AĞRI (AA) – Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan, DİSK'e bağlı Türkiye Genel Hizmetler İşçileri Sendikası (Genel-İş) Genel Başkanı Remzi Çalışkan'ın, belediye işçilerine Hizmet-İş Sendikasına üye olmaları konusunda baskı, şantaj ve tehdit uyguladıklarını öne sürdüğünü belirterek, "Çalışkan galiba beni İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yaptığı işçi kıyımları ile karıştırıyor." ifadesini kullandı.
Sayan, yaptığı yazılı açıklamada, Çalışkan'ın Ağrı Belediyesinin işçilerin Hizmet-İş'e geçmesi için baskı, şantaj ve tehdit uyguladığını savunarak, belediye yönetimini Kovid-19 salgınından daha tehlikeli görüp mahkemeye vereceğini söylediğini aktardı.
Türkiye Cumhuriyetinin bir hukuk devleti olduğunu anlatan Sayan, "Elbette dava açma hakları var. Aynı şekilde bizim de karşı dava açma hakkımız var." açıklamasında bulundu.
Sayan, dava açmadan önce kamuoyuna açıklama yapmanın kurumsal görevleri olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:
"Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızın 2020 verilerine göre ülkemizde yaklaşık 2 milyon sendikalı işçi, emekçi kardeşlerimiz bulunmaktadır. DİSK, 184 bin üye ile en son sıralarda yer almanın öz eleştirisini vermek yerine sırtımızdan mazlum edebiyatı yaparak başarısızlığını sümen altı etmeye çalışıyor. Ağrı Belediye Başkanı seçildiğim tarihten bugüne kadar ideolojisi, fikri, inancı, sosyal konumu ve cinsiyeti ne olursa olsun kimseyi işten çıkarmadığımı, kimsenin ekmeğine el uzatmadığımı bütün Ağrı halkı biliyor. Çalışkan, galiba beni İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yaptığı işçi kıyımları ile karıştırıyor. DİSK keşke sempati duydukları sözde demokrat CHP belediyelerinin emekçi kıyımlarına tepki gösterse."
Belediye olarak bütün sendikaların örgütlenme özgürlüğünü savunduklarının altını çizen Sayan, şu değerlendirmede bulundu:
"İsteyen emekçi, işçi kardeşimizin istediği sendikaya üye olma hakkının savunucularıyız. Birçok emekçi kardeşimin, sendika ağalarının kendilerine baskı uyguladıklarını, bu dönemde hür iradelerini kullanmak istediklerini söylemesi bizler için sadece sevinç kaynağı olmuştur. Sendika tercihlerini değiştirmek isteyen işçi, emekçi kardeşlerimizin iradelerine dair söz söyleme hakkını DİSK yetkilileri hangi insan hakları maddesine dair yorumluyor. Dünyanın bütün sistemleri Kovid-19 salgını sürecinde dijital/görüntülü toplantılar yapıp, bilgi akışında bulunup hizmet etmeye devam ederken bu 'salgından dolayı Ağrı Şubesi toplantı yapamadı' mazereti doğrusu tam da DİSK beceriksizliğine yakışır bir mazeret olmuştur."
– "Ekmek benim en kutsal davamdır"
Sayan, DİSK Ağrı Şube Başkanı Ersin Erincik’e de tepki göstererek, şunları kaydetti:
"Çalışkan'ın, 20 yıldır ne hikmetse değişmez, yerine kimse gelemez sendika ağalığını ilan etmiş, sendikayı bireysel emellerine, hırslarına, iftiralarına alet eden ve buradaki toplumsal dokuyu, hassasiyetleri zedeleyen Erincik’in tehditlerle HAK-İŞ'in, TÜRK-İŞ'in Ağrı Belediyesinde örgütlenmesine engel olduğundan habersiz olmaları çok manidar. İnsan haklarına dem vuran Çalışkan'ın literatüründe HAK-İŞ'in, TÜRK-İŞ'in sendika faaliyetlerinin galiba kıymeti harbiyesi yoktur. Kıymetli Ağrı halkı biliyor ki ekmek benim en kutsal davamdır. Bu kentte para gücü, sendika gücü, parti gücü ve basın gücü ile bizleri istedikleri şekle koyacaklarını düşünenlere şunu ileteyim. Bizi halk seçti. Halkın emaneti cehennem ateşinden daha yakıcıdır. Ne sendika ağalarına ne de hukuksuzluğa bulaşanlara tavizimiz olamaz. Muhatabımız Hakk'ın korkusu ile halktır."
