SAMSUN (AA) – Samsun Büyükşehir Belediyesine bağlı Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi'nde yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle alınan sıkı tedbirler sayesinde pozitif vaka görülmedi.
Büyükşehir Belediyesinden yapılan yazılı açıklamaya göre, koronavirüs salgınının Türkiye'de görülmesiyle birlikte Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi, 10 aydır karantina altında tutuluyor.
Ziyarete kapatılan huzurevine, sabit vardiyası olmayan belediye çalışanları dahil kimse alınmıyor. Sıkı tedbirler sayesinde koronavirüs vakasının görülmediği huzurevinde, 10'u kadın 52 yaşlı, güvenle yaşamlarını sürdürüyor.
Huzurevinde on beşer kişilik grup halinde vardiya sistemi ile çalışan personel ve yaşlılar, belli aralıklarla Samsun İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri tarafından Kovid-19 testinden geçiriliyor.
Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, yaşlıların her türlü ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri ve rahat edecekleri konforu sunduklarını belirtti.
Yaşlıların karantina sürecinden olumsuz etkilenmemeleri için ailelerinden uzak, fedakarlık ederek onlarla kalan personele teşekkür eden Demir, şunları aktardı:
"Bütün tedbirlerimizi aldık ve eksiksiz bir şekilde yerine getiriyoruz. Odalar, asansörler, oturma alanları, kafeterya, mescidimiz başta olmak üzere dokundukları her yeri günde 3 kez dezenfekte ediyoruz. Yemekler sosyal mesafe kuralına uygun şekilde veriliyor. Ailelerinin yanına giden yaşlılarımız döndüklerinde yine personelle birlikte test olup sosyal izolasyon odalarımızda 7 veya 14 gün karantina altına alınıyor. Süresi dolduğunda da sağlık kontrolünden geçirilip normal yaşamına devam ediyor. Yaşlılarımız bize emanettir. Biz de emanete sahip çıkıyoruz. Bizim tek motivasyonumuz yaşlılarımızın sağlıklı olarak hayatlarını sürdürüyor olmasıdır."
Huzurevinde görevli hemşire Esra Ekinci, huzurevi sakinlerinin dışarıdan virüs kapmamaları için onlarla birlikte kaldıklarını vurguladı.
Huzurevi sakinlerinin sağlık ve psikolojik problemlerinin yanı sıra ilaçlı tedavi süreçlerini takip ettiklerini belirten Ekinci, "Günde 3 kez ateş ve tansiyonlarını ölçüyorum. Geceleri odalarında ziyaret ederek olası bir hastalık riskinin önüne geçmek için gerekli sağlık kontrollerini yapıyorum. Bazen bunalıyorlar, sıkılıyorlar, dışarı çıkmak için sabırsızlanıyorlar. Biz de onlara destek olmaya çalışıyoruz. Kendilerini daha iyi hissetmeleri için moral motivasyonumuzu yüksek tutuyoruz. Sonuçta ailelerimizi bırakıp işimize geliyoruz. Ama burada da bir aileyiz. Zor bir süreç, lakin işimizi seviyoruz." ifadelerini kullandı.