19 salgınıyla mücadele edilen bu günlerde öğrencilerin daha çok sınav stresi ve kaygı yaşayabileceğini belirtti.
Çocuk Gelişimi Danışmanı Şeyma Akgün yaptığı açıklamada sınav kaygısının öncesinde öğrenilen bilginin sınav sırasında etkili bir biçimde kullanılmasına engel olan ve başarının düşmesine yol açan yoğun kaygı olarak tanımlandığını belirterek; “Unutulmamalıdır ki yeteri kadar kaygının güdülenmeyi olumlu etkilediği ve normal olduğu bilinmelidir. Burada bahsedilen kaygı sınavla ilgili zihninde oluşan olumsuz imaj vücudunda oluşan fiziksel değişimler; kas çarpıntısı nefes alışverişte hızlanma, kaslarda gerginlik, ellerin titremesi, bulanık görme veya ‘Davranışsal Belirtiler’ olan öfke nöbetleri, ani sinir patlamaları, ağlama krizleri, sınavı yarıda bırakma gibi davranışsal problemlerdir” dedi.
Çocuklarda görülen sınav kaygısının nedenlerine de değinen Şeyma Akgün: “Öncelikli olarak sınavın çocuğun yaş ve gelişimine uygun olarak öneminin belirlenmediği ve geç çalışılmaya başlandığını öngörürüz. Bunun dışında yeterince çalışmış olmamak, konuların bitirilmemesi, yanlış beslenme, olumsuz düşünme, çocuğun saygı göremediği ve kendini ifade edemediği bir ev ortamı sınav kaygısını artıran başlıca etmenlerdir” dedi.
Sınav kaygısını azaltmak için ne yapılmalıdır?
Sınava girecek öğrencilere ve ailelerine tavsiyelerde bulunan Akgün: “ Sınav gününe kadar bedensel kaygı belirtileri düzenleme konusunda beceri geliştirilebilir. Bedensel gevşeme egzersizlerini sınav gününe kadar yapabilirsiniz, Ayrıca kaygı anında değişen nefes alış veriş düzeyini düzenlemek için basitçe bir çiçeğin kokusunu almak ister gibi burundan nefes alın, ağızdan daha yavaş verme şeklinde nefesinizi düzenleyin. Nefesinizi tamamen boşalttığınızda karın, ciğerlerinizin ve omuzlarınızın rahatladığını hissedeceksiniz. Bu nefes egzersizini sınava girdiğiniz anda eğer heyecanlandığınızı hissederseniz uygulayabilirsiniz. Sınav gününden önce her zamankinden farklı yiyecekler yenmemeli hafif ve proteinli beslenilmeli sınav sabahı mutlaka kahvaltı yapılmalıdır. Sınava girecek bireylerin aileleri ise sınav günü endişelerini olabildiğince yansıtmamalı, sınav puanı zorunluluğu gibi koşullar öne sürmemeli, kardeşle veya arkadaşlarıyla kıyaslamamalı çocuğa koşulsuz sevgi, güven ve ‘Sonuç ne olursa olsun senin yanındayız’ mesajı verilmelidir. Her çocuğun ilgisinin ve yeteneğinin farklı olduğu unutulmamalıdır” dedi.