ŞIRNAK (AA) – Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ölenin de öldürenin de bu toprakların insanları olduğu yerde, kazananlar başka coğrafyadan çıkıyorsa hep birlikte durup düşünmemiz lazım." dedi.
Erdoğan, Şırnak Şehir Stadı'nda düzenlenen AK Parti Şırnak 7. Olağan İl Kongresi'nde yaptığı konuşmasında, dünyanın salgın hastalıklardan mülteci akınına, ekonomik yıkımlardan siyasi çöküşlere kadar nice krizlerle boğuştuğu bir ortamda Türkiye'nin birliği, beraberliği ve kardeşliği sayesinde dimdik ayakta kaldığını söyledi.
Milleti bölme, ülkeyi parçalama, devleti yıkmaya yönelik söylem, eylem ve tavır içinde olanların herkesin en büyük düşmanı olduğunu belirten Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu:
"Her kim birliğimize, beraberliğimize kardeşliğimize omuz veriyorsa bilin ki hepimizin en büyük dostudur. Hiçbir siyasi, ideolojik, sosyal, kültürel, ekonomik mülahaza 83 milyon olarak birliğimizden, beraberliğimizden, kardeşliğimizden daha ileri, daha önemli, daha hayati değildir. Ne diyor Mehmet Akif, 'Girmeden tefrika bir millete düşman giremez. Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.' Yüreklerimiz toplu vurduğu müddetçe, her türlü tefrikayı bünyemizden uzak tuttuğumuz müddetçe Allah'ın iziniyle bu ülkenin yükselişinin, bu milletin zenginliğinin önünde duracak hiçbir güç yoktur. Bugün burada gördüğüm manzara, kadim medeniyetlerin şehri, maziden atiye kurduğumuz köprünün altın halkası Şırnak'ın bu konuda da öncülüğü elden bırakmadığını gösteriyor."
AK Parti'nin ilk il kongresi için Şırnak'ın seçilmesinin rastgele bir tercih olmadığını vurgulayan Erdoğan, "Her şeyden önce geçen yıldan kalan Şırnak'a bir sözümüz vardı. Bu vesileyle onu yerine getirmiş oluyoruz ama tek sebep bu değil. Kongremizin ilk durağı olarak Ahmedi Hani'nin, Mela Ahmed Ceziri'nin, El-Cezeri'nin şehri Şırnak'ı seçmemiz aynı zamanda dünyaya bir mesajdır." dedi.
– "30 yıldır müzakereyi bitirmediler"
Irak'ta, Suriye'de, geçmişte Balkanlar'da şu anda Libya ve Karabağ'da yaşananların ayrımcılığın, ayrılıkçılığın, küçük hesaplar peşinde koşmanın nasıl kan ve gözyaşından başka bir netice getirmediğini gösterdiğini dile getiren Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Biz niye Azerbaycan'da varız, niye Azerbaycan'daki kardeşlerimizin yanındayız? Dikkat edin ne deniyor, 'Minsk Üçlüsü'. Kimdir Minsk Üçlüsü? Amerika, Rusya, Fransa. Peki bunlar kimin yanında yer aldı? Ermenistan'ın yanında yer aldı. Ermenistan'a, Ermenilere her türlü silah desteği veriyorlar mı, veriyorlar. Bütün bunlar yapılırken şu anda Azeri kardeşlerimiz Ermenilere karşı çok ciddi bir mücadelenin içindeler. Bu mücadeleyi neden veriyorlar? Çünkü Azerbaycan'ın işgal altındaki topraklarını Ermenilerden kurtarmak için bu mücadeleyi veriyorlar. Bundan daha doğal, daha tabii ne olabilir? 30 yıldır Amerika, Rusya, Fransa kalkıp da bu müzakereyi bitirmediler ve Azeri kardeşlerimizin topraklarını kendilerine vermediler. Şimdi de Azeri kardeşlerimiz işte işgal altındaki bu topraklarını kurtarmanın mücadelesini veriyorlar. Rabb'im yardımcıları olsun. İnanıyorum ki işgal altındaki bu toprakları Ermenilerden alacaklar ve kurtaracaklar. Duadayız, inşallah bunu da başarıyla götürsünler diyorum."
– "Hayırdır ne işin var burada"
Erdoğan, Libya'da "Wagner" denilen Rusların paralı askerinin darbeci Hafter'e destek verdiğine dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bize ne diyorlar, 'Sizin oralarda ne işiniz var?' Biz zulüm neredeyse oradayız. Diyorlar ki 'Suriye'de ne işiniz var?' 911 kilometre bizim sınırımız var. 911 kilometre sınırımızın olduğu yerde böyle bir işgal varsa biz bu işgalden oradaki kardeşlerimizi kurtarmayacak mıyız? Sınırlarımızı güvence altına almayacak mıyız? Bu niye birilerini rahatsız ediyor? Kusura bakmasınlar orada da varız ve olacağız. Amerika'nın, Suriye'de 24 tane üssü var. Amerika'nın 11 bin kilometreden buraya gelip de burada üs kurmasının anlamı ne? Öbür taraftan Amerika buraya 3 bini aşkın tır silah, mühimmat, araç gereç getiriyor. Hayırdır ne işin var burada? Bunları neyle izah edeceksiniz? Ama dünya, Batı şu anda Azerbaycan'ın yanında değil. Dikkat edin ateşkes ilan edildi bu gece ama ateşkesi Ermeniler yine bozdu ve tekrar saldırmaya başladılar. Bütün bu gerçekler ortadayken Batı ses çıkarıyor mu? Çıkarmıyor. Türkiye ses çıkardığı zaman 'Türkiye'ye bak ya hiç de sessiz durmuyor' diyorlar. Durmayacağız. Biz hakkın ve haklının yanında yer alacağız."
– "Terör örgütlerinin yol açtığı acılar yaşanıyor"
Türkiye'ye yakın coğrafyada mezhepçilik veya köken farklılığı adına gerilim, çekişme, çatışma ortaya çıktığında kaybedenin sadece Müslümanlar olduğuna vurgu yapan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ağıtlar hep Türkçe, Kürtçe, Arapça yakılmış, zafer çığlıkları ise hep başkalarının dillerinde yükselmiştir. Ölenin de öldürenin de bu toprakların insanları olduğu bir yerde kazananlar başka coğrafyalardan çıkıyorsa hep birlikte durup düşünmemiz lazım. Şırnak'ın bir tarafı Irak, bir tarafı Suriye. Her iki tarafta yaşayanlar da hangi kökene, hangi inanca, hangi mezhebe, hangi meşrebe sahip olurlarsa olsunlar bizim binlerce yıllık kardeşlerimizdir. Maalesef her iki tarafta da istismarcı terör örgütlerinin, zalim rejimlerin veya mezhepçi fanatiklerin yol açtığı acılar yaşanıyor. Terör örgütleri lafa geldiğinde sizin tüm hassasiyetlerinizi, tüm hayallerinizi istismar ederler ama gerçekte bu örgütlerin her biri coğrafyamızla da inancımızla da kültürümüzle de ilgisi olmayan sadece kendi çıkarları ve hesapları için burada bulunan ülkeler için çalışıyor. Canı yanan biziz, kanı dökülen biziz, evlat acısı çeken biziz ama kazanan başkaları. Böyle bir çarpıklığa nasıl göz yumabiliriz? Bu anlayışla biz 18 yıldır ülkemizde herkes için demokrasi herkes için kalkınma diyerek gece gündüz hizmet ediyoruz."
(Sürecek)