SAKARYA (AA) – Pandemi sürecinde hareketsiz kalan ve bedensel ağrılar yaşayan çocuklar, şikayetlerinden kurtulmak için Sakarya'da fizyoterapist ve çocuk gelişim uzmanları gözetiminde atla terapi seanslarına katılıyor.
Serdivan ilçesindeki atlı spor kulübüne gelen çocuklar, burada uzmanlar gözetiminde ata binerek hem eğleniyor hem de ağrılarından kurtulmak için tedavi oluyor.
Çocuk fizyoterapisti Fırat Aldemir, gazetecilere yaptığı açıklamada, salgın sürecinde, çocukların eğitim dönemini bilgisayar ve televizyon başında geçirdiğini söyledi.
Bu sürecin çocukları fiziksel anlamda etkilediğine işaret eden Aldemir, "Çocuklar dışarıya çıkmaya başladığında duruş bozukluklarında ciddi bir artış oldu. Bu süreçte çözüm olarak bulduğumuz en uygun şeylerden biri atlı terapi oldu. Atlı terapinin vücuda sağladığı üç önemli fayda var; koordinasyon, denge sağlamak ve kas güçsüzlüklerini azaltmakla ilgili çocuklar üzerinde ciddi etkileri var. Çift taraflı bir vücut egzersizi olduğu için özellikle omurga eğriliğinde ciddi tedavi yöntemi olarak kullanılmaktadır." diye konuştu.
– "Canlılarla temas eden çocuklarda güven duygusu gelişiyor"
Çocuk gelişim uzmanı Duygu Uyar da salgın sürecinde doğaya ve hayvanlara olan ihtiyacı bir kez daha fark ettiklerini belirtti.
Çocukların duygusal, fiziksel ve ruhsal gelişimlerinin atlı terapiyle daha iyi gelişim gösterdiğini, danışanlarından gözlemlediğini anlatan Uyar, "Çocuklar burada olabildiğince canlılarla temas halinde. Canlılarla temas ettiklerinde kendilerine güveniyorlar, uyum sağlıyorlar ve empati geliştiriyorlar. Her geldiklerinde yeni şeyler öğrenip başarı duygusu, öz güvenleri gelişiyor. Sevinç, mutluluk ve korku gibi bir çok duyguyu yaşayıp bu duygularını düzenleyebilmeyi öğreniyorlar. Burada öğrendiklerini sosyal hayata da aktarabiliyorlar. Akademik başarıları gelişiyor, kendilerini ifade edebiliyorlar ve akran ilişkilerinde gelişmeler kaydediyorlar." ifadelerini kullandı.
Sakarya Atlı Spor Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Önsoy ise misafirlerinin, kulüplerini doğayla iç içe, sosyal mesafenin korunabildiği bir spor alanı gördüklerini, bunun sonucunda yoğun ilgi gösterdiklerini söyledi.
Ailelerin ve çocukların burada doğal ortamda gününü geçirdiği için mutlu olduğunu belirten Önsoy, "Pandemi dönemde çocuklar evde kaldı. Tabletlerle bilgisayarlarla doğal ortamın dışında bir ortama hapsoldular. Pandemi sonrası buraya gelen çocuklarımızda dikkatlerinin artığı, duruş bozukluklarının giderildiği, psikolojilerinin daha iyi olduğunu biz de aileleri de fark etti. Gelen çocuklarımız çok mutlu ve tekrar gelmek istiyorlar." dedi.
– "Burası bana kendimi özgür hissettiriyor"
Ata binen Ece Naz Çoklar, salgın süresince online eğitim aldığını, bilgisayarın karşısında hareketsiz kaldıkları için sırt ve bel ağrılarının başladığını dile getirerek, "Burası bana kendimi özgür hissettiriyor. Ata binmeye başladım, kendimi daha zinde ve güçlü hissediyorum. Bedensel ağrılarım azaldı ve hayvanlarla daha iç içe olmaya başladım." ifadelerini kullandı.
Ayse Nur Karaca da bu dönemde hareketsiz kaldıklarını ve sosyal hayattan uzaklaştıklarını aktararak, "Spor yapmak için açık havaya çıkıyoruz. Birkaç kez ata binmek bile vücudumuzu çok fazla geliştiriyor, dik durmamızı sağlıyor. At üzerinde dik duruyoruz ve duruşumuza çok dikkat etmemizi gerektiriyor, sırt ağrılarıma faydası oldu." şeklinde konuştu.