejik, ekonomik, siyasi, askeri, hiçbir sonucu doğru düzgün değerlendirilmemiştir."
Hükümeti ve bu projeye mali destek verecekleri uyardıklarını ifade eden Öztrak, CHP iktidarında, Kanal İstanbul'a tek kuruş çalıştırmayacaklarını söyledi. Öztrak, "İmzalanan sözleşmeler de yargıya, hatta gerekirse, uluslararası tahkime götürülecek. Bunu şimdiden herkes bilsin. Ayağını ona göre denk alsın." dedi.
– "Milleti suç örgütü elebaşının açıklamalarına mahkum etmeyin"
Bir organize suç örgütü elebaşının, bir aydır tefrika halinde bir takım kirli ilişkileri ifşa ettiğini ve dün de kendini ihbar ettiğini savunan Faik Öztrak, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Suriye'ye giden silahların, Bayırbucak Türkmenlerine gönderilmediğini, El Nusra'ya gittiğini itiraf etti. Daha önce de bir MHP milletvekili, Tuğrul Türkeş, 'Vallahi de billahi de o silahlar Türkmenlere gitmiyordu.' demişti. Bizim Suriye'ye silah gönderme meselesini bir suç örgütü elebaşının ağzından dinleme ihtiyacımız yok. Bu hususlar ülkemizde çok iyi bilinen hususlar. Bu husus, Türkiye'de çok da mağdur yarattı. Bunlardan biri de değerli arkadaşımız Enis Berberoğlu."
"Milleti, suç örgütü elebaşının açıklamalarına mahkum etmeyin." diyen Öztrak, Enis Berberoğlu davasıyla ilgili gizlilik kararının kaldırılmasını istedi. Öztrak, şunları kaydetti:
"Erdoğan şahsım hükümetinin bir zamanlar beraber yol yürüdüğü, bu suç örgütü elebaşı, 'Beni bu silah kaçakçılığı işinde de kullandılar' diyor. 'Mehdi gelecek, ortamı buna göre hazırlamalıyız' diyen, bir dönem Erdoğan'a danışmanlık da yapan, devletin resmi güvenlik toplantılarına katılan bir general emeklisinin başında olduğu SADAT şirketinin, bu işlerde aracılık yaptığını iddia ediyor. Bu sözlerden sonra sorumlulara, 'Mehdiye ortam hazırlamak için mi Suriye'de bulundunuz?' diye soracak bir savcı Türkiye'de yok. Firma da gönül rahatlığıyla iddiaları reddediyor."
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nda geçen perşembe günü, genel müdürlüklerden birim müdürlüklerine, orta ve alt kademelerde yüze yakın yöneticinin görevden alındığını ifade etti.
Geçmişte ülkenin en yetenekli gençlerinin bu kuruma sınavla alındığını, kurumsal kapasitenin yıllar içinde damla damla biriktiğini söyleyen Faik Öztrak, "Ama Erdoğan şahsım hükümeti, son üç yılda bu kurumu darmadağın etti. Bankanın bazı birimlerini İstanbul'a taşıdılar. Şimdi bankanın kalan birimlerini de İstanbul'a taşıyacaklarmış. Anlaşılan görevden almak yetmedi, şimdi de personele mobbing uygulayacaklar, ya İstanbul'a gidersin ya da işten ayrılırsın. Merkez Bankası, ekonomi politikalarının uygulanmasında önemli bir aktördür. Banka'nın Ankara'da ekonomi bürokrasisiyle birlikte olması, aklın icabıdır." görüşünü savundu.
– "Büyüme rakamlarında gerçekten izaha muhtaç gelişmeler var"
Vatandaşların, AK Parti hükümeti tarafından açıklanan verilere inanmadığını öne süren CHP Sözcüsü Faik Öztrak, bugün 2021'in üç ayına ait milli gelir ve büyüme rakamlarının açıklandığını hatırlattı.
Bu yılın ilk üç ayı ile geçen yılın aynı dönemi arasında işsiz yurttaşların sayısının 2 milyon 520 bin kişi artarak, 10 milyonun üzerine çıktığını ifade eden Öztrak, şöyle devam etti:
"Ama bu dönemde ekonomi de yüzde 7 büyümüş. Büyüme rakamlarında gerçekten izaha muhtaç gelişmeler var. İlk çeyrekte büyümenin yüzde 47'si hizmetler sektöründen gelmiş, böyle diyor TÜİK. Ama yine aynı dönemde, hizmetler sektöründe çalışanların sayısı 322 bin kişi düşmüş. Yani o zaman bu katma değer nasıl yaratılmış? Bu sorunun cevabını merak ediyoruz. Bu arada, büyümenin ivmesi de durmuş. İlk üç aylarda üçer yıllık hareketli ortalamalar alarak büyümeye baktığımızda ise 2021'in üç ayında ortalama büyüme yüzde 3'e kadar düşmüş. 2018'den bu yana sürekli düşüyor. Yine ilk çeyrekte büyüme çalışana değil, zengine yaramış. Geçtiğimiz yılın ilk üç ayında emekçilerimiz milli gelirden yüzde 39 pay alırken, bu yılın aynı çeyreğinde alınan pay yüzde 35,5'e düşmüş."
