İSTANBUL (AA) – Sağlık çalışanları "Sessiz Kahramanlar" projesi kapsamında yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı verilen mücadelede hayatlarını kaybeden meslektaşlarını Aşık Veysel'in "Uzun İnce Bir Yoldayım" türküsünü seslendirerek andı.
Pendik Devlet Hastanesi'nde görev yapan Kardiyoloji Uzmanı Dr. Sedat Kalkan'ın Daiichi Sankyo İlaç'ın desteğiyle hayata geçirdiği projede, 16 sağlık çalışanı yer aldı.
Salgın ile mücadelede hayatını kaybeden sağlık çalışanlarının anısını yaşatmak ve verilen mücadele hakkında farkındalık sağlamak hedefiyle düzenlenen projede yer alan sağlık çalışanları kendi imkanlarıyla farklı enstrümanlar eşliğinde seslendirdikleri türküyü yeniden yorumlayarak kayda aldı.
Kovid-19 nedeniyle 23 gün yoğun bakımda yatan Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Dr. Selçuk Köse'nin de katkıda bulunduğu projeye Türkiye'nin dört bir yanından destek veren hekimlere, okuduğu dörtlüklerle Haluk Levent de eşlik etti.
"Uzun İnce Bir Yoldayım" türküsünün sağlık çalışanlarınca seslendirildiği "Sessiz Kahramanlar" adlı video klibe, YouTube ve diğer sosyal medya mecralarından erişilebilecek.
– "Destek olmak için dört elle sarıldım"
Sarıyer'deki bir mekanda düzenlenen projenin tanıtım toplantısında konuşan Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Demir, koronavirüse karşı savaşmanın verdiği onuru "bambaşka bir şey" şeklinde tanımlayarak, bunun, hayatlarının kritik noktalarından biri olduğunu ifade etti.
Prof. Dr. Demir, bu süreçte birçok sağlık çalışanını kaybettiklerini hatırlatarak, "Keşke olmasaydı ama işin içinde var bu. Onlar için neler yapabiliriz, belki bir şarkıyla onları anabiliriz, ölümsüz hale getirebiliriz diye düşünce çıktı. Duyar duymaz destek olmak için hemen dört elle sarıldım." dedi.
Klibin son halini izlediğinde çok duygulandığını anlatan Demir, Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybeden herkese Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır diledi.
Kardiyoloji Uzmanı Dr. Sedat Kalkan, Kovid-19'a karşı verilen savaşın ön cephesinde yer alarak mücadele eden sağlık çalışanlarından yitirdikleri değerli hocalar ve meslektaşları olduğunu hatırlattı.
Toplum sağlığı için verilen bu savaştaki kayıpları için çok yoğun duygular yaşadıklarını, sözcüklere sığdıramadıkları, bu duyguları anlatmak içinse müziği seçtiklerini aktaran Kalkan, projeye yurdun dört bir yanından katılan sağlık çalışanlarının, kendi imkanlarıyla ses ve görüntüleri kaydederek, enstrümanları ve sesleriyle şarkıya hayat verdiklerini ifade etti.
– "Aziz hatıralarını dile getirebilecek ortak yanımız müzikti"
Koronavirüsü yenen Göğüs Cerrahisi Uzmanı Dr. Selçuk Köse, mesleğini icra ederken virüs enfeksiyonu kaptığını, çok zorlu bir süreç geçirdiğini dile getirdi.
Köse, 1 hafta normal serviste yattığını, daha sonra 23 gün süren bir yoğun bakım tedavisi gördüğünü, bu sırada yaklaşık 15 dakika kalbinin durduğunu, akciğerlerinin her ikisinin ve beyninin virüsten etkilendiğini, en hayati organlarıyla bu enfeksiyonu yaşadığını anlattı.
Hem kendisini sevenlerin hem meslektaşlarının yoğun çabaları, Sağlık Bakanlığının ilgi ve alakalarıyla hayata tutunabildiğini aktaran Köse, "Kendimi gerçekten şanslı hissediyorum. Maalesef bizim aramızda da bu enfeksiyonu geçiren ve hayatını kaybeden meslektaşlarımız var. Ben iyileştiğimde bunca insanın hayatını kaybettiğini öğrendiğim zaman derin bir üzüntüye kapıldım. Belki hiçbiri tanıdığım insanlar değildi ama bir meslektaşımın hayatını kaybetmesi beni derin üzüntüye soktu." ifadelerini kullandı.
Dr. Köse, proje teklifi kendisine geldiğinde hiç düşünmeden kabul ettiğini belirterek, "Çünkü onların aziz hatıralarını dile getirebilecek ortak yanımız müzikti. Çok güzel, duygusal bir iş oldu. İnşallah ülkemiz ve dünyamız bir daha bu şekilde bir pandemi süreciyle karşılaşmaz. İnşallah insanlık galip gelir." dedi.
– "Bu bir sosyal sorumluluk projesi değil, hayatın kendisi"
Sanatçı ve Ahbap Derneği Başkanı Haluk Levent de projeye katkı sunmaktan onur duyduğunu söyledi.
"Bu bir sosyal sorumluluk projesi değil, bu hayatın kendisi." diyen Levent, insanların akşam eve gidebilmeleri, çocuklarını sevebilmeleri, sabah kahvaltısında bir spesiyal yiyebilmeleri için nasıl ki askerler her gün sınırda nöbet tutuyorsa şu süreçte sağlık emekçilerinin de kendilerine siper olduğunu ifade etti.
Levent, "Onlar da bizim mutlu olmamız için savaşıyorlar. Sadece savaşmıyorlar, ölüyorlar. Çünkü riskin içine atıyorlar kendilerini. Biz sağlıklı duralım diye hastaya bakıyorlar ve onun riskini kendi evlerine götürüyorlar. Bazıları eve gidemiyor. Neden bunu yapıyorlar? O kutsal meslek için. İyi ki varlar." diye konuştu.