İSTANBUL (AA) – EMRAH GÖKMEN – Türkiye Musevileri Hahambaşı İsak Haleva, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgının ardından Türkiye'nin çok erken tedbir alarak başarılı bir süreç yönettiğini söyledi.
Koronavirüs salgını kapsamında alınan önlemler nedeniyle sokağa çıkmaları kısıtlanan 65 yaş üzeri vatandaşlar arasında olan 80 yaşındaki Haleva, kısıtlamanın 4 saatliğine kaldırıldığı bugün dışarı çıktı. Oğlu Yosi ve eşi Recina ile birlikte Nişantaşı'ndaki evinden çıkan Haleva bir süre dolaştı.
Haleva, yürüyüşü sırasında AA muhabirine yaptığı açıklamada, tüm annelerin Anneler Günü'nü tebrik ettiğini; anaların merhametin, sevginin ve Türkiye'nin simgesi olduğunu söyledi.
Kısıtlamanın ardından dışarı çıkarken "Şükür Allah'a" dediğini anlatan Haleva, 65 yaş üstü vatandaşlar için alınan karardan dolayı emekleri geçenlere teşekkür etti.
Haleva, bugün yürürken yolda dua edeceğini dile getirerek, "Bu kötü günler geçecek. Biz Sağlık Bakanlığı'nın talimatlarına uyarsak ve mesafeyi korursak daha çabuk birbirimize kavuşacağız, öpeceğiz ve bağlanacağız. Eğer buna dikkat etmezsek iyi değil. Kötü günler demeyeceğim ama pek iyi günler göremeyiz." dedi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın uzağı görme yeteneğinin fevkaladenin üzerinde olduğunu dile getiren Haleva, Tanrı'nın ona güç vermesini istediğini dile getirdi.
– Sağlık Bakanlığı muhteşem bir çalışma yaptı
Sağlık Bakanlığı'nın muhteşem bir çalışma yaptığını ve tedbirlerini çok önceden aldığına değinen Haleva, Türkiye'nin süreci biraz acı geçirdiğini ancak diğer ülkelere nazaran muhteşem tedbirli davrandığını söyledi.
Haleva, Türkiye'nin dünyaya da yardım ettiğine dikkati çekerek, "Türklüğün güzelliği bu. Komşulara, uzaklara yardım etmek. Hep beraber ekmeğimizi paylaşmamız icap eder. İşte bu Türklüğün güzel imajı dünyaya yayılırsa ne mutlu bizlere." diye konuştu.
Kendi cemaatiyle buluşmalarının internet ve telefon üzerinden olduğunu anlatan Haleva, şöyle konuştu:
"Dualarımızı dahi bu şekilde yaptık. Dua şarttır, bizim ruhsal besinimizdir. Dua etmezsek ruhlarımız iyi çalışmaz. Onun için mecburen online şekilde dualarımızı yaptık ve birbirimize sevgilerimizi sunduk. Bu şekilde bu günleri geçiriyoruz. Evde oturuyoruz, yemek yiyoruz ve biraz kilo aldık. Kitap okuyoruz bol bol. Yürüyüşümüz de evden oluyor."
"Bizim hastalarımıza da çok iyi bakıldı. Bütün vatandaşlar gibi kucaklanıyoruz. Maalesef birkaç hastamız oldu, bazıları kurtuldu. Benim bir arkadaşım da hasta oldu ve kurtuldu. Birkaç kişiyi de Tanrı cennete aldı. Onlar da bize cennetten dua edecek. Şimdi birbirimizden uzaklaşıyoruz ama sonra sıkıca bağlanacağız, gönlümüz bir olacak."
– "Yapılan feragatler Türkiye demek"
Salgında emniyet ve sağlık çalışanlarının çok ciddi bir çalışma yürüttüğünü anlatan Haleva, bazı çalışanların çocuklarını göremediğini, ailesiyle buluşamadığını hatırlatarak sözlerini şöyle tamamladı:
"Türkiye demek birbirimize yardım etmek, feragat etmek demek. Biz ne kadar feragatte bulunursak Tanrı bize daha fazla merhametli davranır. Tanrı'ya çok iş veriyoruz ama biz bir bütün olursak, Tanrı da 'İnsanlık dersini aldı.' der."