Öztrak, kuraklıktan etkilenen il sayısının 41'e yükseldiğini belirterek, "Çiftçimiz acilen tüm bankalara olan borçlarının faizsiz yeniden yapılandırılmasını bekliyor. Sanayici girdi ve finansman maliyetlerine artık sesini yükseltiyor. Müteahhitler de sadece bir yılda yüzde 150 zam gören demir fiyatlarına çare bekliyor." ifadesini kullandı.
– "Bakan rakam yağdırıyor ama ortada hala aşı yok"
Kovid-19 ile mücadele kapsamındaki tedbirlere de değinen Öztrak, haziran ayının geldiğini ve tam kapanmanın üzerinden 2 hafta geçtiğini, artık yeni bir açılma döneminin beklendiğini dile getirdi.
Faik Öztrak, aşılamayla ilgili de sorunların devam ettiğini iddia ederek, "Bakan rakam yağdırıyor ama ortada hala aşı yok. Özellikle Sinovac aşısında randevu sorunlarının devam ettiği haberleri geliyor. 2021'in 5 ayı geçti, Türkiye hala derli toplu bir aşı takvimi, derli toplu bir açılma takvimi ve tüm bu süreçte esnafını, çiftçisini, emekçisini, iş dünyasını ayakta tutacak, derli toplu tedbirleri içeren bir destek programını bekliyor." değerlendirmesini yaptı.
– "Tek adam parti devleti sisteminin millete hiçbir hayrı olmamıştır"
CHP Sözcüsü Öztrak, açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal'ın, "CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı adayı olacağını düşünmüyorum" açıklamasının sorulması üzerine Öztrak,"Sayın Mahir Ünal mugalata yapmış. Bizi izlemeye devam etsin. Sayın Mahir Ünal'ın Millet İttifakı'nı düşünmek yerine kendi adaylarının encamını düşünmesi gerekir." diye konuştu.
Faik Öztrak, AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan'ın, "Yüzyıllar da geçse parlamenter sisteme dönüş olmayacak" açıklamasının sorulması üzerine de "Tek adam parti devleti sisteminin millete hiçbir hayrı olmamıştır, olmayacaktır. Türkiye'nin süratle istişarenin hakim olduğu, tüm görüşlerin temsil edildiği güçlü yepyeni bir demokratik parlamenter sisteme geçmesi elzem hale gelmiştir." dedi.
Gençlik ve Spor Bakanlığı personelince İstanbul'un fethinin yıldönümü kutlamak için teknede sosyal mesafe olmadan fasıl düzenlediği iddialarının sorulmasına karşılık Öztrak, "Gençlik ve Spor Bakanlığı işsizlikten kırılan gençlerin haline kafa yoracağına, tekne partilerinde eğleniyor. Bugün esnaf kapanmalardan, kısıtlamalardan başını kaldıramıyor. Aylardır dükkanını açamıyor. Bıçak kemiği delip geçmiş, bunun nedeni bu sorumsuzluklar." ifadesini kullandı.
– "İçişleri Bakanı açıkça suç işliyor"
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, "İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 'Suç örgütü elebaşı Sedat Peker'in 10 bin dolar aylığa bağladığı bir milletvekili var. Bu milletvekilinin kim olduğunu savcılığa açıklayacağım' demişti. Hala bir gelişme yok ne söylemek istersiniz?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"İçişleri Bakanı açıkça suç işliyor. Ceza Kanunumuzun 279'uncu maddesi açık. Kamu görevlisinin suçu bildirmemesi ne demek. Bu nitelikli suç, bunun hapis cezası var. İçişleri Bakanı çıkmış diyor ki, savcı eğer beni çağırırsa bilgi vereceğim. İçişleri Bakanına düşen savcıya çağırırsa bilgi vermek değil, elinde böyle bir bilgi varsa derhal savcıya suç duyurusunda bulunmaktır. Bu konunun mutlaka açıklığa kavuşması gerekir. 600 milletvekilini zan altında bırakan bu durum kabul edilemez."